EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi’nin yerel seçim öncesinde ittifak kararı aldığı İYİ Parti ile birlikte çalışma yaparak belirlediği adayları ilan ettiği süreç devam ediyor. CHP’nin en güçlü olduğu il olan İzmir’de, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yeniden adaylık çıkışının yankıları ise sürüyor.
CHP’nin ittifak yaptığı İYİ Parti’den İzmir adaylarının belirlenmesine kısa bir süre kala önemli açıklamalar geldi. İYİ Parti’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Müsavat Dervişoğlu çarpıcı açıklamalarda bulundu. Egedesonsöz’e konuşan Dervişoğlu, İYİ Parti olarak tutumları, Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer ve babası ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun durumu hakkında tespitler yaptı.
SEÇMEN KİTLESİNE SICAK GELECEK ADAY!
İYİ Parti’nin süreci büyük bir hassasiyetle yürüttüğünü belirten Dervişoğlu, CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olacak ismi belirlerken kendi seçmen kitlelerine sıcak gelecek isim vurgusu yaptı. Dervişoğlu, konuyla ilgili, “Her zaman söylerim, siyasette ne söyleyeceğinizi bilmekten daha önemlisi ne söylemeyeceğinizi bilmektir. Bazı çevreler kurguladıkları stratejileri hayata geçirmek için söylemediklerim üzerinden bir algı oluşturmaya kalkışıyor. İzmir’de siyasetle uğraşan hemen herkes beni tanır ve duruşumla birlikte üslubumu da iyi bilir. CHP ile İYİ PARTİ arasında Türkiye genelinde İzmir’i de içine alan bir seçim işbirliği gerçekleştiriyoruz. Her iki partinin karşılıklı olarak birbirlerinin kurumsal kimliklerine saygısı tartışılmazdır. Türk demokrasisine ve Türkiye’nin geleceğine yüksek katkı sağlayacağına inandığımız bu işbirliği çabası, belirlediğimiz hedefin ruhuna uygun bir biçimde sonuç versin arzusu taşımaktayız. Öyle de sonuçlanacaktır inşallah. Karşılıklı olarak aday belirlenmesi hususunda birbirimize, herhangi bir kişinin aday olması ya da olmaması noktasında önermede bulunmamız asla mümkün değildir. Ancak doğru sonuç almayı elverişli kılacak ve işbirliği ruhunu pekiştirecek temennilerin dile getirilmesinin de yadırganacak bir yanı yoktur. Bizim en başından beri söylediğimiz açık ve nettir. Her iki partinin yetkililerinin siyasi sorumluluklarının farkında hareket ederek, genelde bu işbirliğini güçlendirecek yerelde ise birbirlerinin seçmen kitlelerine sıcak gelecek aday tespitlerinde bulunmaları temennimizdir. Biz bu düşüncemizi her zeminde ifade ediyoruz” dedi.
KİMİN OĞLU OLDUĞUNU BİLİYORUM
Dervişoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için adı gündemde olan Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’in babası üzerinden başlayan tartışmayı da yorumladı. 12 Eylül döneminde ülkücüleri yargılayan ve ağır cezalar talep eden dönemin askeri savcısı Albay Nurettin Soyer’in İYİ Parti’de rahatsızlık yarattığı iddiaları için ise, “Ben İzmir’de uzun yıllar aktif siyaset yapan bir kişiyim. Ayrıldığım partide hatırı sayılır bir dönem il başkanı olarak görev deruhte ettim. Sayın Tunç Soyer’in Seferihisar belediye başkanı seçildiğinde kimin oğlu olduğunu zaten biliyordum. Bu konuyu istismar ettiğime başta kendisi olmak üzere şahit olan bir tek kişi dahi var mıdır? Bu işlere ismimim hangi gerekçeyle karıştırılmak istendiğini aslında biliyorum. Herkes iyi bilsin ki hazırlanan bu tezgahın aleti olmam. Benim kişilerle bir sorunum yoktur. Yörük sırtında kurban kesmeye kalkışmasınlar. Derdim ve çabam kişilerin isimleri üzerinden işbirliğimizin ruhuna zarar verecek adımlardan uzak durulması sağlamaya yöneliktir” diye konuştu.
KOCAOĞLU CİDDİ SİYASİ BİR FİGÜRDÜR
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in İzmir mitingine giden ve kendisini Büyükşehir Belediyesi’nde ağırlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu hakkında da değerlendirme yapan Dervişoğlu, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu 15 yıldır kenti yöneten bir isimdir. Kendisinin toplumsal bir kabulü var ki bazı kararların alınmasında şahsi tavrı önem arz ediyor. Kenti bu kadar süredir idare eden ve belediye başkanı olarak görev yapan bir isme kim ‘önemsiz şahsiyet’ diyebilir? Kendisi İzmir açısından önemli, ciddi ve karşılığı olan bir siyasi figürdür. Ve büyük bir etki alanına sahiptir. Bu süreçte aday olmayacağını açıkladıktan sonra gidişatın olumsuz bir yöne doğru seyrettiğini görmüş ve yaşanabilecekleri hissetmiş olacak ki yeni bir vaziyet aldı. Kararına saygı göstermek gerekir” ifadelerini kullandı.