GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
16 Mayıs 2019 Perşembe 12:13

İstanbul'a avukat çıkarması

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, "Bu ülke bizim. Nerede olursa olsun hukuka, insan haklarına sahip çıkmak görevimiz. İstanbul Barosu’yla bağlantı kurduk, ‘biz gelmek istiyoruz, sizin avukatlarınızla birlikte bizim avukatlarımızın da hak ihlallerine karşı mücadele etmesini istiyoruz’ dedik. Burada bir duyuru yaptık. İyi bir sonuç aldık. İlk gün 150 üzerinde başvuru aldık.Orada bir hak ihaleli yaşandığında müdahale edebilsinler diye arkadaşlarımızın eğitimlerini tamamlayacağız" dedi.

EGEDESONSÖZ- İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel Sonsöz TV’de yayınlanan Günaydın Ege Programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal etmesinin ardından İzmir’de baro tarafından başlatılan demokrasi nöbeti hakkında bilgi veren Başkan Yücel önemli açıklamalarda bulundu.

MECLİS ÇOĞUNLUĞU EMNİYET SİBOBU GİBİ TUTULUYOR
Yücel, 31 Mart yerel seçimleri kapsamında gerçekleşen İstanbul’daki seçimlerin sadece büyükşehir belediye başkanlığı yarışının iptal edilmesini ve 23 Haziran’da yenilenecek olmasını değerlendirdi. Seçimlerin ya geçerli olmasını ya da İstanbul’daki tüm sonuçların iptal edilmesinin daha doğru olacağını aktaran Yücel, “Aynı zarf içinde 4 pusula var, 3 tanesini iptal ediyorsunuz. Cumhurbaşkanı seçimlerin kaybedildiğini anladığı akşam, ‘yönetsinler bakalım nasıl yönetecekler?’ dedi. Meclis çoğunluğu durduğu yerde duruyor. Emniyet sibobu gibi tutuyorlar. Başkanlık seçimi yenileniyor. Bu, ‘onu iptal etmiyoruz, yine başkası seçilirse eli kilitlenmiş olur’ demektir. Normalde o zarfın içinden çıkan tüm pusulalar geçersiz sayılmalıdır. Eğer YSK kararında samimiyse İstanbul’da komple bir yenilenme olmalıydı. Onun yerine bunu yapmak hukuken de vicdanen de anlaşılabilir değil” dedi.  

İSTANBUL SEÇİMLERİ ÇOK FARKLI OLACAKTIR
“YSK bu kararla kendi varlığını sorgulanır hale getirmiş oldu” diyerek sözlerini sürdüren Yücel, “Hesap edilmeyen bir şey var. Ben umutsuz değilim. Halk iradesinin yok sayıldığı günlerde halk en güzel cevabı sandıkta vermiştir. Tarih bu tür örneklerle doludur. Bu kararlar yurttaşta büyük tepkilere yol açıyor. Geçmişte başka partilere oy verenlerin bu sefer farklı bir refleks göstereceğini düşünüyorum. İstanbul seçimlerinin çok farklı olacağına ve siyasi partilerin bu seçimden çok ders çıkaracaklarına inanıyorum” açıklamasını yaptı.

HUKUK DEVLETİ, ÖZGÜRLÜK, DEMOKRASİ İSTİYORDUK
YSK kararı sonrasında İzmir’de başlayan demokrasi nöbetine değinen Yücel, “Hukuki bir kurum siyasi iradenin altına giriyorsa tuzun koktuğu yere geliyorsunuz. Yargıyı bozduğunuz an her alanı denetimsiz bırakmışsınız demektir. Çünkü en güvenli yer orası. Hukuk devleti, özgürlük, demokrasi istiyorduk. Bir baronun, bir hukuk örgütünün bundan daha doğal bir talebi olamaz. Yargı talimatla hareket ediyor. Bu her şey için geçerli değildir. Siyasi iradeye dokunmayan davalarda nasıl istiyorlarsa öyle karar veriyorlar. Bir biçimde siyasi iktidarın politikalarını etkileyen her dosya böyle” dedi.  

HAKİMLERİN ESAMESİ GEÇMEZ, TARİH SAVUNMA YAPANLARI YAZAR!
Yücel ayrıca, “Yargı bağımsızlığında 111’inci, basın özgürlüğünde 129’uncu sıradayız. Benzer tüm kategorilerde en sondaki 15-20 ülke arasında yer alan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Sorumlusu ben değilim. Çünkü benim söz söyleme, iktidar eyleme yetkim ve yeteneğim yok. Tarih kendi notunu yazıyor. Kararı veren hakimlerin esamesi geçmez. Tarih savunma yapanları, söz söyleyenleri yazar” açıklamasında bulundu.

İSTANBUL BAROSU İLE BAĞLANTI KURDUK, SEÇİMDE ORADAYIZ
İzmir Barosu’nun çalışmalarına dair konuşan Yücel, “Eski Sümerbank önünde nöbet daha büyük katılımlarla devam edecek. Seçim döneminde sandıklarda meslektaşlarımızı görevlendirmiştik. Herhangi bir problemde bizim meslektaşlarımıza ulaşmışlardı. Şimdi bunu İstanbul için yapmayı planlıyoruz. Bu ülke bizim. Nerede olursa olsun hukuka, insan haklarına sahip çıkmak görevimiz. İstanbul Barosu’yla bağlantı kurduk, ‘biz gelmek istiyoruz, sizin avukatlarınızla birlikte bizim avukatlarımızın da hak ihlallerine karşı mücadele etmesini istiyoruz’ dedik. Burada bir duyuru yaptık. İyi bir sonuç aldık. İlk gün 150 üzerinde başvuru aldık. Şu an 200’ün üzerine çıktık. Orada bir hak ihaleli yaşandığında müdahale edebilsinler diye arkadaşlarımızın eğitimlerini tamamlayacağız. ‘Belli ilçeleri bize verin, orası bizden sorulsun, siz de elinizdeki hukukçu gücünü İstanbul’un başka yerlerinde kullanın’ dedik. İstanbul’un destek alamadığı hiçbir yeri kalmasın. Bu hiçbir parti için değil. Bu hareket halk, İstanbullular ve umut için. İktidarı değiştirebileceğimize, sandıktan çıkacak sonucun ilan edilebileceğine dair umudu kaybetmemeliyiz” dedi

YENİ BİNAMIZIN ADLİYE YAKININDA OLMASINI İSTİYORUZ
Baronun teknik ihtiyaçlarına ilişkin bilgi veren Yücel, “Şu anki binamız ihtiyaçlarımızı karşılamıyor. Eğitim çalışmaları için salon bulamıyoruz. Stajyer sayımız gün geçtikçe artıyor. En kısa sürede baromuzun başka bir binaya ihtiyacı var. Çalışmalarımız devam ediyor, yer araştırmasındayız. Adliye yakınında bir yer olmasını istiyoruz. Bina dışında ulaşılabilir olmak için bir adım attık. Bir baro yönetim kurulu üyemiz her gün nöbetçi. Anında müdahale etmek için gerekeni yapıyoruz” ifadelerini kullandı.