GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
21 Ağustos 2024 Çarşamba 08:41

İNGEDER Başkanı Karabulut'tan 2025 mesajı: İzmir için bir milat olacak!

Planlama sürecinde sona yaklaşıldığını belirten   İnciraltı Gelişim Derneği (İNGEDER) Başkanı Tayfun Karabulut, yıl sonunu işaret ederken, " Şundan herkes emin olsun; 2025 yılı İzmir için bir milat olacak. 18 uygulaması tamamlanmış, ilçe belediyemize koşarak inşaat ruhsatını alıp inşaata başlanmak istenen, kamusal alanların açıldığı bir tarih olarak 2025 yılı belirlendi" dedi.

EGEDESONSÖZ - İnciraltı Gelişim Derneği (İNGEDER) Başkanı Tayfun Karabulut, Sonsöz TV'nin konuğu oldu. Gazeteci Muhittin Akbel'in sorularını yanıtlayan Karabulut, bölgenin planlama süreci ve yargı süreci hakkında açıklamalarda bulundu.

18 UYGULAMA SÜRECİ BAZILARINI NASIL RAHATSIZ ETTİYSE, YİNE RAHATSIZ EDECEĞİZ
Planlamadaki son durum hakkında konuşan Karabulut, "İnciraltı denilince çok hukuksal konular giriyor işin içine. Bürokratik olarak yapılması gereken konular var. Çevre, Şehircilik ve Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğü çok hassas çalışmalar yapıyor. 18'lik uygulamalar çok önemlidir. İhale sürecinde altlıkların tamamlanması biraz zaman aldı. Hukuksal anlamda teşkil edilmemesi üzerinden yürünüldü. Feragatlarla önümüz açılmış oldu. 18 uygulama süreci bazılarını nasıl rahatsız ettiyse, yine rahatsız edeceğiz. 18 uygulama sürecinde bakanlığın halkla yaptığı hareketi burada da halkla birlikte, derneğimiz ile süreci birlikte götürme noktasında ortak hareket edeceğiz. %99 şahıs mülkiyeti olan alanda halkla birlikte olmamızdan şaşıranlara şaşırıyoruz. İnciraltı ve planlama süreci son noktaya kısa sürede varacak ve İzmir kaybettiği zamanı kısa sürede telafi edecek. Bakanlığın ciddi bir çalışması var. Süreç kamuoyunun bilgisi dahilinde şeffaf şekilde işlemeye devam edecek" ifadelerini kullandı.

SÜRECİN BİR ÇOĞU TAMAMLANMIŞ OLACAKTIR
Gelecek senenin İnciraltı için milat olacağını belirten Karabulut, "Şundan herkes emin olsun; 2025 yılı İzmir için bir milat olacak. 18 uygulaması tamamlanmış, ilçe belediyemize koşarak inşaat ruhsatını alıp inşaata başlanmak istenen, kamusal alanların açıldığı bir tarih olarak 2025 yılı belirlendi. Sürecin takibi ve devamlılığı çok önemli. Planlamanın hızlı tamamlanması için sadece biz hak sahipleri olarak değil, tüm İzmir kenetlenebilseydi, belki sürecin birçoğunu tamamlamış olacaktık" dedi.

İYİ YAPANI ÖVERİZ
Balçova Belediye Başkanı Onur Yiğit’in planlama ile ilgili açıklamalarının kendilerini üzdüğünü söyleyen Karabulut, "Mehmet Ali Çalkaya ile de Fatma Çalkaya ile de anlaşamadığımız noktalar elbette oldu. Herkes her konuda anlaşacak diye bir şey yoktur. Onların da eleştirileri vardı, ancak onlar, ‘vatandaş memnunsa biz belediye olarak süreci tıkayan değil, katkı koyan tarafta oluruz’ demişlerdi. Belediye başkanından halkının yanında olmasını beklersiniz. Sayın başkan ise bizi çok üzdü. Kendisi derneğimizi ziyaret etmiş ve ortak çalışma teklifini getirmişti. Kendisine, elimizde plan var, yeni bir plan serüvenine girmeyiz, dedik. Kendisini hayırlı olsuna gittik, bize övgüler dizdi yüzümüze karşı. Bizi tebrik etti. ‘Diyalog kapılarını açık tutalım’ demişti. Ancak herhalde burada hedef biz değiliz. Birilerine söz söylemek için halk üzerinden yapılan bu yaklaşım bizi incitmiştir. Kamuoyu tarafından tanınan derneğimize, dernek başkanlığı yapan olarak benim nereden geldiğimi, nereye gittiğimi bilen biri olarak bana "Sen kimsin?" diyerek ya da "Parti sözleri ile konuşuyor" demesine o kadar kırılıyoruz ki... Biz siyaset bilmeyiz, biz STK'yız ve hak mücadelesi veriyoruz. Biz biri kırılacak diye sözümüzü saklamayız. Süreç içinde hiçbir siyasi parti adı kullanmadan Çevre Şehircilik Bakanlığı'nı belirtmişizdir. Süreç içinde Mahmut Atilla Kaya'ya "kahramanımız" demişizdir. Kim elimizi tutuyorsa, yardım ediyorsa, taş üstüne taş koyuyorsa, hak için başının üstünde yeri var. Bunu bir siyasi parti temsilcisi olarak söylemedik. İnciraltı planları için neden mutlu olduğumuzu kendisine söyledik. Parseller için "halkçı plan" diyoruz. Bununla ilgili teşekkür için büyük pankartımızı hazırlıyoruz. Biz, iyi yapanı överiz" ifadelerin kullandı.

KİMSEYE FAYDASI OLMAZ
Karabulut şunları söyledi:

"Onur Başkanla hiç bir araya gelmedik. Daha önceden bazı açıklamaları olmuştu. Hiçbir şekilde muhatap olmak istemeyen bir yaklaşımı var. Balçova, iki mahalleden oluşuyor. İnciraltı ve Bahçeler arası sadece çöp topladığınız iki mahalle. Bizimle neden uğraşılıyor? Bölgenin zenginleşmesi, ilçenin ekmek kapısı büyümesi için belediye başkanı çaba sarf etmekten çok, neden birilerini hedef göstererek baltalamaya çalışır? Akıl tutulması. Balçova Belediyesi bizim evimiz. Biz, diyalog kapısını zorlamak için geçenlerde yine İmar Komisyonu başkanı ile görüşmek istedik. Grubuna, komisyona bilgi verelim istedik. Planı neden beğendiğimizi, halkçı bulunduğumuzu anlatmak istedik. Ancak sayın başkan, konuyla ilgili izin vermemiş. Biz diyalog kapılarını hep zorlayacağız. Ne zaman çağırsa, Onur Yiğit başkandır, makama saygımız vardır, ne zaman çağırsa gideceğiz. Bizim kavga etmemizin kimseye faydası olmaz" diye konuştu.

'GELİRSEM PLANLA GELİRİM' DEDİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile gerçekleştirdikleri görüşme hakkında konuşan Karabulut, "Sancılı bir süreçti. Görüşme teklifimize yanıt alamadık, sonra basın üzerinden konuşulunca görüşme gerçekleştirildi. İzBB, kadim şehrimizin önemli bir kurumu. El ele belediye ile birlikte olmanın faydalarını Aziz Kocaoğlu ile gördük. İnciraltı'nın planlanmasını tüm kent istedi. Başarılı olamadık, ancak halk olarak dik durduğumuzu gösterdi. Soyer döneminde yaşananlar ciddi kırgınlıklara neden oldu. Bunları anlatalım, tadilatı yapalım demek istedik. Geçmişte olan kopuklukların giderilmesini teklif etmek istedik. Bunları da aktardık kendisine. Başkanımız bizleri dinledi. Süreçten sonra başkanımız ısrarla planı beğenmediğini söyledi. Sayılan unsurlar, mahkeme dilekçelerine yazılan bürokratik konular. Biz de dedik ki, Ankara'ya birlikte gidersek 1 günde bunları çözeriz. Plan tadilatı ile bunları yapalım istedik. Başkan ise yeni plan istedi. Yeni planda da şunu söyledi; Çevre Şehircilik Bakanlığı'nın verdiği şartlar ve imar durumu ile aynısını vereceğim, ama yeni plan yapalım dedi. Ancak 6 ayda bu süreçler bitmez. Biz tarım raporu için 2 sene uğraştık. Zor bürokratik süreçlerin geldiğini söyledik. Bunu hükümet kanadı ile yapılması gerektiğini belirttik. Başkan yeni plan önerirken bizden yıllar istedi. ‘3 yıl içinde bunları tamamlarız’ dedi. Ancak önümüzde duran, yürüyen bir plan var. Kanun ve nizama uygunsa aynı şartlarla bunu yapacak neden yıllarımızı harcayalım diye başkanımıza söyleyince, başkanımız "Bu toplantı bitmiştir" dedi. Bu toprakların sahipleri, bu kentin has evlatları. Cemil Tugay'ı davet ettik. Böyle bitirmeyelim, toprak sahipleri ile buluşmaya davet ettik, kendisi "Gelirsem yeni planla gelirim, yoksa gelmem" dedi. Bu bile kırdı bizi. Bu kentin suçlusu biz değiliz. Kentin günahlarını İnciraltı üzerinde oynayarak hareket edilmesin. Bu hak mücadelesini sonuna kadar vereceğiz. Kimse kırılmasın. Bizim yaptığımız hakkımızı korumaktır" dedi.

BÜYÜKŞEHİR'DE BALÇOVA BELEDİYESİ DE BİZİM EVİMİZ
Büyükşehir Belediyesi'nin tutumunu eleştiren Karabulut, "İnciraltı ile ilgili 18 açıklaması yaptılar. Çok şaşırdık. İzBB’ye, Tunç Soyer başkan zamanında kalan davaya devam etmeyin dedik. Hayır, biz kazanacağız dediler. Neden kamuoyu yanlış bilgilendiriliyor, anlamış değiliz. İnciraltı toprağını değersizleştirmek kime yarar? Şaşırıyoruz. Biz simsarlarla uğraşacağımıza neden belediyeler ile uğraşıyoruz? İzBB merak etmesin, idari tatil bittikten sonra yürütmeyi durdurmanın iptal kararı tüm belediyelere gidecek. Devam eden 6 yürütmeyi durdurma talepleri var. 5 milyon metrekarelik alanda 2 bin hak sahibinin olduğu ve kentte herkesin dava açabileceği noktada 6 tane yürütmeyi durdurma davası demek, İzmirli bunu sahipleniyor demek. İzBB’nin davalarında bölgedeki yapılaşmanın yüksek olacağı söyleniyor, ancak aynı emsali başkan bize öneriyor. Büyükşehir ve Balçova Belediyesi bizim evimiz. Yaptığımız tek şey var, hakkımızı aramak. İnciraltı planlanacak, ama bir an önce planlaması için biz de elimizi taşın altına yıllar önce soktuk ve hala çıkarmıyoruz" ifadelerini kullandı.

BU KONUDA KARARLIYIZ
Belediye başkanlarının sürece katkı koymadığını belirten Karabulut, "2019’da Tunç Soyer vardı. Ankara yavaş gidiyor, kendi planımızı kendimiz yapalım sizinle birlikte dedik kendisine. Kendisi bize "Çevre Şehircilik Bakanlığı yapıyor, zaman kaybetmeyelim" dedi. Ancak adım atmadılar. Biz plan yapalım dedik. Evrak alacağız, tarım dışı kullanım ile ilgili İzBB temsilci göndermiyor. Ankara'ya gidip konuları görüşeceğiz, gidemedik. Toplantı yapacağız, yapamadık. Biz İzmir olarak kendi içimizde bir olamadık. Keşke işin ucundan tutmak isteselerdi. Aziz Kocaoğlu bağırıyor, "Niye planlanmıyor? Planlanırsa İnciraltı şahlanır" diyor. Vatandaş gibi tutulsa, biz nitelikli yatırımcıyı konuşur olurduk. İmar Komisyonu Başkanı Levent Yıldır'ı aradım. Planları neden beğendiğimizi anlatmak istedik. Ertesi güne randevu verdi ve oturduk kendisiyle. Gerçekten İzmir için bir şansmış kendisi. Kendini yetiştirmiş, çok nitelikli bir kişi. Süreç içinde kente kazanımlar getirecektir. 1 saat birlikteydik, neden planı beğendiğimizi anlattık. Sayın Levent Bey notlarını aldı, araştıracağını söyledi. Bizim de istediğimiz buydu. Önümüzdeki süreçte siyasi partilerin il başkanlıklarını ziyaret ederek neden planı beğendiğimizi onlara anlatacağız. Bu konuda kararlıyız. İnciraltı bu süreci çok değerli bir süreç" dedi.

Bölgede yapmak istedikleri sosyal donatı alanları ile ilgili de bilgiler veren Karabulut, "İnciraltı denilince hep rant... İnciraltı’na kamuya ayrılan alanları ayırmak için plan yapıldı. Plan olmazsa İzmir sıkışmış bir kent ormanına muhtaç olacak. İzmir’in kongre ve opera merkezi, Gençlik Bahçesi, 9 Eylül Atatürk Müzesi, Spor Park İzmir, Sanat Kampüsü ve Zübeyde Hanım Kütüphanesi gibi kamu alanı önerilerimiz var. Bunlar genişletilebilir. Yepyeni bir vizyon ile yürüyoruz" diye konuştu.

PEK UMUDUM YOK
EXPO 2026'nın İnciraltı'nda yapılması çağrısı hakkındaki gelişmelerin sorulmasına yanıt veren Karabulut sözlerini şu ifadeler ile sürdürdü:

"2024 yılında İnciraltı kurban kesim yeriydi. Botanik Park olsun derken kurban kesim yeri olduk. Vizyon gelsin diyoruz, kurban kesim yeri oluyoruz. İzmir’in arka bahçesi olarak görülmesi kalmadığı sürece böyle uluslararası organizasyonların orada yaşatılması ihtimali yok. İnciraltı ile ilgili kurban pazar yerini gördük, 2024’te artık pek umudum yok."