EGEDESONSÖZ- 38’inci CHP Olağan Kurultayı, Ankara’da düzenleniyor. Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel arasında rekabete sahne olacak kurultayda katılımcıların konuşmasının 5 dakika ile sınırlandırılması tartışmalara neden oldu.
İzmir eski milletvekilleri Sabri Ergül ile Musa Çam, divana gidere itiraz haklarını kullanmak istediklerini söyledi.
BIRAKIN DA SİZİ PARTİLİ OLARAK ELEŞTİRME HAKKIMIZ OLSUN
Kürsüye çıkan Sabri Ergül yaptığı açıklamada “Bu partide 55 yıllık üyeliği yapan biri olarak konuşuyorum. Hiçbir yere aday değilim. Kurultay divan başkanı seçildiği andan itibaren bu kurultayın daha önce genel merkezin ekibi tarafından genel başkan kurullar ihtas ediyor, 1 kişiyi atadım diyor. Divan başkanı seçildiği andan itibaren… Ben 55 yıllık siyasi hayatımda bu kadar bastırılmış bir kurultay görmedim. Sandığa gidecek oylar önemli değil, o oylar nasıl oluşuyor onlara bakmak lazım. Genel Başkan tüm partinin imkanlarını kullandınız. Bırakın da sizi partili olarak eleştirme hakkımız olsun. Kurultayın özgür üyeler mi, kapıkulu mu olacak? Yoksa özgür üye mi olacaksınız? Genel başkan adayısınız, Özgür Özel de adaydır. Eşit davranılacak. Sadece sizin marşınız çalmayacak. Tüm bunları söylediniz, ancak sonunda halk oy vermedi size. Kaybettiniz. Sokağa dinleyin. Kurultaylarda bizi yenmeye çalışıp her seferinde zafer vaat ediyorsunuz. Bizi yenebilirsiniz ancak sizin rakipleriniz parti dışında. Çok çalıştınız ancak sonunda kaybettiniz, ayrılmanız ve partinin önünü açmanız gerekiyor. Halkı dinleyin.
BÖYLE Mİ MEMLEKETİ VE PARTİYİ Mİ KURTARACAĞIZ?
Ergül’ün ardından Musa Çam yaptığı açıklamada ise “Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı bitti. Partimizin 100'üncü yılını kutladık. Bu anlamda hepimiz açısından son derece önemli bir kurultayı gerçekleştiriyoruz. Yüzyılın seçimini yaptık biz. Biz bu seçimi niye kaybettik? Nerede eksikliğimiz var, hatamız var? Onun konuşulacağı yer bu kurultay salonudur. Bizim burada konuşmamız gerekiyor. Bunları özgürce konuşmalıyız. Bu konuları kahve köşelerinde mi, meyhanelerde mi konuşacağız? Burada eksikliklerimizi, özgürce birbirimizi kırmadan konuşmamız lazım. Siz bunları süreyle kısıtlarsanız ne konuşacağız. Sınırlandırdığınız süre olan 5 dakika ve konuştuk bitti... Böyle mi memleketi ve partiyi mi kurtaracağız? Bırakın gece 12-1 'e kadar burada olalım ama özgürce konuşalım. Eksiğimiz, hatalarımız nedir konuşalım. Yalvarıyorum size, eski bir milletvekili olarak değil 1979'da kurultayda divan katibiydim. Patinin yeniden açılışında oy kullanana bir kurultay üyesiyim. Üzerimde ağır bir vebal ve sorumluluk var. Size yalvarıyorum bu kısıtlamayı yapmayın.