EGEDESONSÖZ- Eski milli futbolcu ve yorumcu Bülent Buda, SONSÖZ TV’de gazeteci Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı, İzmir futbolu ve Türk futbolundaki gelişmeleri değerlendirdi. İzmirspor, İstanbulspor ve Fenerbahçe'de yıllarca forma giyen, 40 yıldır spor yazıları yazan Buda, Galatasaray ile Fenerbahçe arasında oynanacak Süper Kupa finalinin Suudi Arabistan'ın riyad kentinde oynanması yönünde alınan karara tepki gösterdi. Buda, 2032 Avrupa Şampiyonası finallerinde İzmir'e maç verilmemesini de eleştirdi. İzmir takımlarıyla ilgili değerlendirmelerde de bulunan Buda, Altay'ın bu şartlarda küme düşeceğini söyledi.
FENERBAHÇE, GALATASARAY, BEŞİKTAŞ VE DİĞERLERİ
Süper Lig'de İzmir takımlarının olmamasıyla ilgili düşüncelerini özetleyen Bülent Buda, şunları söyledi:
"İzmir takımlarının Süper Lig’de olmaması, İzmir kulüplerinin kötü bir süreçten geçiyor olması, çok tatsız ve sevimsiz bir durum. İzmir’den Süper Lig’de takım yok. Türk futbolunu konuşurken, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve diğerleri diye ayrım yapmamız gerekiyor. Biz Türk insanı olarak ne futbola çok meraklıyız, ne çok seviyoruz, ne de çok düşkünüz. Dünya ülkelerine baktığımızda futbolcu sayısı, taraftar sayısı ve kulüplerin üye sayısı çok büyük rakamlarda! Altay ve Göztepe, Fuar Şehirleri Kupası oynadı. Bu iki takımız Türkiye kupasını kazandı. Lig kurulduğunda ilk maçta, ligin ilk golünü İzmirsporlu Özcan attı. O İzmirspor, bugün amatör kümede. 13 yıldır amatör kümede mücadele ediyor. Peki nasıl oluyor bu? Bucaspor, güçlü bir yönetim, güçlü bir kadroyla Süper Lig’e çıktı. Sonrasında Bucaspor da geriledi. Bunları bir kenara bırakalım da Altay ile Göztepe neden böyle? Karşıyaka neden 3. Lig’de? Karşıyaka basketbolda her zaman iyiydi, hala iyi. Futbolda neden bu hale düştü? Nüfusa orantılayıp baktığımızda Göztepe seyircisinde pek bir sorun yok ama Karşıyaka’nın tribündeki seyircisi çok azaldı. Altay da öyle. Göztepe ile Karşıyaka’nın 80 bin kişiye oynadığı günleri hatırladıktan sonra bugünlere nasıl geldiğini hayretler içinde konuşuyoruz. Tribünlerde insanlar neden yok? Altay’ın, Göztepe’nin, Karşıyaka’nın, İzmirspor’un, Altınordu’nun takımlarına baktığımızda eskiden, bu takımların mahallelerinden, ilçelerinden 8, 10 futbolcusu olurdu. Şimdi bir tane bile bulamazsın. Aileler çocuklarının futbol oynamasını teşvik ederdi. Ne oldu o ailelere?"
MİLLİ TAKIM KÖTÜ DİYORLAR, NE ZAMAN ÇOK İYİYDİK Kİ...
Milli Takıma yönelik eleştirileri değerlendiren Buda, "Milli Takımımız Avrupa Şampiyonası elemelerinde grubunda lider ama Milli Takımımızın kötü olduğunu konuşuyoruz. Soruyorum, ne zaman çok iyiydik? Dünya üçüncülüğü inanılmaz bir kuşaktı, Şenol Güneş ve takımı müthiş bir kuşaktı. önderliğinde yapılmış bir başarıydı. Böyle bir başarıyı Lefter’le, Can Bartu’yla, Metin Oktay’la, Naci Erdem’le, Özcan Arkoç’la, Şükrü Ersoy’la yaşamadık. Oysa onlar çok iyi futbolculardı. Voleybolcu kızlarımız nasıl Dünya şampiyonu oldu? O zaman biz sporda gerilemedik! Önemsendiğinde, bu ülkenin insanlarının yeteneklerini ortaya çıkarmak mümkündür. O yetenekleri ne kadar geliştirdiğiniz önemli. O yetenekleri geliştirme, eğitimle de ilgilidir. Kızlarımızın hepsi çok iyi eğitim almışlar. Futbolda üniversite mezunu oyuncu o kadar az ki… Türkiye’de aktif futbolcusu sayısı 197 bin 657… İran’da 400 bin. Çek Cumhuriyeti’nde 680 bin, Almanya’da 6,3 milyon! Bu rakamlar, futbolumuzun neden geri kaldığını sanırım anlatmaya yetiyor" dedi.
TRİBÜNLERİ TIKLIM TIKLIM DOLDURAN SADECE ÜÇ TAKIM VAR
42 yıl profesyonel ligde oynadıktan sona 13 yıldır amatör kümede mücadele eden, bir zamanlar formasını giydiği İzmirspor için çok üzüldüğünü anlatan Buda, "İzmirspor, maçlarını Yeşilyurt’da bir avuç seyirci önünde oynuyor. Acı verici bir durum. Bir örnek vermek istiyorum. Barcelona kulübü iflas ediyor. Bir kampanya başlatılıyor ve 90 bin taraftar, 5 yıllık kombine bilet alarak kulübü ayağa kaldırıyor. Bu durumda diyebiliriz ki, birinci sorunumuz ekonomiktir. Ekonomiden önce eğitim sorunumuz var mı, var! Avrupa liglerindeki takımların maçlarını izliyorum, tribünler tıklım tıklım dolu. Bizim ülkenin takımlarını izliyorum, sık sık şunu görüyorum. Maçtan 15 dakika kadar önce hep bir ağızdan bağırıyor seyirci, yönetim uyuma, taraftarına sahip çık, diye. O taraftar bilet kuyruğunda biletini alamadığı için mi gecikiyor? Yoksa bedava bilet mi istiyor, kapıların açılmasını mı istiyor? Yoksa bilet alacak parası mı yok? Bugün tribünleri tıklım tıklım dolduran üç takım var; Galatasaray, Fenerbahçe,Beşiktaş… Bunlara ilaveten Adana Demirspor’u da sayabiliriz. Göztepe seyircisi, takımına gönülden bağlı ama tribünleri dolmuyor. Ancak Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe maçlarında dolduruyor. Normal maçlarına bakın, boş tribünleri görürsünüz. Oysa Göztepe taraftarı, başka takımların taraftarlarının bile kıskandığı bir taraftardır. Altay maçında kaç kişi oluyor tribünde? 1000’i geçmez" diye konuştu.
ÇOK AÇIK SÖYLÜYORUM, ALTAY'IN BU KADROYLA LİGDE KALMA ŞANSI YOK
Altay'ın içinde bulunduğu krizden çıkmasının çok zor olduğunu ifade eden Bülent Buda, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Altay, transfer yasağı nedeniyle futbolcu transfer edemiyor. Eldekilerle sezonu kurtarmaya çalışıyor. Çok açık söylüyorum, Altay’ın bu kadroyla ligde kalma şansı hiç yok. Bağışlasın beni Altaylılar, hiç öyle kurtulacağını düşünmüyorum. Altaylılar kadar Altaylıyım, o heyecanla izliyorum maçlarını. Futbolcuların her biri, bir değer. Ancak psikolojik olarak büyük bir çöküntü içerisindeler. Bu çocuklar maaşlarını zamanında alıyorlar mı, sağlıklı bir sahada antrenman yapabiliyorlar mı? Maalesef her şey sorun Altay’da. Geçen hafta Gençlerbirliği’nin hocası Sinan Kaloğlu ile Musa Çağıran’ı dinledim. Altay’da yetişmiş, futbol oynamış bu iki arkadaş, Altay’ı yendikleri maçtan sonra konuşurken neredeyse ağlayacaklardı. Aldıkları galibiyete sevinemediler. İddia ediyorum, Altay’a gelmiş geçmiş en büyük futbolcu, Marco Paixao’dur. 4 sezon üst üste gol kralı oldu. Var mı başka bir örneği? Sürekli antrenör değişikliğine gidiliyor. Antrenman olanakları, sahaların zemini nasıl? 1961 yılında Genç Milli Takıma seçilmiştim. Portekiz’e, Lizbon’a gittik. O zaman Kalespor’da oynuyordum. Adamların sayısız çim sahası vardı. Biz o dönemde toprak sahalarda oynuyorduk. Şimdi çim sahamız var ama sağlıklı değil çoğu. Altay’ın tesislerinde antrenman sahaları 40 yıldır elden geçirilmedi. Altay’da yönetim sorunu da var. Yine olağanüstü genel kurul kararı alınmış. Özgür Ekmekçioğlu Altay’ı aldı. Alt ligden alıp Süper Lige taşıdı. Çok büyük paralar harcadı. Neden gönderdiniz Ekmekçioğlu’nu? Hadi bir kahraman çıksın alsın Altay’a başkan olsun, görelim. Özgür Ekmekçioğlu kendisi mi gitmek istedi. Altay şu an çok zor durumda kimse de sahip çıkmıyor. Altay’ın geleceğini çok kötü görüyorum. Amatöre kadar düşebilir. Neden böyle bir acı tecrübe yaşamasın? Tribünden 1000-1500 kişiyle oynayarak ligde kalmak çok zor."
GÖZTEPE, ELEŞTİRİLSE DE BU KADROYLA ZİRVEYE OYNAYACAK
Göztepe'de üç hafta istifa etmesi istenen Teknik Direktör Kokoviç ile takımın 5'i üst üste olmak üzere 6 galibiyet aldığını hatırlatan Bülent Buda, sarı kırmızılı takımdan övgüyle söz etti:
"Bir kere Mehmet Sepil, yabancı bir ortak alarak çok akıllıca bir şey yaptı. Göztepe doğru yolda. Göztepe, takım olarak da doğru yolda. Bu kadroyla zirveye oynayacak, yazın bir kenara. Göztepe’deki kadro, seçenekli bir kadro. Geçen yıl tüm maçlarda oynayan kaleci, bugün Kaleci Lis’in arkasında mesela. Türkiye’nin en iyi iki kalecisi var Göztepe’de… Defanstan ileri uça kadar pek çok seçenek var. Göztepe taraftarı, Teknik Direktör Kokoviç’i istifaya davet etmişti. Durun biraz sabırlı olalım. Gördünüz işte 5 maç üst üste kazandı. Bu takım öyle ya da böyle, Süper Lig'e çıkacak."
YILMAZ VURAL, MENEMEN'DE DE BAŞARILI OLACAKTIR
Türk futbolunda çok sayıda kulübü çalıştıran, şampiyonluklar yaşayan Teknik Direktör Yılmaz Vural'ın Menemenspor'un başına getirilmesini "Çok doğru bir tercih" şeklinde yorumlayan Bülent Buda, "Yılmaz Vural’ı çok beğeniyorum ve Menemen’de başarılı olacağına inanıyorum. Bilgili, dobra iyi bir insandır. Göztepe’yi şampiyon yaptı. Yılmaz hoca futbolu bilen, bilgili, donanımlı bir hoca. Yılmaz Vural’ın yardımcılarına seslenmek istiyorum. Yılmaz hocadan esinlenin, bir şeyler kapın. Futbolcular da Yılmaz hocayı çok iyi dinlesin ki, çok şey katsın futbolculuklarına" ifadelerini kullandı.
İSTİKRAR YOKSA, BAŞARININ GELMESİ ÇOK ZOR
Bucaspor'un da Süper Lig görmüş İzmir takımlarından biri olduğunu hatırlatan Buda, "Bucaspor’u konuşmadan önce gerilere gideceğim. Seyit Mehmet Özkan’ın, Dr. Mehmet Bektur’un yönetici oldukları dönemde Karşıyaka’dan Buca’ya çok büyük bir keyifle gidiyordum, Bucaspor’u izlemek için. Takım Süper Lig’e çıkmıştı. Fakat o güzelim takımı değiştirdiler, hocaların biri gitti, diğeri geldi. Seyit Mehmet Özkan gitti, Mehmet Bektur gitti, takım çöktü. Oysa hangi takımla başarıya ulaştıysan, o takımı koruman gerekirdi. Bugün Bucaspor umarım başarılı olur. İstikrarsız olduğu çok net görülüyor. İstikrar yoksa, başarının gelmesi çok zordur. Bir genç başkanı var, kulübü ayağa kaldırmaya çalışıyor" dedi.
ALTINORDU MAÇLARINDA EN ÇOK SES, SEYİRCİDEN DEĞİL, BANDODAN GELİYOR!
Altınordu'nun Süper Lig kapısından dönüp 2. Lig'e düşmesinin çok acı verici olduğuna vurgu yapan Futbol yorumcusu Bülent Buda, seyircisi olmayan Altınordu'yla ilgili eleştirilerini şöyle özetledi:
"Altınordu, yetiştirici bir kulüp. Fakat yetiştirdiği oyuncular gitti, yerine yenilerini koyamadı. Demek ki altyapıda takımı sırtlayacak yetenekte futbolcu yok. Kim bilir belki teknik adamlar çocukları iyi yetiştiremiyor. Bu sebepten dolayı düşüş yaşadı. Seyit Mehmet Özkan Türk futbolunun ender insanlardan biridir. Seyit Mehmet Özkan, Türk futbolunun idealist isimlerinden biridir. İzmirsporludur. İzmirspor’da olmak istedi, bana altyapıyı verin, üst yapıyla beni bağlamayın, dediler. Kulüp hayır dedi. İzmirspor’un batışı böyle oldu. ODTÜ bitirmiş biridir Seyit Mehmet Özkan… Ben yabancı futbolcu oynatmam dedi, şunu yapmam, bunu yapmak dedi. Dünyadaki futbolun gelişimi neyse, olanaklarınız ölçüsünde buna ayak uydurmak zorundasınız. Hata yaptı. Son iki sezonda , kadronun kaçı altyapıdandı? İlk 11’de 3 altyapıdan oyuncu vardı, gerisi transfer edilmiş oyunculardı. Altınordu, altyapıdan yetiştirdiği oyuncuların yanı sıra transfer edip yıldızlaştırdığı oyuncuları da sattı. Şu sorunun yanıtını istiyorum: Altınordu, genç oyuncuları yetiştirip, geliştirip diğer kulüplere satmak için kurulmuş bir pazaryeri midir? Teknik adam konusu da önemli. Hüseyin Eroğlu gittikten sonra kaç teknik adam değiştirdi Altınordu? Sayısını bilmiyoruz. Altınordu kaç seyirciye oynuyor? Altyapıdan oyuncuları getirip tribünleri renkli gösteriyorlar. Eski başkanlar İlyas Gönen’in yanında 10-15 kişi oluyor. En büyük ses, tribündeki bandodan çıkıyor, taraftardan değil. Taraftarsız bir takım yaşamaz."
FUTBOLSEVERLER, O KARARI DUYDUKLARINDA AYAĞA KALKMALIYDI
Fenerbahçe ile Galatasaray'ın ligdeki müthiş rekabetini değerlendiren Bülent Buda, "Galatasaray da Fenerbahçe de çok iyi kadrolara sahip. Fenerbahçe rotasyona giriyor, Avrupa maçında yine harikalar yaratıyor. Türkiye’nin en iyi orta saha oyuncusu İsmail Yüksek’tir. Milli takımdaki performansı da olağanüstüydü. Adana Demirspor, ligi renklendiriyor. Beşiktaş, tatsız günlerden geçiyor. Şampiyonu şimdiden görmek mümkün değil" dedi ve bu iki takımın Süper Kupa finalini Suudi Arabistan'da oynaması yönündeki kararla ilgili zehir zemberek yorumlar yaptı:
"Cumhuriyet'imizin kuruluşunun 100. yıldönümünde Galatasaray ile Fenerbahçe'nin Süper Kupa finalini Suudi Arabistan'da oynaması, ayıptır, utanç vericidir. Hala kendi ülkelerinin tarihinden habersiz olanlar, hala bu ülkeyi kurtarıp geliştirmiş Atatürk'e düşmanlık yapanlar tarafından, salt o günü değersiz kılmak için atılmış bir adımdır bu. Neymiş efendim, çok para gelecekmiş! Ayıptır ya! Böyle bir durumda yer yerinden oynaması lazımdı. Sırf para için yapılmış, maalesef. Türkiye Futbol Federasyonu’nun geri atması için eylem yapmak gerekiyor. Eylemleri yapmıyorsan, suskun kalıyorsan, buradan geri adım atılmaz. Fenerbahçe taraftarları Bağdat caddesini doldurmalıydı. Galatasaraylıların sokağa dökülmesi gerekirdi. Galatasaray Divan Kurulu rahatsızlığını ifade etti. Galatasaray'da olağanüstü toplantıya çağrılan Divan'ın, kulüp yönetiminden, maçın Türkiye Cumhuriyeti topraklarında oynanması talebini, Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye Futbol Federasyonu'na iletmesini isteyeceğini okuduk. Galatasaray 2. Başkanı Metin Öztürk de güzel konuşmuş. Metin Bey, 'Federasyon bu yanlıştan hemen dönsün. Ankara'da, Erzurum'da, Samsun'da, hatta Kadıköy'de Fenerbahçe Stadı'nda bile oynamaya razıyız' demiş. Fakat ortada henüz net bir şey yok. Galatasaray ve Fenerbahçeli taraftarların, hatta başka takımların taraftarlarının da, Suudi Arabistan’da oynanacak o maçı izlemeyeceğim diye tavır koyması gerekiyordu. Önerimdir; o akşam televizyonlarını kapatsınlar. Ben o akşam Süper Kupa finalini izlemeyeceğim. Protesto ediyorum."
İZMİR NE SUÇ İŞLEDİ DE BU KENTE MAÇ VERİLMİYOR?
2032 Avrupa Şampiyonası'nın Türkiye-İtalya ortaklığında yapılmasını onaylayan UEFA'nın İzmir'e hiç maç vermemesini eleştiren Bülent Buda, "Göztepeli bir dostum, bu konuyla ilgili çok dertliydi ve beni aradı. Bülentciğim, bu nasıl iş yahu, dedi. Bu konuda konuşacak olursam, biraz kırıcı olabilir. Avrupa Şampiyonası maçları, biz ne yaptık da İzmir’de oynanmıyor, sorusuna cevap bulmak lazım. İzmir, Atatürkçü bir şehir. Suçu bu mudur? Yoksa İzmir’e bir düşmanlığınız mı var? İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı iktidar partisinden olsaydı, acaba yine aynı yönde bir karar alınabilir miydi?" diye konuştu.