GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
6 Ocak 2016 Çarşamba 13:34

Fırat Çakıroğlu davasında kapalı duruşma: Başkanlar dışarı atıldı

Ege Üniversitesi'nde Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun ölümüyle sonuçlanan kavganın davasının 2. duruşması başladı. Mahkeme heyeti, açık geçen ilk duruşmada çıkan olaylar nedeniyle, Çakıroğlu ailesiyle 33 kişilik izleyici liste hazırladı. Kapalı duruşmada MHP'li başkanlar dışarı çıkarıldı.

Ege Üniversitesi'nde, karşıt görüşlü iki grup öğrenci arasında geçen yıl şubat ayında çıkan kavgada, Ülkü Ocakları Ege Üniversitesi sorumlusu Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4'üncü sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun ölümüyle ilgili, biri tutuklu 32 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması, İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı.

Duruşma öncesinde, yargılamanın basına ve izleyicilere kapatıldığı ortaya çıktı. Duruşma salonu ile bulunduğu kata, Çakıroğlu'nun anne ve babasıyla birlikte önceden hazırlanan listedeki 33 kişinin girmesine izin verildi. Mahkemenin bu kararı, geçen 26 Kasım'da yapılan ilk duruşmada, salonda çıkan tartışmalardan ve içeriden fotoğraf çekilmesinden dolayı aldığı öne sürüldü.

Önlemlerden dolayı saat 10.00'da başlanabilen duruşmada, tutuklu sanık Nurullah S.'nin yanı sıra, tarafların avukatları, Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun annesi Özlem Erdem ile babası Fuat Mahir Çakıroğlu hazır bulundu. MHP İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz ile MHP İl Başkanı Necat Karataş da duruşma salonuna girdi. Yoklamayla başlayan duruşmada, tutuksuz sanıkların ifadelerinin alınmasına geçildi. Ayrıca, duruşmanın, SEGBİS ile kayıt altına alınacağı öğrenildi.

SALON DIŞINDA POLİS, ÖNLEM ALDI
Duruşma öncesinde ve devamında, adliye binasının çevresinde polisin TOMA'larla aldığı sıkı önlemler dikkat çekti. Polis ayrıca, hem adliye içinde, hem de 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu katta, önlemlerini arttırdı. Bu arada, ilk duruşmadaki katılım kadar olmasa da İzmir dışından, Ülkü Ocakları'ndan otobüslerle adliye gelenler oldu. Ülkücüler, 'Vatan sana canım feda', 'Alpaslan Türkeş'in askerleriyiz', 'Rektör istifa' sloganları attı. Duruşmayı izlemek isteyen bu kişiler, kendilerine izin verilmemesi üzerine, polisle kısa süreli sözlü tartışma yaşadı.

SALONDAN ÇIKARILDILAR
Duruşma sırasında ise, sanık avukatlarının itirazı üzerine, duruşma salonunda bulunan Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz ile MHP İzmir İl Başkanı Nacat Karataş dışarı çıkarıldı. Salonunda kalan MHP İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu ile MHP eski milletvekilleri Murat Koç ve Şenol Bal ise duruşmayı takip ediyor.

SANIK VE AVUKAT SALONDAN ÇIKARILDI
Mahkeme Başkanı Ahmet Babalı, duruşmanın düzenini bozdukları iddiasıyla öldürülen Fırat Çakıroğlu'nun arkadaşlarından olan tutuksuz sanıklardan İ.H. ile karşı taraftaki tutuksuz sanıkların avukatlarından Bahattin Özdemir'i, duruşmanın düzenini bozdukları gerekçesiyle salondan çıkardı. Salon dışında da tartışma devam ederken avukat Özdemir'e yumruk attığı gerekçesiyle İ.H. polis tarafından gözaltına alınarak hakkında işlem başlatıldı. Mahkeme Başkanı da bu sırada duruşmaya ara verdi. 

OLAYIN GEÇMİŞİ
Geçen yıl şubat ayında Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde formasyon dersleri alan karşıt görüşlü iki grup öğrencinin bir süredir yaşadıkları gerginlikler sonrasındaki kavgada, Ülkü Ocakları Ege Üniversitesi sorumlusu Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4'üncü sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu bıçakla yaralanıp, hastanede hayatını kaybetti. Olaydan sonra Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin, değişik zamanlarda gözaltına aldığı 32 kişiden Sosyoloji Bölümü 4'üncü sınıf öğrencisi Nurullah S., tutuklandı. 31 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Zeki Polat, 5 ay sonra, 1'i tutuklu 31'i tutuksuz 32 sanık hakkında iddianame hazırladı. Davanın tek tutuklu sanığı Nurullah S.'nin, 'kasten adam öldürmek, örgüt adına suç işlemek, örgüt üyeliği ve yaralama' suçlarından ömür boyu ve 69 yıl hapis, diğer 31 sanığın ise 'suç delilerini yok etmek, gizlemek veya değiştirmek ve yaralama' suçlarından 5 ile 48 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmaları istendi. Geçen 26 Kasım'daki ilk duruşmada, davanın tek tutuklu sanığı Nurullah S.'nin ifadesinin alınmasından sonra duruşma ertelendi.

ÜLKÜ OCAKLARI'NDAN AÇIKLAMA
Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun öldürülmesiyle ilgili davanın öğleden sonraki bölümünde tutuksuz sanıklar dinlendi. İzleyici ve basın mensuplarına kapalı olarak yapılan 1'i tutuklu 32 sanıklı duruşmada, 14 tutuksuz sanık hazır bulundu. Sabah 10.00'da başlayan ve 16.00'ya kadar devam eden duruşmada sanıklar B.C. ve F.Y. ifade verdi. Ahmet Badalı Başkanlığındaki mahkeme heyeti, iki kişinin ifadesinin ardından duruşmaya yarın saat 09.30'da devam edilmek üzere ara verdi.

Öte yandan avukat Bahattin Özdemir'e tartışmada yumruk attığı iddiasıyla gözaltına alınan İ.H., Alsancak Karakol Amirliği'nde alınan ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Avukat Bahattin Özdemir'in tutuksuz sanıktan şikayetçi olduğu, sağlık raporu almak istemediğini belirtiği öğrenildi.

Duruşma bitiminin ardından, Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz, basın açıklaması yaptı. Kılavuz, “Bu meseleyi ülkü ocakları değil büyük Türk milleti olarak herkesin sahiplendiğini görmekteyiz. Bu bizi ziyadesiyle memnun etmektedir. Buradan soruyorum, İzmir Emniyet Müdürü Celal bey acaba bu meseleler gelişirken ne işle meşguldü? Ya da Ege Üniversitesi'ndeki yetkililer, polis, istihbarat, dekan, öğretim görevlileri ne işle meşguldüler acaba? Onlarca kez uyarılmalarına rağmen hiçbir şey yapılmadı. Kardeşimiz ön kapıdan çıkarken, PKK'lı canavarların delici kesici aletle saldırılarıyla, attıkları soda şişeleriyle karşılaşıyor. Bu onlarca kez yaşanmışken bu acaba bir organizasyon mudur? PKK'lılar oraları resmen bölücü başının resimlerini asarken bizim devletimizin yetkilileri ne işle meşguldü acaba? Kardeşimiz kahpece, kalleşçe şehit edildi. Çakıroğlu Türk milletinin ve ülkücülerin namusudur. Sonuna kadar takip edeceğiz. Biz Türk adaletine, mahkeme heyetine güveniyoruz. Bu canavarlar bizim nazarımızda hepsi yok olsa yine yüreğimiz soğumaz" dedi.

İstiklal Marşının okunmasının ardından, grup dağıldı. (dha)