Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ – AK Parti Meclis Grubu Başkanı Abdullah Güler, en düşük emekli aylığının 10 bin liradan 12 bin 500 liraya yükseltileceğini açıkladı. Bunun üzerine emeklilerden tepki gecikmedi.
DİSK Emekli Sen Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Hüseyin Özkaynak, 2 bin 500 liralık zamma ilişkin Egedesonsöz’e değerlendirmede bulundu.
’19 BİN LİRA VERSELER DE YAŞAMAK MÜMKÜN DEĞİL’
Özkaynak, hayat pahalılığının en çok emeklileri vurduğunu söyleyerek “12 bin 500 lira değil 19 bin lira da verseler bugünkü hayat koşullarında yaşamak mümkün değil. Hayat koşulları o kadar ağırlaştı ki bütün emekliler gıdaya erişimde zorluk yaşıyor. Fasulye 150 lira, barbunya 100 lira, meyveler alabildiğine pahalı. Yazın ortasında olmamıza rağmen meyvelerin ucuzlaması gerekirken hala çok pahalılar. Niye böyle? İktidarın bir üretim politikası yok. Çiftçilere destek yok, çiftçiler gübreye, mazota ulaşmakta zorlanıyor. Ürün tarlada çürümeye terk ediliyor. Dün televizyonda seyrettim. Patates tarlada 5 lira, marketlerde 30 lira. Aradaki mazot, nakliye, işçilik masrafları korkunç bir şekilde üstüne ekleniyor” dedi.
‘EMEKLİLERİ ÖLÜME TERK ETTİLER’
Açlık sınırının 19 bin 44 liraya, yoksulluk sınırının 65 bin 874 liraya yükselmesinden sonra emekliye yapılan zammın yeterli olmadığına dikkat çeken Özkaynak, “Bu koşullarda verdikleri 12 bin 500 liranın ne anlamı var? Ev kiraları 15 bin-20 bin lira. Evi kira olan emekliler 12 bin 500 lirayla kirasını nasıl ödeyecek? Özellikle hastanelerden randevu almak eziyete dönüştü. İlaca erişemiyoruz, bir de katkı payı ödüyoruz. Emeklileri ölüm sınırına terk etmiş durumdalar. Açlık, yokluk ve hastalıkla bizi öldürecekler. 16 milyon emekli var, bugüne kadar ellerimizle kazıyarak geldik, bu memlekete hizmet ettik” ifadelerini kullandı.
EMEKLİLER OLARAK ‘YETER GARİ’ DİYORUZ’
Özkaynak sözlerine şöyle devam etti:
“İktidara geldiklerinde bu ülkenin dış borcu 140 milyar dolardı. Bugün dış borç, 550 milyar dolara çıktı. İngiltere’nin faiz lobisine ödedikleri o korkunç faizler bir felaket. Bütün ülkenin geliri, alın terimizle kazandığımız, dolaylı vergi olarak ödediğimiz vergilerin hepsi İngiltere’nin tefecilerine gidiyor.Kur korumalı mevduat getirdiler, 800 milyar liraya çıkan bir para var. Köprülere ödenen paralar, kamu özel işbirliği çerçevesinde yapılan hastanelere, havaalanlarına aktarılan paralar… Yandaşlar zengin ediliyor, hepsinin bedelini emekçiler ödüyor. Emekliler olarak isyan ediyoruz. Egeli ağzıyla ‘yeter gari’ diyoruz. Bu çile sona ermeli, bir an evvel erken seçime gidilmeli. Bu iktidar değişmediği sürece ve gerçekten demokratik bir halk iktidarı kurulmadan emeklilerin hak ettikleri yaşama kavuşmaları söz konusu değil.”