GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
27 Ocak 2022 Perşembe 12:06

Eleştirileri gündeme oturmuştu... Şükürer o görevi bırakıyor!

“İzmir’e en büyük ihanet mübadeleyle gelenlerdir" sözleriyle eleştiri oklarını üzerine çeken İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) ve ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer, 2 Şubat tarihinde gerçekleşecek olan İEKKK toplantısında görevini bıraktığını açıklayacağı seçime gidileceği öğrenildi.

EGEDESONSÖZ- İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) ve ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer’in İzmir’de yaşayan muhacirlere yönelik eleştirilerine gelen tepkilerin ardından İEKKK’daki görevinden ayrılma kararı aldı.

Edinilen bilgilere göre Şükürer, 2 Şubat tarihinde gerçekleşecek olan İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu toplantısına katılarak görevi bıraktığını açıklayacak.

İEKKK'daki görevinde görev süresinin sona erdiği ancak seçim yapılmaması dolayısıyla göreve devam ettiği öğrenilen Şükürer, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in uygun gördüğü bir isme koltuğu bırakacak. 

“İzmir’e en büyük ihanet mübadeleyle gelenlerdir. Bu kente mütemadiyen ihanet ediyorlar” başta olmak üzere bir gazeteye verdiği röportajla tepkileri üzerine çeken Şükürer, siyasi isimler ve toplulukların eleştirileri üzerine açıklamalarda bulunmuş, söylemlerinin 'özeleştiri' niteliği taşıdığını belirtmişti.

Ancak, Şükürer’in bu açıklamaları yeterli olmamış, konu İzmir gündemine oturarak, kentin önde gelen isimlerinden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e görevden el çektirilsin çağrısında bulunmuştu.

Yaşanılan bu olayların ardından Soyer, sessizliğini korurken Şükürer, Ege’de SonSöz’e yaptığı açıklamada muhacir ve mübadillerden özür dileyerek, “Üç kuşak bir İzmirli olarak, bu anlamda bir parçaları olduğum Muhacir ve Mübadil İzmirlileri incitmek aklımdan bile geçmez. Hemşerilerimi üzdüğüm için tekrar özür dilerim” demişti.

ŞÜKÜRER NE DEMİŞTİ?
İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nun ve ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer ile röportaj yapan İzgazete yazarı Gönül Soyoğul’un “Ankara'yı çok güzel anlattınız. Ya İzmir? Hep tepkinizi dile getiriyorsunuz, niye?” sorusu üzerine konuşan Şükürer, İzmir’e sonradan gelen vatandaşlar hakkında şu sözlerle Soyoğul’a yanıt verdi:

“Netice itibariyle tercih ettik geldik buraya. Her şeye rağmen. Demek ki artıları eksiklerinden fazla. Bu kentin mübadeleyle gelen insanları, daha sonra İç Anadolu'dan gelen insanları, daha sonra Doğu ve Güneydoğu'dan gelen insanları, daha sonra başka yerlerden gelen insanlar... Her gelen, her gelen bir daha istisna. En büyük ihanet mübadeleyle gelenlerdir. Bu kente sürekli mütemadiyen ihanet ediyorlar. Dünyanın en büyük lağım çukurunu ben yaratmadım. Bu kentin sonradan gelen bu insanları yarattı. Dünyanın en güzel tarihsel dokusunu yok edip de Çin Seddi gibi Laz müteahhiti kalitesiyle sekiz katlı Çin setlerini bir başkası yapmadı, İzmirli yaptı.

ARSIZ İŞTAHLA YOLLARINA DEVAM EDİYORLAR
Hala her şekilde imkân verdiğin takdirde bir Afrika çekirgesi, bir kımıl zararlısı gibi bugün kentin en münevver kesimi dediğimiz insanlar, bu insanlara desen ki şu 8 kat yerine 13 kat müsaade ediyorum. Üç ay da süreniz var. Üçüncü dakikada burada filizleri çıkarlar. Ama bir yıl sonra kentleşme faziletleri üzerinden, kenti korumak üzerinden mangalda kül bırakmazlar. En mangalda kül bırakmayanlar aynı zamanda onlardır. Efendim evlerinde otururlar, Sahilevleri'ndeki evlerin yasal sınırı yüz elli metrekare, evlerin ortalama metrekaresi bin beş yüz metrekare. Çünkü hepsi korsan bir şekilde yükselmiştir. Arkasından da imar affıyla üç kuruş para verip legalleştirmişlerdir. Otobandaki hız sınırı yüz yirmidir, yüz otuzdur. Hepsi yüz seksenle gider. Kendisinde hak bulur. Çünkü altında Alman arabası var. Yahu netice itibariyle bir toplum nezih, medeni toplum olmanın getirdiği kriterlerin hepsinin farkında olmasına rağmen İzmirliler bunları kendilerine yönelik olarak, bir muafiyet olarak algılayıp soluksuz bir şekilde, geriye doğru yüzyıl içerisinde ihlal ede ede bu kenti hala bitirme konusunda inanılmaz bir arsız iştahla yollarına devam ediyorlar. Benim tepkim bunadır.”