Ege-Koop Düşünce Üst Kurulu kuruldu

Ege – Koop, İzmir ve Ege Bölgesi’nin sorunlarını gündeme getirerek ve çözüm üretilmesine ve toplum dinamiklerinin hayata geçirilmesine katkı koymak için İzmir’de tanınmış bilim adamları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, siyasetçi, gazeteci, turizmcilerden oluşan Ege – Koop Düşünce Üst Kurulu’nu kurdu.

İlk toplantısını Öcal Uluç başkanlığında gerçekleştiren ve başkan vekilliğine Turizm Bakanlığı Müsteşar eski Yardımcısı Güman Kızıltan'ı seçen Kurulda,  İzmir’in öncelikli sorunları ele alındı ve Ekimde başlayacak yeni çalışma sezonunun da planlaması yapıldı.

Üyeler, öncelikli olarak “İzmir’e büyük bir hız kazanan göç ve giderek güç kaybeden sağlık turizmi” sorunlarının altını çizdiler ve “çalışma yapılmasını” kararlaştırdılar.

Toplantıdan sonra yapılan “ortak” açıklamada şu hususlara yer verildi:

• İzmir’e son yıllarda büyük çoğunluğu İstanbul’dan olmak üzere yoğun şekilde “nitelikli göç” var. Bu göç gayrı menkul bedellerini hızla yükselttiği gibi, kentin  sosyo – kültürel dokusunu da etkilemeye başlamıştır.

Kültür çatışmalarının önüne geçmek için bir dizi önlem alınması gerektiği ortadadır. Bunun için Valilik ve Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, kaymakamlıkların, belediye başkanlıklarının, sivil toplum kuruluşlarının kentin bugünü ve yarınları için çok önemli bir demografik sorun olan göç konusunda “ortak çalışma ve planlama yapmaları” şarttır.

Önceki yıllarda insanlar İzmir’e iş bulmak, iş kurmak, güzel bir kentte ve doğada yaşamak için gelirdi. Yeni ve nitelikli göç dalgası ise “kendi yaşam tarzı olan” insanlardan oluşuyor. Gelenler İzmir’de “İzmirli olup uyum sağlamak yerine kendi yaşam alanlarını oluşturmaya başladılar.” Özellikle Urla başta olmak üzer, Yarımada’da “yeni tür göçün örneklerini” görüyoruz.

Ege Koop, bu konudaki çalışmaları ile sorunun çözümüne katkı yapacaktır.

“İZMİR’İN NÜFUSU 8 MİLYON OLACAK”
Toplantıda konuşan ve “İzmir’in metropolleştiğini belirten” Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ise “Göç sorununun önemli bir konu olarak kent gündeminde yer alması gerektiğini” ifade etti. Aslan, “Bu göç, İzmir'de bir şeyleri değiştirmeye geliyor. Urla, Çeşme, Alaçatı’da durumu görüyoruz. Göç, tamamlanacak İzmir – İstanbul otoyolu ve hızlı tren ile daha da artacak. 2040 yılında İzmir nüfusu yaklaşık 8 milyon olacak. Bu nüfus nerede nasıl yaşar; bu yakın gelecek sorunu için de vakit geç olmadan çok ciddi çalışmalar ve planlamalar yapılması gerekiyor. İzmir’in şu süreçte öncelikle 1. numaralı sorunu metropolleşme. Bu da uyum sorununu gündeme getiriyor. Göçün iyi yönlendirilmesi gerekli. İzmir’in geleceğini tartışmaz ve çözümler arayarak bulmazsak, bu kente ve yarınlarına hepimiz kötülük yapmış oluruz” dedi.

“İMAR AFFI, KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ YARALADI”
Göçle birlikte kentsel dönüşümün daha da önem kazandığına dikkat çeken Genel Başkan Aslan, “Kentsel dönüşüm çok kapsamlı bir konu. Kentsel dönüşümün içinde sosyal dönüşümün, kültürel dönüşümün, hatta trafikte dönüşümün dahi konuşulması lazım. Her yer gökdelen doluyor. Kent kaldırır mı, kaldırmaz mı, mimarisi uygun mudur, değil midir, deprem problemine nasıl bakılmaktadır; bu konuların düşünülmesi, tartışılması gerekli. Kent bütünlüğü planlanmalı, kentlilik anlayışı yerleştirilmelidir. Şu an imar barışı gündemde. Ancak bu barış, aynı zamanda bir imar affı. Biz bir taraftan kentsel dönüşüm için uğraşırken, böyle bir af gelmesi, kentsel dönüşümü yaraladı, çalışmaları olumsuz etkileyecek. Bugüne kadar kentsel dönüşümde belli bir aşamaya gelinmişti, şimdi sıfırdan başlayacak. Bunun son olması, bir daha af olmaması gerekiyor” diye konuştu.

“SAĞLIK SERBEST BÖLGESİ KURULMALI”
Aralarında turizimci, doktor, rektör, sanatçı, akademisyen ve gazetecilerin bulunduğu  Ege-Koop Düşünce Üst Kurulu, İzmir’in sağlık turizmiyle ön plana çıkması gerektiği konusunda birleşti. Sağlık Serbest Bölgesi projesinin biran önce hazırlanarak uygulamaya geçirilmesi gerektiğini belirten kurul üyeleri “İzmir’in, Geriatri konusunda gelişmeye açık bir pozisyonda olduğunun” da altını çizerek, “Bu büyük projenin Urla’da eski Kemik Hastanesi’nin bulunduğu yarımadada gerçekleşebileceği” üzerinde durdular.

İzmir nüfusunun gelen göçlerle birlikte yaş ortalamasının da yükseldiğine dikkat çeken kurul üyeleri “kurulacak Urla Geriatri Merkezi’nin İzmir’e ‘hem iç, hem dış yönelimli’ önemli bir turizm geliri getireceğini” de vurguladılar.

Kurul üyeleri İzmir’in geleceğinde sağlık turizminin ön plana çıkarılması için yapılacak çalışmalarla ilgili olarak yeni çalışma sezonunda bir yol haritası çizilmesi kararı aldı.