GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
27 Nisan 2023 Perşembe 16:18

Ednan Arslan, son Başbakan’a yüklendi: Bu sözleri Binali Bey’e yakıştıramadım!

AK Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım’ın 14 Mayıs seçimlerinin önemini kast ederek, “İşgalcilere karşı, istiklal mücadelesi” şeklindeki sözlerini eleştiren CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, “Kim işgalci? Kemal Kılıçdaroğlu mu, Ednan Arslan mı? Kendisini çok severim, sayarım ama bu sözleri, ülkeye Başbakanlık yapmış Binali Bey’e hiç yakıştıramadım. Sonuçta seçime gidiyoruz, kırıp dökmeye, bu kadar nefret dili dökmeye gerek yok” dedi

EGEDESONSÖZ – Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili ve 1. Bölge 5. Sıra milletvekili adayı Ednan Arslan, SONSÖZ TV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. İktidar partisi mensuplarının, soğanın, patatesin, etin fiyatını konuşmayı bırakıp, “ülkenin güvenliği elden gider. Aç kalabiliriz ama devletsiz kalamayız” şeklindeki yaklaşımlarını değerlendiren Ednan Arslan, AK Parti’nin İzmir Milletvekili, son Başbakan Binali Yıldırım üzerinden eleştirdi.

BU KENTTE, BU ÜLKEDE KİM İŞGALCİ YA!
Aynı zamanda hemşehri olduğu AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım’ın 14 Mayıs’taki seçimlerle ilgili olarak “İşgalcilere karşı, istiklal mücadelesi” yorumunu getirmesine tepki gösteren Arslan, “Bu tür söylemler, ekonomiyi batıranların, ülkede huzuru kaçıranların sarıldıkları argümanlardır” dedi ve şu ifadelere yer verdi:

“Binali Yıldırım bey, çok da severim, sayarım. İşgalcilere karşı, istiklal mücadelesi, demiş. Kim işgalci ya. Kemal Kılıçdaroğlu mu işgalci? Ednan Arslan mı işgalci? Cumhuriyet Halk Partisi’nin hangi adayı işgalci? Nasıl bir üsluptur bu! Zamanında İzmir’e gavur İzmir, sümüklü çocuk benzetmesinde bulundular. Bu yakıştırmaları yapanlar, şimdi de işgalcilere karşı, istiklal mücadelesi diyorlar. CHP, savaş meydanlarında kurulmuş bir partidir. Onlar gibi otel lobilerinde iki satır dilekçeyle kurulmuş bir parti değiliz biz. Biz 100 yıllık, gelenekleri olan bir partiyiz. Bize söyledikleri lafa bakar mısınız, işgalcilere karşı, istiklal mücadelesi! Başbakanlık yapmış birine bu sözler hiç yakışmıyor.  Kendisine çok sayı duyarım, severim, ama bu sözleri yakıştıramadım. Bu kentte, bu ülkede kim işgalci ya! Bu ülkede yaşayan 85 milyon insan, bu ülkenin sahibidir. Sonuçta bir seçime gidiyoruz. Seçime giderken bu kadar kırıp dökmeye, bu kadar nefret dili yaymaya gerek yok.”

ÖNCE BİR KİLO SOĞAN NEDEN 30 LİRA, KIYMA NEDEN 350 LİRA ONUN HESABINI VERSİNLER
CHP İzmir Milletvekili adayı Ednan Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kılıçdaroğlu’nun bu ülkeye en büyük projesi, huzurdur, birliktir, kardeşliktir, beraberliktir. Birbirimize önyargıyla bakmayı bir kenara bırakmak zorundayız. Siyasetçilerin görevi şu olmalıdır; çocuklar yatağa aç giriyor mu, girmiyor mu? Eğitimde fırsat eşitliği yaratılıyor mu? İnsanlar nitelikli sağlık hizmeti alabiliyor mu? Kadın erkek eşit midir? İnsanları daha nasıl mutlu ederiz? Bunları yapamayanlar, bu alanlarla sıkıntı yaşayanlar, ülkeyi gri listeye sokanlar, bunları hiç düşünmezler. Soğan, patates almış başını gidiyor. Emekli geçinemiyor, çocuklar beslenemedikleri için bodur kalıyorlar. Onu dert etmiyorlar, bekaymış, işgalciymiş! Kardeşim bu ülkenin başına bir şey gelirce, 85 milyon bir araya gelir. Bir deprem oldu, orada büyük bir sıkıntı yaşadık. İnsanlarımız oraya yardım için yarışmadılar mı? Kimse kimsenin etnik yapısına bakmadı. O işi siyasetçiler insanlarımıza bıraksınlar. Siyasetçiler, bu ülkede bir kilo kıyma neden 350 lira onun cevabını versinler. Soğanın kilosu neden 30 lira onun hesabını versinler. İnsanlar evlerine neden istedikleri kadar peynir alamıyorlar? Şu Anadolu’da 70 ilden fazlasını karış karış gezdim, bu verimli topraklara adam dikseniz adam olur, taş dikseniz taş olur. Bu ülkede sebze, meyve, tahıl, et, süt tüketmekten bıkmalı ya. Soğan dediğiniz nedir ki. Her yerden soğan fışkırmalı. Böyle bir coğrafyamız var, verimli topraklarımız var ama insanlarımız evine sebze, meyve alamıyor, et, süt tüketemiyor. Hani derler ya, yiğit kuru soğana muhtaç olmuş. Aynen o durumdayız. Bunu kamufle etmenin, göstermemenin yolu da beka olarak gösteriliyor.”