Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - İzmir Eczacı Odası üyeleri, 23-24 Eylül tarihlerinde yeni yönetimi belirlemek üzere sandık başına gidecek. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlük'te 23 Eylül Cumartesi günü yapılacak genel kurulun ardından 24 Eylül Pazar günü seçimlerin gerçekleştirileceği bildirildi. Seçimler, üç adayın katılımıyla gerçekleşecek. Mevcut Başkan Tuncay Sayılkan, yeniden göreve talip olurken, muhalif gruptan Murat Çiftçi ve Aysun Kale de adaylıklarını açıkladı.
SAYILKAN: TÜM MESLEKTAŞLARIMIZ BU DEMOKRASİ ŞÖLENİNE KATILMALI
Bugüne dek, deneyimli eczacılarla genç meslektaşlarının enerjisini bir araya getirerek görev yaptıklarını, önümüzdeki dönemde de meslekleri ve meslektaşlarının haklarını korumaya yönelik çalışmalar yapacaklarını anlatan Başkan Tuncay Sayılkan, "Halk sağlığı için de üzerimize düşeni yerine getirmeye devam edeceğiz" dedi ve eczacılara şöyle seslendi: "Tüm meslektaşlarımızı bu demokrasi şölenine katılmaya ve oy kullanmaya çağırıyorum. Gecmişte kazandığımız tecrübelerimizi, birikimlerimizi ve örgüt terbiyemizi, yeni arkadaşlara aşılıyoruz. Her dönem, daha fazla genç meslektaşım yönetim kurulunda görev alıyor. Bu zor dönemde geniş bir ekiple çalışıyor ve birlikte ilklere imza adıyoruz. Biz bir şey olmak için deği,l bir şey yapmak için çalışan bir ekibiz. Eczacılık bizim ek işimiz, değil tek işimiz. Genel kurul ve seçim süreçlerinin, mesleğimize ve sağlık hizmetlerine katkı sağlamasını diliyorum."
ECZACILARIN SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ İÇİN MÜCADELEMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ
Eczanelerde hızla artan işletme giderlerinin, ekonomik anlamda çok büyük sıkıntıları beraberinde getirdiğine dikkat çeken İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, gelirlerin giderler kadar artmadığına vurgu yaptı. Pandemide, depremde tüm eczacıların büyük bir özveriyle görev yaptığını hatırlatan Başkan Sayılkan, kamuda görev yapan eczacıların maaşlarının da yaptıkları iş ve aldıkları sorumluluk karşısında çok düşük kaldığını söyledi. İlaç temininde yaşanan sorunlara da işaret eden Sayılkan, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da sorunların üzerine gitmeye devam edeceklerini belirterek şu değerlendirmelerde bulundu:
"Eczacılar önemli bir zaman dilimini reçetelerdeki eksik ilaçları tamamlamaya çalışarak geçiriyor. Bulunamayan ilaçlar özellikle nöbetlerde ciddi sorunlara yol açıyor. 2004 yılında çıkan İlaç Fiyat Kararnamesi güncelliğini kaybetmiştir. Yüksek enflasyonun ve dövizdeki spekülatif artışların var olduğu bir ortamda sorunu çözmek mümkün değildir. Aylardır söylüyoruz İlaç Fiyat Kararnamesinde eurodan bağımsız yeni bir modele ihtiyaç vardır. Ülke gerçeklerine uygun enflasyondaki artışı baz alan yeni bir akılcı yöntem eczanelerdeki öz sermayenin erimesine de engel olacaktır. ihtiyaç olmadığı halde her yıl yeni eczacılık fakültelerinin açılışına onay veriliyor. Fakülte sayılarının yanı sıra kontenjan artışı da geleceğe dair kaygılarımızı artırıyor. Yardımcı eczacı uygulaması gibi yeni mezun meslektaşlarımızı ve eczaneleri sıkıntıya sokan bir angarya ile istihdam sorunu çözülemez. İstihdam sorununun çözümü için akademisyen kadrosu yetersiz ve fiziki koşulu uygun olmayan eczacılık fakültesi öğrenci kabulü durdurulmalı, diğer fakültelerin kontenjanları da azaltılmalıdır. Gıda takviyesi adı altında ürünlere Tarım Bakanlığı tarafından ruhsat veriliyor. Bu ürünler, Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmadığı için eczane dışında satılıyor ve halk sağlığını tehdit ediyor. Bu ürünlere Tarım Bakanlığı tarafından ruhsat verilmesinin iptali için Danıştay'a dava açtık. Yeniden seçildiğimiz takdirde, yukarıda kısaca değindiğimiz sorunlarımızın çözümü noktasında verdiğimiz mücadeleyi daha büyük bir kararlılıkla sürdüreceğiz.