GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
5 Mart 2020 Perşembe 11:48

Doğruyol: Şehir Hastanesi elimizde patlar!

Demokratik Sağlık-Sen İzmir İl Başkanı Ahmet Doğruyol, “Ben İzmir için bu şehir hastanesinin elimizde patlayacağını düşünüyorum. Bu sistem Avrupa’da uygulanarak vazgeçilmiş sistemdir. Burada mantık rahat şekilde ulaşılabilir olmasıdır ancak şehir hastaneleri gibi devasa tesislere ulaşmak mümkün değil. Ulaşım sıkıntısı da var, her dakika bir otobüs gitse bile taşıma zor sağlanacaktır” dedi.

EGEDESONSÖZ- Demokratik Sağlık-Sen İzmir İl Başkanı Ahmet Doğruyol Sonsöz TV’de yayınlanan Günaydın Ege programına konuk olarak katıldı ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Başkan Doğruyol sağlık ve ilaç sektörü ile ilgili açıklamalarda bulunurken, tüm dünyada hızla yayılan ve binlerce ölüme sebep olan coronavirüs hakkında da önemli ifadeler kullandı.

İZMİR’DE ŞEHİR HASTANESİ ELİMİZDE PATLAYACAK
Şehir Hastaneleri’nin işletme mantığıyla kurulduğunun altını çizen Doğruyol, “Ben İzmir için bu şehir hastanesinin elimizde patlayacağını düşünüyorum. Bu sistem Avrupa’da uygulanarak vazgeçilmiş sistemdir. Burada mantık rahat şekilde ulaşılabilir olmasıdır ancak şehir hastaneleri gibi devasa tesislere ulaşmak mümkün değil. Ulaşım sıkıntısı da var, her dakika bir otobüs gitse bile taşıma zor sağlanacaktır. Vatandaş için rahat ulaşılabilir olmayacak. Bir poliklinikten röntgen istendiğinde çok uzak mesafelere ulaşılması gerekecek. Bunun için böyle büyük tesisler yerine daha küçük ve sık tesisler kurulmalıydı. Zarar edilse bile şehir hastanelerini yapacağız denmesi doğru değil. Biz zarar açısından değil, vatandaşın daha kaliteli hizmet almasından bahsediyoruz. Devletin görevi hastaneleri doldurmak değil, koruyucu sağlık hizmetleri ile vatandaşın hasta olmasını engellemek. Ama bu tesisler için doluluk garantisi veriliyor. Bu şehir hastanesi yöneticilerinin başarı kriterlerinin bir tanesi de hastaneyi doldurmak olacak. Çünkü performans sistemi gereği, hastanedeki yatakların dolu olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

CORONAVİRÜS KONUSUNDA ENDİŞELİYİZ
Dünyada çok sayıda ülkede hızla yayılan ve binlerce ölüme sebep olan coronavirüs hakkında açıklamalarda bulunan Doğruyol, “İnşallah ülkemizde coronavirüs yoktur diyoruz ama tereddütlüyüz, endişeliyiz. Bu konuda gerekli tedbirleri almakta yarar var. Bakanlığın bu konuda bilgilendirme yapması gerekiyor. Komşu ülkelerimizin tamamında vaka sayısı artıyor. Eskiden domuz gribi başlamıştı. Milyonlarca aşı satın aldık ama bu aşılar yapılmadı daha sonra bu aşılar sağlık çalışanlarına yapıldı. Bizim hıfzıssıhha birimlerimiz var. Bu aşıları kendimiz üretmeliyiz. Dünyada birinci sırada silah sektörü, ikinci sırada ilaç sektörü önemlidir. İlaç sektörünü millileştirmeliyiz. Bu anlamda köklü girişimler yapılmalıdır. Aşıların ve ilaçların 50 yılını planlamalıyız. İlk olarak aşılarımızı kendimiz üretmeliyiz. Yarın ülkemize coronavirüs gelse ne yapacağız? Aşısı yok, ilacı yok ne yapacağız? İleri tetkik laboratuarlarımızı yeniden işler hale getirmekte fayda var” dedi.

ASILSIZ ŞİKAYETLER İÇİN YAPTIRIM UYGULANMALI
Hastaneler ve sağlık personelleri ile ilgili çeşitli sistemler üzerinden yapılan asılsız şikayetlerin, hastanelerin işleyişini engellediğini belirten Doğruyol, “Sağlık alanında yapılan şikayetler sadece İzmir iline has şikayetler değil. Sağlık çalışanları sürekli olarak şikayet baskısı altında. Bakanlık şikayet hattı, CİMER gibi bir çok şikayet hattı var. Biz şikayet edilmemesi tarafında değiliz ama bu şikayetler öyle bir hal aldı ki, küçük bir hastanemiz için günde 13-15 sayısına ulaştı. Bu şikayetler hastanemizin işleyişini engellemekle birlikte, personel moral ve motivasyonunu düşürüyor. Bu şikayet hatlarına hastanedeki asansörde parmak lekeleri olduğu şikayeti bile geliyor. Bu şikayetlerin tümü inceleme konusu oluyor ve işleyiş engelleniyor. Asansöre her binenden sonra asansörün silinmesi mümkün değil. Bu şikayet sistemlerinde bir eleme sistemi olması gerekiyor. Mesela asansördeki parmak lekesini şikayet eden olay CİMER’in sistemi tarafından elenerek bunun bize gelmemesi gerekiyor. Aslında öyle bir madde de bulunuyor. Yapılan şikayet asılsızsa, o kamu kurumu şikayet sahibi hakkında karşı dava açma durumunda. Bugüne kadar hiç karşı dava açılmadı çünkü işimiz vatandaş memnuniyetinden yana. Bizim kuruluşlarımız yüzde 90-98 oranında memnuniyet oranı ile çalışıyor. Eğer bu kadar memnuniyet söz konusuysa neden bu kadar şikayet oluyor? Yani bu asılsız şikayetler durumunda bir yaptırım uygulansa, mesela asılsız şikayetler durumunda şikayet sahibine hazineye devredilmek üzere 50 lira bir ceza verilse bu asılsız şikayetler hemen kesilir” dedi.

SAĞLIK HİZMETLERİNDE SİYASİ RANT GÖZLENMEMELİ
Hasta memnuniyeti sağlamak için bazı gereksiz taramaların yapıldığını açıklayan Doğruyol, “Sağlık hizmetleri sunumu şu an biraz siyasi rant üzerinden gidiyor. Bu hastanelerin siyasi rant değil, ulaşılabilir hale gelmesi gerekiyor. Gerekli gereksiz her durumda MR çekilmesi isteniyor hasta memnuniyeti için. Ancak MR masrafı hastaneler için inanılmaz bir boyuta ulaştı. Bu işlerin devletin görevi olduğu için yapılması lazım, hastanenin sigortadan para alması için değil. Bir hastanede MR, tomografi gibi bir çok hizmet, dışarıdan hizmet alımı ile karşılanıyor. Sağlık kurumları ile ilgili AK Parti iktidara geldiğinden beri, 20 yıllık geçmişimle söylüyorum bize hiç gelip danışılmadı. AK Parti iktidara gelirken STK’lara danışılarak iş yapılacağını söylenmesine rağmen 20 yıldır hiç danışan olmadı” diye konuştu.

BAZI SENDİKALARA BAĞLI PERSONELLER İŞ YAPMIYOR!
Kurumlarda personel arası adaletin çok önemli olduğunun altını çizen Doğruyol, “Bizim bu ülkede adaleti tesis etmemiz lazım. Kurumlarımızda bazı sendikalara üye olan görevliler rahatça hastane içinde dolaşırken, diğer sendikalara bağlı çalışanlara büyük baskılar yapılıyor. Bir memur işini yapmıyor denilirken 10 memur yatıyor. Bu durum o kurumdaki tüm motivasyonu da bozuyor. Bir hemşireye mesela hiç iş yapmadan oturtuluyor, bir de mesai yazılıyor ve mesai ücreti veriliyor. Bir hastanede lise mezunu hemşire arkadaş supervisor yapılıyor. Kanuna göre ama üniversite mezunu olması gerekiyor. Tire Devlet Hastanesi’nde, evde bakım sertifikası olan tek personel sizsiniz, bunun için sizi evde bakım hizmetlerine veriyoruz. Kısa bir süre sonra o arkadaş alınıp başkası bu göreve veriliyor” açıklamasını yaptı.