Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - İzmir Ticaret Odası (İTO) Nisan ayı meclis toplantısında ülke ve kente dair güncel ekonomik sosyal olaylar tartışıldı.
Meclisin konuğu, Sosyal Demokratlar Partiler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve CHP Avrupa Birliği Temsilcisi Kader Sevinç oldu.
Meclis oturumu öncesi İTO üyelerine bir konuşma yapan Kader Sevinç, 'AB-Türkiye İlişkilerinde Mevcut Durum, Fırsatlar, Riskler ve Gelecek İçin Yönelimler' konusunda konuşma yaptı. Kader Sevinç, AB üyesi Türkiye'nin uluslararası alanda etkili bir ülke haline geleceğini, ancak Türkiye'nin henüz AB kriterlerini yerini getirmediğini, bu nedenle de üye olmaya hazır olmadığını söyledi. Sevinç, “Türkiye'nin önünde kapsamlı bir reform yolu var. Öte yandan da AB de kendi iç sorunlarını aşmadan Türkiye'yi entegre edecek noktada değil. Türkiye bunca yıldır AB kapısı çalıyor. Artık kapıyı çalmaktan vazgeçip açmak, içeri girmek lazım" dedi.
BLOKLE EDİLMEYEN BAŞLIKLARIN MÜZAKERESİ BAŞLAMALI
AB'nin Türkiye'nin müzakere sürecinde bloke edilen başlıkları açması gerektiğini belirten Sevinç, öte yandan bloke edilmemesine karşın müzakerelerine başlanmayan üç başlığa dikkat çekti. Sosyal politika ve istihdam, kamu alımları, rekabet politikası başlığı konusunda müzakerelerin başlatılması gerektiğini söyledi.
'GÜMRÜK BİRLİĞİ GÜNCELLENMELİ; TTİP'DE OLMALIYIZ
Türkiye'nin AB üyesi olmasıyla Avrupa'nın parlayan yıldızı olabileceğini belirten Sevinç, “Türkiye, bugün içine düştüğü siyası tartışmalar olmasaydı oyunu değiştirecek bir aktör olurdu. Mutlaka Gümrük Birliği anlaşması güncellenmeli. Ayrıca ABD ve AB arasındaki Transatlantik ticaret ve Yatır Ortaklığı'nda Türkiye'nin varlık göstermesi gerekiyor" dedi.
MECLİS ÇALIŞMALI
Türkiye'nin vize serbestliği konusunda kararlılıkla ilerlemesi gerektiğini belirten Kader Sevinç, 4 Mayıs'ta AB'nin Türkiye'nin vize serbestisi görüşmelerinde ilerleme raporunu yayınlayacağını söyledi. Sevinç, “Hükümet kanadının yüzde 50'den fazlasını yaptıklarını, AB tarafının ise yüzde 50'den azını yaptığını söylüyor. Talep Haziran'a kadar vizelerin kaldırılması. Önümüzde 72 kriter var. Bu alanda hükümetin çok daha kapsamlı, katılımcı süreci harekete geçirmesi gerekir. Vize meselesi toplumsal bir onur meselesidir. Bu konu mülteci meselesinde önce gündeme gelmeliydi. Kriterler arasında yolsuzlukla mücadele, kolluk güçlerinin yurttaşlara karşı kötü uygulamalarını bağımsız komisyon tarafından değerlendirilmesi, kişisel verilerin korunması kanunu gibi temel demokratikleşme alanlarını ilgilendiren yasalar söz konusudur. Meclis bunlarla ilgili bir an önce çalışmalı" dedi.
'VİZE SERBESTİSİ HAZİRAN'DA OLURSA AŞAMALI OLUR'
Türkiye'nin vize serbestliği konusunda elinin güçlü olması için süreçte üzerine düşeni yapması gerektiğini, iyi çalışılması halinde bir fırsat olduğunu, ancak Haziran ayının gerçekçi bir tarih olmadığını belirten Sevinç “Olursa aşamalı olma ihtimali var" dedi. İTO Meclis üyelerinin AB'nin yan çizme ihtimali olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Sevinç, Avrupa'ya alan tanınırsa yan çizebileceğini, o alan açık bırakılmazsa bunun olamayacağını söyledi. Sevinç, “Avrupa kendi değerlerini ilkesellik üzerin bir kenara sıkıştırırsanız kaçacak yeri kalmaz" dedi.
'11 KAT KAYNAK FARKI VARSA'
İTO üyelerinin CHP'nin iktidar olamama nedenlerini sorması üzerine Kader Sevinç'ten çarpıcı yanıtlar geldi. Siyasetin koşullarının kolay olmadığını dile getiren Sevinç, “Partiler serbestçe propaganda yapabilmek ister, toplumla serbestçe buluşmak, mesajları serbestçe iletmek ister. Toplumun sesini net, billur şekilde duymak ister. Temel hak ve özgürlüklerde kısıtlama varsa, yargıya güven kalmadıysa, yolsuzluk kaygıları alıp başına gittiyse, basın özgürlüğü yoksa o zaman siyasi partilerde aksar. Son seçimlerde siyasi partilere seçim desteği kesildi. Muhalefet partileri kaynaksız bırakıldı. Bunun kime yaradığı çok açıktır. Bu şartlarda CHP yüzde 25 ile ana muhalefet olmayı başardı. Türkiye'de bu demokratik şartları alın, Avrupa'da bir ülkeye koyun. Sosyal Demokrat partiler yüzde kaç oy alabiliyor görün" dedi. Sevinç, iktidar partisi ile muhalefet partisi arasında 11 katlık kaynak farkı varsa dünyanın neresine gidilirse gedilsin adil bir seçim olamayacağını söyledi.
'YETERKİ TÜRKİYE KENDİ KENDİNE ENGEL OLMASIN'
Sevinç, Türkiye'nin AB üyeliği için bir tarih veremeyeceğini, işin lokomotifinin reformlar olduğunu söyledi. Türkiye'nin bu politikaları hayata geçirdiği, kendi ayağına kendisi kurşun sıkmadığı zaman AB sürecinde hızla ilerleyeceğini belirten Sevinç, “Küresel göstergeler, Türkiye'nin önünü açmak lehine şartlar uygun. Yeterki kendi kendine engel olmasın. Türkiye kendi içinde kavgalı olmasın. İçeride kavgalı ev olmamak gerekiyor. Bu bizle ilgili mesele, yaşam standartlarımızla ilgili mesele. Bunu önce kendimiz için çözmemiz gerekiyor. Çözdüğümüz zaman AB'nin saygın, güçlü, geleceğini şekillendirecek bir üyesi olacağız" dedi.
GÜNEYDOĞU İZLENİMLERİ BASINA KAPALI
Meclis gündeminde Diyarbakır, Mardin başta olmak üzere Güneydoğu’da yaşanan terör olayları ve yaşanan yıkımları yerinde incelemek üzere İzmir Ticaret Odası önderliğinde 3 ay önce bölgeye giden İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Öğretim Üyesi Serhat Al, Güneydoğu’da yaşananları meclis üyelerine anlattı. Meclis gündemi başında gündeme getirilen konu meclis üyelerine sunuldu. Gündeme alınan toplantını meclisin oy birliği kararıyla basına kapatıldı.
BİZ SADECE TV’DEN TAKİP ETMİYORUZ
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, terör konusunu yerinde incelemek için gönderilen İEÜ öğretim üyesini ve Avrupa Birliği’nde yaşanan sorunları açıklayan Kader Sevinç’in sunumuna değinerek, “Ne yazık ki ülkemizin doğusunda savaş devam ediyor. Neler oluyor? Biz bunları sadece TV’den ve gazetelerden takip etmiyoruz. İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Serhan Al, bölgeye gitti, yerinde olayları inceledi, oradaki yöneticiler, işadamları, vatandaşlar ile konuştu. Gördüğünüz gibi biz olayları medyadan izleyerek ve etkilenerek laf üreten bir Oda değiliz. Sadece ‘Sorun nedir’i değil ‘Çözüm ne olmalıdır’ı da düşünüyoruz. Yani çözüm odaklı bir odayız. Yıllarca bunu yaptık” diye konuştu.
MESLEK LİSELERİYLE SORUN ÇÖZÜLECEKMİŞ GİBİ…
İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin 15’inci kuruluş yıldönümünü de gündemine alan Demirtaş, üniversite hakkında yapılan eleştirilere gönderme yaptı.
Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda Başkan Ender Yorgancılar ve sanayicilerin defalarca dile getirdiği meslek liseleri konusunu gündeme alan Demirtaş, oda olarak laf üretmeyip ellerini taşın altına koyduklarını söyledi.
Demirtaş, “Eğitim sistemimizin hali ortadaydı. Herkes eleştirirken, meslek liseleri ile sorun çözülecekmiş gibi demeçler verenlere itibar etmeyip biz risk aldık. Hatta bir ara üniversite kuracağız dediler ama kolay iş olmadığını görüp vazgeçtiler. Şimdi meslek lisesi diyorlar ama bu konu yine bizim gündemimizde. Biz elimizi taşın altına koyduk. Üniversite kurduk. 10 bini aşkın mezunumuz var. Başarılı işletmeciler, mimarlar, mühendisler, lojistikçiler, psikologlar, iletişimciler yetiştiriyoruz. Eğitimde yaptıklarımızı cümle âlem biliyor ama kuruş destek yok. Daha iyi olacağız” şeklinde konuştu.
‘SANAYİCİ DEĞİLİZ’ DEME LÜKSÜMÜZ YOK
Oda olarak İzmir’in kalkınması için çalışmalara hızla devam ettiklerini ifade eden Ekrem Demirtaş, sanayicilerin sorunlarıyla yakından ilgilendiklerini söyleyerek, “‘Sanayici değiliz’ deme lüksümüz de yok. Üyelerimizin büyük çoğunluğu sanayi ve ticaret işletmeleri. Organize bölge kurduk. 367 fabrika var, doldu. Büyütme çalışmasına başladık. Yeni organize sanayi bölgesi de yapacağız. Organize bölge için kültür balıkçılığı, hayvancılık organize bölgeleri kuracağız” dedi.
İZMİR’DE GERİ KABUL MERKEZİ İSTEMİYORUZ
Türkiye ve AB arasında imzalanan geri kabul anlaşması hakkında konuşan Demirtaş, “ İmzalanan geri kabul anlaşmasının ardından, mülteciler teknelerle İzmir'in Dikili ilçesine getirildi. Anlaşma kapsamında sene sonuna kadar 20 bin göçmenin Türkiye’ye iade edilmesi planlanıyor. Biz İzmir’de geri kabul merkezleri istemiyoruz. Hele Çeşme ve Dikili de kesinlikle kabul edemeyiz. Gelen mültecileri ya ülkelerine iade edin ya da ülkelerine yakın yerlere götürün. Turizmde zaten zor bir yıl geçiriyoruz” diye konuştu.