GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
8 Mart 2016 Salı 18:22

Davutoğlu ile Çipras'tan 6 saatlik İzmir zirvesi: Ne mesaj verdiler?

İzmir’deki Başbakanlık Ofisi’nde yaklaşık 6 saatlik bir görüşme yapan 2 Lider ortak basın toplantısı yaptı. Davutoğlu’ndan İzmir’le karşı kıyıyı bağlayacak ulaşım müjdeleri geldi. Davutoğlu vize muafiyeti müjdesini de İzmir'den duyurdu.

EGEDESONSÖZ - İzmir, Ege Denizi’nde sayısız faciaya neden olan mülteci sorunun gölgesinde çok önemli bir zirveye ev sahipliği yaptı.

- İZMİR’DE 95 YIL SONRA BİR İLK: DAVUTOĞLU, ÇİPRAS’I AĞIRLADI…

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 95 yıl sonra kente gelen ilk Yunan Başbakan olan Aleksis Çipras ve beraberindeki heyeti İzmir’deki Başbakanlık Ofisi’nde ağırladı.

Brüksel’de gerçekleşen Avrupa Birliği-Türkiye zirvesi sonrası sabah saatlerinde İzmir’e gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu oteline geçip dinlendikten sonra Türkiye-Yunanistan 4. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi toplantısı için Başbakanlık Ofisi’ne geldi.

Çipras ve beraberindeki heyet de öğlen saatlerinde ofise geldi. Davutoğlu, Çipras’ı kapıda karşılarken, 2 lider zirve için ofise geçti.



6 SAATLİK ZİRVE
İki lider Başbakanlık Ofisi’nde yaklaşık 6 saatlik bir görüşme yaptı. Başbakanlık Ofisi’nde Türk ve Yunan bakanlar da birebir temaslarda bulundu.

Başbakanlık İzmir Ofisi'nde gerçekleştirilen Türkiye-Yunanistan 4. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Toplantısı heyet görüşmelerinin ardından taraflar arasında imza töreni gerçekleşti.



Tören sonrası Başbakan Davutoğlu ve Yunanistan Başbakanı Çipras, ortak basın toplantısı düzenledi. Başbakan Davutoğlu görüşme ve anlaşmaların detaylarının paylaşırken, İzmir’i karşı yakaya bağlayacak müjdeler verdi ve iki ülke arasında tüm sorunlarda çözüme çok yakın olduklarını belirtti. Davutoğlu Avrupa ile vize muafiyetinin de Haziran ayında başlayacağını İzmir'den duyurdu. 

- İKİ LİDER'DEN ORTAK YDİK BİLDİRİSİ... 

İşte Davutoğlu’nun öne çıkan mesajları:
Türkiye ile Yunanistan arasında çok büyük iş imkanı var. Temel unsur iki ülke arasındaki dostluk ilişkisidir. Ulaştırma konusunda çok önemli projeler düşünüyoruz. İzmir-Selanik arası feribot seferleri için altyapı çalışmamız sürüyor. Yine İzmir-Selanik arası hızlı tren seferlerinin de önümüzdeki dönemde çalışmalarını yapacağız. Ayrıca Türk Hava Yolları aracılığıyla Atina-Ankara arası direkt uçuşlar başlayacak. İki başkent arası direkt uçuş olması kabul edilebilir bir şey değil… Turizmde de kapsamlı bir işbirliğini teşvik edeceğiz. Çok geniş bir iş birliği potansiyeli var.

Hazar’ı Adriyatik’e bağlayan iki ülkeyiz… Sayın Çipras’tan 5. Türkiye-Yunanistan 4. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Toplantısı’nı Selanik’ta yapma önerisi geldi. Biz de sıcak baktık… Ticaretimizde 6 milyar dolarlık hacmi 10 milyara çıkmasını istiyoruz.

Özellikle karşılıklı yatırımlar bağlamında Sayın Çipras’ı burada ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Yunanlı yatırımcıların daha da artması çağrısında bulunacağız.

Bütün bu işbirliğini taçlandıracak iki ülkeyi geçmişteki olumsuz hatıralarla değil yeni ortak tarihi yazımı konusunda çalışmaları yürütüyoruz.

Brüksel’de önemli bir zirveye katıldı. AB-Türkiye ve göçmen ilişkisini ele aldık. Göçmen krizi konusunda aynı perspektifi paylaşıyoruz. Bu ne Yunanistan ne Avrupa Birliği ne de Türkiye’den kaynaklandı. Bu Suriye’deki barbar rejimden kaynaklandı.

Yunanistan bu göçten doğrudan etkilenen ülkeler arasında… Ortak tavır sergilenmesi açısından bu meseleye ortak perspektifle yaklaştığımızı vurguluyoruz.

Önümüzdeki günlerde Ege’nin masumların hayatlarını kaybettiği, üzüntü ve dram denizi değil Türkiye Yunanistan arasında dostluğun paylaşıldığı bir deniz olması için çalışacağız.

Kıbrıs konusunu da çok dürüstçe paylaştık. Ege’de ve Kıbrıs’ta çözüme çok yakınız. Birlikte güçlü çalışmalarla 10 yılı aşkın sorunları aşacağız, Ege’nin krizlerle değil ortak çözümlerle anılması için çalışacağız…


- ÇİPRAS İZMİR İŞ DÜNYASINA SESLENDİ... 

Çipras'ın öne çıkan mesajları:

Bugün burada İzmir kentinde tarihi bir sorumluluk hissediyorum. Bu şehir dinleri kültürleri buluşturan bir kültür kavşağı oluşturmakta. Birçoğumuzun hafızasında savaşları göçü hatırlatan bir özelliği var.

İzmir aynı zamanda halkların birlikte barış ve huzur içerisinde kardeşçe yaşadığı bir şehir. Bunun için bu toplantıyı burada gerçekleştirmeye karar verdik. Bunun sembolik bir anlamı vardı.

Bu şehrin hafızalarda kötü anlamda anılmasınıı istemiyoruz. Ortak sorunları aşarak daha iyi bir gelecek hazırlamak istiyoruz. İki ülke arasında kalkınma ve ilişkileri daha ileriye götürme konusunda ortak yönlerin olmasını görme fırsatımız oldu.

İzmir ve Selanik arasında feribot seferlerinde mutabık kaldık. Turizm alanında önemli işbirliği gerçekleştirebiliriz.

Türk kıyı şeridi ve Yunan adalarında insanlık dramı yaşanmakta. Bu olaylar kültürel değerlerimiz açısından utanç verici. Ciddi bir sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunu çözme konusunda son derece kararlıyız. Bu sorun işbirliğimiz sayesinde çözülebilir.

Yunanistan'la Türkiye birbirine tavır takınarak hiçbir şey kazanamaz.

Geri kabul protokülünü güncelledik… Ege'de 1 yılda 800 bin göçmen geçmiş durumda. Onbinlerce göçmenin Avrupa'ya göçünün nedeni Yunanistan ve Türkiye değil.

AB, yasal göç kapsamında Avrupa'ya geçişin yolunu açmak istiyor.

Kıbrıs'ı ele aldık. Adil ve kalıcı çözümde aynı görüşteyiz.

İSTEDİĞİ ZAMAN KULLANABİLİR
Başbakan Davutoğlu toplantıda soru-cevap bölümüne geçilmeden önce İzmir’deki Başbakanlık Ofisi’nde ilk kez bir lideri ağırladığını söyledi. Davutoğlu, “İlk misafirin karşı kıyıdan ağırladığım bir dostun olması ayrıca önemli… İzmir’deki Başbakanlık Ofisi daha birçok önemli toplantıya ev sahipliği yapacak. Değerli Dostum Çipras da istediği zaman bu ofisi kullanabilir” dedi.

SORU&CEVAP BÖLÜMÜ

- Kilis’te IŞİD roketlerinin kent merkezini vurması… 
Başbakan Davutoğlu: Kilis'te üzücü bir olay yaşadık. Kilis'teki sınırımızın öte yakasından DEAŞ tarafından bir roket atışı söz konusu oldu. İki vatandaşımızı kaybettik. Angajman kuralları çerçevesinde misliyle ve daha fazlasıyla mukabele edildi. Sayın Valimizden ve ilgili güvenlik birimlerimizden gerekli bilgileri aldık. Türkiye'ye yönelik her türlü saldırıya en şiddetli şekilde mukabelede bulunulması konusunda da zaten TSK'ya verilmiş talimatlarımız var. Bu konuda alınacak her türlü tedbir gözden geçirilmiştir. Zaten hazırlıklarımız vardı. Bu da Suriye'deki ateşkesin ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Zaten DEAŞ bir ateşkes tarafı değildi. DEAŞ ile muhalefet, ılımlı muhalefet arasında çatışmalar söz konusuydu. Bu çerçevede Türkiye, Türkiye'ye yönelik her türlü saldırıya dediğim gibi anında mukabelede bulunacaktır.

- Brüksel’deki anlaşma mültecileri bire bir kabul formülünü masaya koyuyor. Bu uygulanabilir bir plan mı?
Başbakan Davutoğlu: 
Vardığımız mutabakat konusu, bu üzerinde detaylı şekilde çalışılmış plandır. Aldığımız bütün tedbirlere rağmen , 29 Kasım’dan bu yana Türkiye'yi bir transit göç yolu gibi kullanmak isteyen insan kaçakçıları var. Bu insan kaçakçılarının yol açtığı insani trajediler, sahillerimize çocuk bedenleri var. Bunlar karşısında bizim kayıtsız kalmamız mümkün değil. Bu Türkiye'nin, Yunanistan, Avrupa'nın sebep olduğu kriz değil. Ama önümüzde böyle kriz varsa herkes elini taşın altına koymalı. Bunun birinci derece sorumluları Suriye rejimidir, oradaki terör örgütleridir ve son dönemde Rusya'nın artan hava saldırıyla ortaya çıkan tablodur. Ayrıca Suriye’de bağımsız olarak başka ülkelerden bu koridoru kullanmak niyetiyle gelen savaş mağduru olmayan bazı art niyetli guruplar var. Bunlara karşı dün teklif ettiğimiz çerçeve ve uzun müzakerelerden sonra Avrupa Birliği tarafından da kabul gören çerçeve, bu düzensiz göçü düzenli hale getirebilmek, uluslararası hukuk normlarını oturtabilmek için birlikte çalışma kararı aldık. Ege'de bu anlamda yakalanan göçmenler veya Ege adalarına geçmek isterken yakalanan göçmenler, Türkiye tarafından alınacak ancak bu göçmenlerin sayısı kadar göçmen de böyle bir maceraya yürümemiş, uluslararası hukuk kurallarını çiğnememiş ve mülteci hukuku çerçevesinde Avrupa'ya gitmek isteyen göçmenler için aynı sayıda göçmen Avrupa'ya gönderilecek. Dolayısıyla Türkiye içindeki göçmen sayısında bu sebeple herhangi bir artış olmayacak. Ne kadar göçmeni alıyorsak o kadar sayıda göçmeni düzenli olarak, ayrı göçmenleri tabi düzenli olarak Avrupa'ya göndereceğiz. Bu konuda Sayın Rutte ile Sayın Merkel ile vardığımız mutabakat var. Bu düzensiz göç engellenince düzenli göç, AB'nin tespit ettiği prensipler çerçevesinde sürmeye devam edecek. Aksi takdirde, bunu yapmamamız durumunda düzensiz göçü teşvik eden tablo ortaya çıkıyor. Esas hedef düzensiz göçü ve bu tür maceracı eğilimleri engellemek, caydırmak, düzenli göçü de kurallarını koyup Avrupa'nın kabul edeceği göçmenleri de bizim kamplardan, Türkiye'deki Suriyelilerden tespit ederek, gönüllü şekilde gitmek istemeyen, zorlayacak değiliz, gönüllü şekilde gitmek isteyenler de normal yollarla gidecekler. Bunun maliyetine bakıldığında geri kabul dolayısıyla zaten bu Türkiye-AB arasındaki Geri Kabul Anlaşması'nın gereğiydi, 1 Haziran'da devreye girecek olan. Bunu öne almış olduk. Bunun karşılığında da AB vize muafiyeti haziran ayında başlayacak. Bu önemli kazanımdır vatandaşlarımız için…

- Kıta sahanlığı anlaşmazlığı konusu… 
Bir gazetecinin iki ülke arasındaki kıta sahanlığı anlaşmazlığına ilişkin sorusu üzerine "casus belli" anlayışının 1960'ların anlayışını yansıttığını, halihazırdaki dostluk ve işbirliği çabalarıyla örtüşmediğini söyledi. Anlaşmazlığın çözümü için görüşmelerin devam ettiğini kaydeden Çipras, ihtilafın diyalogla ve diplomatik yollarla çözülebileceğine inandığını vurguladı. Çipras, "Geçmişe ait bu casus belli gibi hususları geçmişte bırakmamız gerekiyor" ifadesini kullandı.

- Türkiye'nin AB üyeliği...
Görüşmede Türkiye'nin AB üyeliğini de ele aldıklarını kaydeden Çipras, Türkiye'nin üyeliğinin Birlik için stratejik önemde, bölgedeki barışı ve istikrarı artıracak nitelikte olduğuna işaret ederek, "Türkiye'nin üyeliğini her zaman desteklediğimizi bir kere daha ifade ettik" diye konuştu.