Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul-İzmir Otoyolu ve Bursa Şehir Hastanesi ortak açılış töreninde konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: -"Bugün Bursa'ya hem sizlerle hasret gidermek hem de iki önemli yatırımın sevincini paylaşmaya geldik. Bugün bir tarih yazıyoruz. İstanbul'u İzmir'e farklı şekilde bağlıyoruz. Kendilerince dalga geçenler oldu. Bunların her zamanki işi bu. Ben kasamdan para çıkmadan yapıyorum. Senin aklın buna ermez bay Kemal. Sana SGK'yı verdiler, batırdın, hastaneleri yönetemedin. Bunun genel müdür olduğu dönemde ölülerimizi rehin aldılar. İstanbul ile İzmir arasındaki yolculuk süresini 3,5 saate indiren otoyolun tamamlanan 192 kilometrelik son bölümü de bugün açıldı. Yap-İşlet-Devret modeliyle yapılan İstanbul-İzmir otoyolu 61 milyar TL'ye mal oldu."
"DEVLETİN KASASINDAN BİR ŞEY ÇIKMIYOR"
Maliyeti ne bunun 11 milyar dolar. Ülke ekonomisine yakıt ve zaman katkısı 3,5 milyar liradır. Bu yol sayesinde turizm, sanayi hızlanacak. Bu otoyolu inşa eden 22 yıl 4 ay süreyle işletecek olan ortak girişim grubunun ödeyeceği tutar 6,3 milyar lira. Bu otoyol Türkiye için her bakımdan kârlı bir projedir. Devletin kasasından bir şey çıkmıyor. Otoyolun Balıkesir tarafındaki açılışını da Binali Yıldırım kardeşimiz yapacak.
6 bin 100 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğumuzu bugün 26 bin 764 kilometreye ulaştırdık.
Bu hafta Kurban Bayramı var. Acele giden ecele gider. Kurallara uyalım, bayramları acıya döndürmeyelim. Yollarda aman ha çok dikkat edin.
"ŞEHİR HASTANESİ SAYISINI 10'A ÇIKARDIK"
Bugün Bursa'da hizmete açacağımız 1355 yataklı şehir hastanemiz Bursa'nın güzelliğine güzellik katmış. Kendi içinde 6 ihtisas hastanesi ve diğer birimleriyle yüksek standartlara sahip bir şaheser. Ülkemizdeki şehir hastanesi sayısını 10'a yatak sayısını da 13 bin 417'ye çıkarmış olduk. 10 adet hastanenin inşaatı sürüyor.
Bursa'ya yapılan yatırımlar 50 katrilyonun üzerinde. Hizmet yarışında esamesi okunmayanların çarpıtma işine gelince en önde olmalarının takdirini milletime bırakıyorum. CHP Genel Başkanı'nın şehir hastanemize dil uzattığını görüyorum. Neymiş, şehir hastanelerinin maliyetini kimse bilmiyormuş. Kendi cebimizden para vererek yaptırmıyoruz. Yıl ay gün koyuyoruz. Bu kadar gün ay yıl çalıştırmak suretiyle bu hastaneyi yapacaksın. Buna yap-işlet-devret denir. Bu hastaneler devlet bütçesiyle yapılmış olsaydı ihale rakamı yazıyor olacaktı. Devletin sağlık yatırımlarına ayırabildiği rakam belli. Bu kaynakta ancak klasik devlet hastanelerinin yapımına yeter. Dev projeler için alternatif finansman modelleri gerekiyor, biz bunu yaptık. Hastanemizin yatırım bedeli 2 milyar 286 milyon lira. İşletme süresi 25 yıl.
Ülkemizi tökezletmek, yüz üstü kapaklatmak için çalışanların olduğu dönemden geçiyoruz. Bugün maruz kaldığmıız onca saldırıya rağmen dimdik ayaktaysak bunu 17 yılda ülkemizi getirdiğimiz yere borçluyuz. CHP'nin başındaki zat kalkınma planını eleştirmek adına milli gelirin 10 yıldır artmadığını iddia etmiş. Türkiye'nin geliri 236 milayr dolardı bu rakamı 950 milyar dolara kadar çıkardık 2013'te. Bu zat Gezi olaylarında sokakları terörize edenlerin yanındaydı. Bu zat PKK terör örgütünün siyasi temsilcileriyle beraber Ankara'dan İstabul'a yol yürüyordu. 15 Temmuz gecesi havalimanında tankların koruması altında Bakırköy Belediyesi'ne gidiyordu. Çukur eylemleri ile saldırıldığında teröristlere barikatları kuran arkadaşlar diye sesleniyordu. Hayatı yalan. Uzunca bir süre tiyatro diyerek darbecileri koruyordu. Suriye topraklarından ülkemize yönelik tehditleri engellemek için harekete geçtiğimizde Afrin'e grimeyin diyerek gözdağı verme peşindeydi.
"BİR YERE KADAR SABREDERİZ"
Afrin'e, Cerablus'a, El-Bab'a girdik. Şimdi de Fırat'ın doğusuna gireceğiz. Biz bunu Rusya ile de ABD ile de paylaştık. Taciz atışları devam ettikçe bizim sessiz kalmamız mümkün değildir. Biz bir yere kadar sabrederiz. O sabrın bir sonu var.
"FAİZ DAHA DA İNECEK"
Merkez Bankası faizleri indirdi, daha da inecek. Müjdeyi veriyorum, enflasyon da düşecek. Yatırımcı kardeşlerime sesleniyorum; artık mevcut yatırımlarınızı genişletin. İstihdamı da artırın. Döviz kuru artık belli bir seviyenin üzerine çıkamıyor. Tüm vatandaşlarıma çağrıda bulunuyorum, herkes artık ekonomimizle ilgili spekülasyonlara kulaklarını tıkayıp, işine gücüne bakmalıdır. Önümüzdeki 1 yılı kazasız belasız geride bıraktığımızda yeni bir şahlanış dönemine gireceğiz.