EGEDESONSÖZ - Cumhur İttifakı'nın AK Partili Buca Belediye Başkan adayı Adnan Öztekin, SONSÖZ TV'de önemli açıklamalarda bulundu. Gazeteci yazar Muhittin Akbel'in sorularını yanıtlayan Öztekin, Buca için hayalleri, o hayalleri gerçekleştirmek için belediye başkan adayı olduğunu söyledi, "31 Mart'ta halkımız bizi tartısına çıkaracak. Herkesten oy istiyorum, bir dönem şans istiyorum. Beğenmezlerse, ikinci kez beni getirmesinler. Bana oy versinler, hizmet belediyeciliğini görsünler" dedi.
CEMİL ŞEBOY'UN ESERLERİNİ KORUSALAR BİLE YETERDİ
İki dönem belediye meclis üyeliği yaptığını, Cemil Şeboy'dan sonra üç dönem CHP'li belediye başkanları tarafından Buca'da hizmet yoksulluğu yaşandığını belirten Adnan Öztekin, şunları söyledi:
"AK Partili Cemil Şeboy’dan sonra göreve gelen belediye başkanları, proje diye ortaya bir şeyler koyduğunda, lütfen bırakın projeleri, Cemil Bey’in eserlerine sahip çıkın, yok olmaya tutanları yeniden ayağa kaldırın, yeter diyordum. Gölet vardı, bugün kirlilikten geçilmiyor. Yedigöller vardı, insana huzur veren, şimdi göl falan kalmadı. İnsanlar orada eskiden piknik yaparlardı. Mevlana heykelinin olduğu yerde tesisler vardı, perişan halde. Tenis Kulübü’nde şehir kulübü vardı, kapandı. Bırakın yeni eserler yapmayı, projeler üretmeyi, Şeboy’un yaptıklarına sahip çıksalar bile yeterdi. Evet; bu seçimde çok iddialıyız, çünkü o eserleri yeniden ayağa kaldıracağım. Üstüne yeni eserler ilave edeceğim. 4 ay önce Kosova Parkı açıldı, bugün o parkın elektrikleri yok, bankları kırık, bakımsız bir yer. Kazanacağımıza inanıyoruz. CHP'nin ittifaksız yarışa girecek olması, eski ittifaklarının aday çıkarması, muhtemel oy kaybına uğrayacak olması, bizi ilgilendiren bir şey değil. Öyle ince hesaplara girmem. Projelerimizi anlatacağız, getireceğimiz hizmetleri anlatacağız. Yurdun çeşitli yerlerinden gelen yurttaşlarımız Buca’nın halini görünce acıyorlar, üzüntülerini dile getiriyorlar. Beş yıl önce Menemen, AK Parti’ye geçti. Menemen bu kadar kısa sürede Paris gibi oldu. Battı çıktı 120 günde bitti. Menemen, bir marka oldu. Ben de Buca’yı marka yapmak istiyorum. Buca’nın marka değerini kazandırmak için 31 Mart’ı bekliyorum. Buca, yaşanmışlıklarla dolu bir ilçemiz. Köy haline getirilen bu güzel şehri mutlaka ayağa kaldıracağım."
CHP ADAYI DUMAN'A: DOĞRU BİR ELEŞTİRİ OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM
CHP'nin Buca Belediye Başkan adayı Görkem Duman'ın, "CHP'den istifa ederek Cumhur İttifakı'ndan Buca Belediye Başkan adayı olan Adnan Öztekin, iktidarın koltuğuna sığındı. CHP'nin kaybetmesi için çalışıyor" sözlerini değerlendirdi. Öztekin, şunları söyledi:
"Demokrat Parti, CHP’den çıkma bir partiden. CHP, 100 yıllık bir çınardır. Annem de Selaniklidir; mekanı cennet olsun Atatürk’ün kurduğu, İsmet Paşa’nın devam ettirdiği bir partidir, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel taşıdır. Ancak biz CHP’nin yöneticilerini eleştiriyoruz. Şu andaki yöneticileri maalesef bu partiyi yönetemiyorlar. Tüm partiler CHP’den çıkmıştır, DP gibi. Evet; Ercan Tatı döneminde CHP’den meclis üyeliği yaptım. Üç yıl sonra doku uyuşmazlığı olduğunu gördüm ve ayrıldım, AK Parti’ye geçtim. Orada olduk, başka partide olduk, bu eleştirilecek bir şey değil. Buca için çoktandır hayallerim var. O hayallerimi gerçekleştirmem için de belediye başkanı olmam lazım. Bakıyoruz, iki parti sistemi oturtmuş. Ya CHP’den belediye başkanı olacaksın, ya da AK Parti’den… CHP’den yer bulamıyorsanız, yönetim sistemini beğenmiyorsanız, yönetim şeklini beğenmiyorsanız ve oradan ayrıldıysanız, AK Parti’de siyaset yapmaya başlıyorsunuz. AK Partili yöneticilere sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum; benim gibi doğma büyüme Bucalı birini aday gösterdiği için… O eleştirinin doğru bir eleştiri olmadığını düşünüyorum."
CEMİL BEY'İN YANIMDA OLMASINI GALİBA KISKANIYORLAR
Üç dönem Buca Belediye Başkanlığı yapan Cemil Şeboy'dan büyük destek gördüğünü anlatan Adnan Öztekin, Bucalıların Cemil Şeboy'a daha çok ilgi gösterdiği, bundan rahatsız olduğu yönündeki iddialara da cevap verdi:
"Cemil Şeboy, Buca’ya damgasını vurmuş bir Belediye başkanımızdır. Aday adaylığım sürecinde de bana çok destek verdi, teşekkürlerimi iletiyorum. Meziyetlerimi, yeteneklerimi, düşüncelerimi çok iyi bildiği için hep yanımda olmuştur, desteklemiştir. Aynı mahalledeniz. Bana kefil oldu. Dolayısıyla Cemil Şeboy’un öne çıkma gayreti içinde olduğunu hiç düşünmedim, aramızda öyle bir diyalog da geçmedi. Cemil Şeboy ile Buca’nın tüm sokaklarında el ele, kol kola dolaşırız. Projeler anlamında da desteğini, fikirlerini almışımdır. AK Parti belediyeciliği hizmet belediyeciliğidir. Ben onu sevmiyorum, Cumhurbaşkanını sevmiyorum, diyebilirsiniz ama Bucalılar da, yaparsa AK Parti yapar diyor. AK Parti belediyeciliğini iyi biliyor Bucalılar. Bu algı ilçemizde iyi oturdu. Yapılan anketler de bunu gösteriyor. Benim için namussuz, dürüst değil diyemiyorlar. O halde ne diyecekler sizin için? Yok efendim Cemil Bey'in arkasında, ikinci planda kaldı falan! Neymiş, ilçe başkanıyla kavgalı olduğumuzu söylüyorlar. 24 saat beraberiz, nasıl kavgalı olabiliriz? Benim için hayalperest dediler. Yılmaz Büyükşerşen, ben Eskişehir’i Eskişehir yaptıysam, hayalperest olduğum için yaptım, dedi. Benim için ateist dediler. Arkadaş, ben Hz. Hamza Derneği’nin bir üyesiyim ve Hz. Hamza Camisi yaptırıyorum. Cami yaptıran biri olarak nasıl ateist olabilirim? Bu tür spekülasyonlarla bizi yıpratmaya çalışıyorlar. Cemil Bey Buca siyaseti için çok kıymetlidir. Tüm partiler onu yanlarında görmek istediler ama benim yanımda durdu. Galiba biraz kıskanıyorlar bizi."
TRAFİK VE İMAR, 15 YILDIR EL ATILMAYAN SORUNLAR
AK Parti Buca Belediye Başkan adayı Adnan Öztekin, Buca'nın çözüm bekleyen öncelikli sorunlarını şöyle sıraladı:
"2004’te ben Cemil Şeboy’un karşısına SHP’nin belediye başkan adayı olarak çıktım. O süreçte ben Cemil Şeboy’u hep eleştiriyordum. Daha sonra Ercan Tatı ile birlikte belediyeyi aldığımızda Cemil Şeboy’a haksızlık ettiğimizi anladım. Sonraki yönetimler o kadar beceriksiz çıktılar ki, bir çivi çakmadılar. Yaptıkları hiçbir iş yok ama borç yükü inanılmaz boyutta. Buca’nın trafik ve imar sorunu öncelikle çözülmesi gereken sorunlar. 4 köyümüz mahalleye dönüştü, oraların imar planlarını yapalım, yapılar planlı olsun istedik. Ercan Tatı, bakarız dedi, 5 yıl geçti. Levent Piriştina’ya söyledik aynı şeyi, bakarız dedi, 5 yıl daha geçti. Erhan kılıç da aynı şekilde erteledi. 15 yıldan beri 4 mahallemizin planları yok. Trafik çok büyük sancı. NATO’nun orada bir battı çıktıdan tutun da Demokrasi Meydanı’ndaki battı çıktısına kadar hepsini Ercan Tatı’ya ve sonraki başkanlara anlattık. 15 yıl önceki projelerimizdi bunlar ve bugün itibariyle onları güncelledik. Çünkü hiçbirisi hayata geçirilmedi. Buca trafiği öyle kötü oldu ki, 5 yıl sonra inanın araçlarımızı otoparktan çıkaramayacağız. Eskiden pik saatlerde yoğunluk olurdu, normal karşılanırdı. Şimdi, öğlen 12.00’de trafik sıkışık, gecenin bir yarısı tıkalı. Temizlik sorunu had safhada. Yollarımız delik deşik. Altyapı berbat. Yarım saatlik yağmurda sel oldu. Bunları derhal çözmemiz lazım. Ben belediye başkanı olacağım, yolunuzu, kaldırımlarınızı yapacağım, çöpünüzü toplayacağım, altyapıyı yapacağım demek bana zul geliyor. Bunlar zaten belediyenin yapması gereken rutin hizmetler. Rutin hizmetleri bile yapmayı beceremiyorsunuz! Bu yönde sorulara cevap vermekten mega projelerimizi anlatmaya fırsat bulamıyoruz."
BUCA'YA HİZMET İÇİN DEVLET İMKANLARINI KULLANMAK LAZIM
"Üçlü olsun, güçlü olsun. İlçe, Büyükşehir ve devlet imkanları ile Buca'ya hak ettiği hizmetleri getireceğiz" diyen Adnan Öztekin, projelerini anlattı:
"BEGOS’un üzerinde kır yolu var, o yolu kullanılabilir şehir yolu haline getireceğiz. NATO’nun oradan battı çıktı ile Buca’ya giriyorsunuz, Demokrasi Meydanı’ndaki battı çıktıya giriyorsunuz ve kesintisiz bir şekilde Üçkuyular’a kadar geliyorsunuz. Eski stadı takas edip,trafiği yer altına alıp kocaman bir meydan yapmak istiyorum. Kızılçullu’dan otobana kadar 7 tane battı çıktıyla Buca trafiği önemli ölçüde rahatlayacak. Tek yön uygulamasına mutlaka geçeceğiz. Tüm bunları belediye bütçesiyle yapmak mümkün değil. Üçlü olsun, güçlü olsun, diyoruz. Hem Buca ilçe, hem Büyükşehir AK Partili olmalı ki devlet imkanlarını kullanmak lazım. Yok efendim, siz bizi tehdit ediyorsunuz! Hayır, tehdit etmiyoruz. Biz devlet gücünü kullanmak istiyoruz. CHP’li belediye başkanları bakanlığa bir tane proje sundu da bakanlık hayır mı dedi? Valiliklerin restorasyonlarla ilgili ödenekleri var. Tarihi köşklerimiz var, hangisi için bir ödenek istediniz? Ulaştırma Bakanımızı ağırladık. Yol projemizi kendisine anlattık. Tamam dedi, sen bir başkan ol, biz bunları 6 ayda yaparız, dedi. Bu kadar kolay mı bu iş? Bu kadar kolaymış! Sadece niyetiniz olsun, Buca ile ilgili hayalleriniz olsun, yeter. Özetle devletimizi arkamıza alacağız, tüm projelerimizi hayata geçireceğiz, Buca’nın tüm sorunlarını çözüme kavuşturacağız. Buca Cezaevinin olduğu yer yeşil olsun diye her kesim fikir birliğine vardı, orasının İzmir Bahçesi olarak yeşil kalması sağlandı. Şahin Tepesi, Buca, Bornova ve Konak’ın kuşbakışı seyredildiği bir noktadır. O bölgeye teleferikle ulaşımı sağlayarak hem nostaljik bir şey yapacağız, hem de o bölge insanlarımızın hoşça vakit geçireceği bir yer haline gelecek. Seyir tepesinden İzmir’i seyredeceğiz. Orada kafeteryalar, restoran olacak. Balçova’dan sonra bir teleferiğimiz daha olacak. Öğrenciler, barınma sorununu halledemedikleri için memleketlerine dönüyorlar. Bu durum benim içimi acıtıyor. Buca’da öğrencilere kiralık verilsin diye 1+1 evler yapıldı. Fakat bu tip evler, farklı kullanımlara açıldığı için öğrencilere daha yüksek bedelle kiraya verildi. 70 bin öğrencimiz var, bu daha da artıyor. Onların barınmayla ilgili ciddi sorunları olduğunu biliyoruz. Yeni yurtlar yapacağız, yerlerini belirledik. Aynı zamanda o öğrencilerin ailelerin İzmir’e geldiklerinde konaklayabilecekleri bir yer yapacağız, misafirlerimizi orada ağırlayacağız. Konuk evi… Hem yurt, hem konuk evi olacak. Cezaevini kaldırdık, orasını İzmir Bahçesi yapacağız. Tiyatro salonlarının olduğu Kültür Sarayı açacağız. Özel çocuklarla ilgili bir kampus hazırlayacağız. 8 dönümlük alanda çocuklar toprakla uğraşacaklar, hayvanlarla ilgilenecekler. Bucalı iki yurttaşımız, engelliler ile ilgili bir kampus yaparsanız, iki evimizi bağışlamaya hazırız dediler beni çok duygulandırdılar. Aquapark açacağız. Can dostlarımız için çok güzel bir barınak yapacağız. Taziye evlerimizin sayısını artıracağız. Şirinyer Migros önünde düzenleme yapacağız."
HİÇ KİMSEYİ İŞTEN ÇIKARMAYACAĞIM, BANKAMATİKLER HARİÇ!
Başkan olduğu takdirde işten çıkarmalar başlatacağı iddialarına yanıt veren Öztekin, bu konuda net konuştu:
"Bu iddianın doğru olmadığını anlatmaktan dilimde tüy bitti. Sonuçta belediyenin karşısına dev bir pankart astım; orada şöyle yazıyor: Emek, en yüce değerdir! Her yerde bu konuyu konuşuyorum. Belediye personelimizi ziyaret ettim, onlara da söyledim. Benim için emek, en yüce değerdir. 31 Mart’ta seçimi kazanıp belediye başkanı olursam, benimle birlikte gelip çalışacak tüm emekçi arkadaşlarımla çalışmaya hazırım. Kimsenin işiyle, ekmeğiyle oynamak gibi bir derdim yok. Hiç kimseyi işten çıkarmayacağım. Bankamatik memurlarının zaten işe gelmeyeceklerini düşünüyorum."