EGEDESONSÖZ- Çiğli Belediye Meclisi’nin Aralık ayı ilk oturumu Çiğli Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Meclise, Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü’nün yokluğunda, Çiğli Belediye Başkan Yardımcısı Ali Rıza Koçer başkanlık yaptı.
Mecliste gündem konuları oybirliği ile ilgili komisyonlara gönderilirken gündeme; kentsel dönüşüm, imar çalışmaları ve halk sağlığı denetimine yönelik Çiğli Belediyesi’ne karşı yapılan eleştiriler oturdu.
KÖYİÇİ’NDEKİ ÇALIŞMAMIZ DEVAM ETTİRİLSİN
Meclisteki gündem maddelerinin oybirliği ile ilgili komisyonlara sunulmasının ardından söz alan AK Parti Meclis Üyesi Nedim Arslan , imar ve kentsel dönüşüm çalışmalarına yönelik iki husustan bahsetti. Bu konuların önümüzdeki mecliste de gündeme getirilmesini istediğini belirten Arslan, şu sözleri kullandı:
“İki hususa değinmek istiyorum. Başkan yardımcısı olarak bu konuyu bilmenizde fayda var... Zaten önümüzdeki mecliste başkanımızla da paylaşacağız. Birinci husus; Çiğli’deki kentsel dönüşüm ve imar çalışmaları. Köyiçi’nde bir planımız var, bununla ilgili çalışma tavsiyesinde bulunacaktık. Geçen meclislerde sunulan ada bazlı bir çalışma modelini Köyiçi’nde hayata geçirmek için küçük çaplı bir çalışma yaptık. Bu çalışmanın da sizlerin nezdinde devam ettirilmesiyle ilgili talebimiz olacak. Yardım ve desteğinizi bekliyoruz. Sezgin kardeşimiz bir taslak hazırlayacak.”
RUHSAT EN ERKEN 6 AY DA ÇIKIYOR, BUNUN KİMSEYE FAYDASI YOK
İkinci hususun ‘Çiğli Belediyesi’nin imar bölümünde işlerin yürümemesi’ olduğunu belirten Arslan, “Burada bir tıkanıklık var ve ciddi anlamda şikayetler var. Artık gelen bu şikayetlere gözlerimizi kapamamızın, kulaklarımızı tıkamamızın anlamı yok. Siz ve Belediye Başkanımız da buradaki sıkıntıları biliyorsunuzdur. Ben kısaca bahsedeyim. Buradaki işlerin büyük derecede zamana yayıldığı ve bazı arkadaşlarımızın aşırı iş yüküyle karşılaştığı, gelen sorunların çözüme kavuşmadığı yönündedir. Çiğli Belediyesi’nde iş yapan, esnaf, iş adamı, yatırımcının birçoğunun işleri yürümüyor, projeler sonuca varmıyor. Yoksa maksadımız çalışan arkadaşlarımızı şikâyet etmek değildir. Aksine başkan yardımcılarımızın çözüm önerileri getirdiklerini biliyoruz. Ama genele baktığımızda bir sorun var. En ufak iş ve işlem bir tadilat aylarca sürüyor. Sizde verileri gerekirse ortaya koyarsınız. ‘Çiğli Belediyesi son 6 ayda kaç tane tadilat yapmış, kaç tane inşaat ruhsatı çıkarmış, kaç tane projeyi onaylamış’ önümüzdeki mecliste getirirsiniz. Acil bir çözüm getirmenizi bekliyoruz. Biz hatırlatalım istedik ki önümüzdeki meclise en azından bir çalışma yaparak gelirseniz daha sağlıklı olur. Özellikle merak ettiğimiz son 6 ay veya 1 yılda Çiğli Belediyesi’ne kaç tane ruhsatınız çıktı? Ruhsatların başvuru tarihlerine bakarsanız, en erken çıkan ruhsatın 6 aylık bir süreyi kapsadığını göreceksiniz. Bu şekilde Belediye’yi cazip hale getiremiyorsunuz, bütçesine katkı sağlayamıyorsunuz… Bunun kimseye faydası yok” diyerek son olarak Köyiçi’yle ilgili bir çalışma yapıldığının söylendiğini fakat 3 sene olmasına rağmen orada bir çalışmanın olup olmadığının bilinmediğini ve bu konun da gündeme gelmesini istediğini ekledi.
KOÇER: BAZEN SORUNLAR ŞİŞİRİLİYOR
Bunun üzerine yanıt veren Başkan Yardımcısı Ali Rıza Koçer “Konunun haklı yanları var ama bazen sorunlar çok şişiriliyor” diyerek, “Tabii bu söylediklerinde yine de haklısın. Önümüzdeki meclis için başkanımıza da bilgi vererek konuşuruz. Bizim iddiamız neydi; Başvurudan sonra eksik bir şey yoksa 15 gün içinde ruhsatı verilecek. Ben çok abartmaların da olduğunu söyleyeyim. Ben bizzat şahit oldum böyle şeylere. Başvuruyor, istenen evrakı geç getiriyor. Sıkıntı orada. Ama ben inceleyeceğim. Önümüzdeki mecliste daha detaylı görüşürüz” şeklinde konuştu.
ADI YÖRESEL PAZAR AMA SANKİ AFET BÖLGESİNDEKİ ÇADIR KENT
Son olarak AK Parti’li Meclis üyesi Özgür Kaner, Çiğli Belediyesi’nin merkezi olarak görülen Kasaplar Meydanı’nda Yöresel Lezzetler stantlarının kurulmasına yönelik eleştiriler getirerek, “Çiğli merkez diye tabir ettiğimiz camii önündeki meydan… Buradaki sıkıntıyı Çiğli Belediyesi’ne değil, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne söylememize rağmen; orada kumpanya, çadır kent vs. sürekli bir şeyler kuruluyor. Daha önce de dile getirdik. Benim bulunduğum iş yerimde müzik ve çığırtkanlık seslerinden görüşmelerimi yapamıyorum. Orada bir Atatürk büstümüz var. Biri o büstün önüne çadır kurmuş, yöresel adı altında tüfek koymuş, balon patlatıyor. Bir yerde cep telefonu malzemesi, bir yerde terlik satıyor… Bunun yöresellikle alakası yok. Özellikle Pandemi dönemini de göze alalım. Orada açıkta gıda satıyorlar. Hava sıcaklığı 20 derece; adam elinde tereyağı satıyor. Halk sağlığını denetlemekte belediye yükümlüdür. Tuvalet, su yok ama gıda satışına izin veriyorsunuz. Ben orada bir esnaf olarak birçok vergi ödüyorum. Ama kendi işimi sağlıklı yapamıyorum. Oradaki esnaf arkadaşlarım da şikayetçi. Dolayısıyla; halkın ihtiyacına ayrılmış bir kamu meydanında, para karşılığı bedelli ya da bedelsiz hiçbir vergi kaydı olmayan, sağlık kuralı olmayan yöresel adı altında yapılan bu çadır sistemine son verilmesini istiyoruz. Adı yöresel pazar ama çadır kent… Gıdanın dışında her şey var. Atatürk büstümüze de sahip çıkalım. Arkasında asansör boşluğu, üzerinde ilanlar var. Önü tamamen seyyar satıcılarla dolmuş. İnsanların itibar ettiği bu alanın sanki bir afet bölgesindeki gibi çadır kente çevrilmesini doğru bulmayarak gereğinin yapılmasını arz ediyorum” ifadelerinde bulundu.
Mecliste ayrıca 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında pankart açılarak kadına şiddet konusunda farkındalık yaratıldı.