GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
2 Ekim 2020 Cuma 15:27

CHP'li Yücel Gaziemir krizi hakkında konuştu: Sakat bir düşünce…

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz Yücel Gaziemir'de mevcut başkan Kasım Özkan ile Ali Rıza Türkmen arasında yaşanan ifade krizi ile "ilçeyi ben tanımıyorum, saymıyorum ya da yok sayıyorum gibi bir düşünce sakat bir düşüncedir. İlçe yönetimi ve seçilmiş ilçe başkanı o ilçede Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nu ve Cumhuriyet Halk Partisi'ni temsil eder.  Hiç kimse Cumhuriyet Halk Partisi'nden büyük değildir" dedi.

Oktay GÜÇTEKİN/ EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, CHP Gaziemir İlçe Başkanlığı'nda yaşanan 'savunma' krizi ile ilgili açıklamalarda bulunurken, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılısında yeniden gündeme gelen idam tartışmaları hakkında da önemli ifadeler kullandı.

HİÇ KİMSE CUMHURİYET HALK PARTİSİ'NDEN BÜYÜK DEĞİLDİR
Gaziemir'de mevcut başkan Kasım Özkan ile Ali Rıza Türkmen arasında yaşanan ifade krizi ile ilgili açıklamalarda bulunan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Türkmen'in ifade verip vermeme konusunda kararın kendisinde olduğunu söyledi. Kasım Özkan'ın seçilmesinden itibaren Gaziemir'de CHP'nin ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun temsilcisi olduğunu belirten Yücel, ilçe başkanının yok sayılma gibi bir ihtimalinin olmadığını söyledi.

Yücel, "İfade verme hakkı da vardır, ifade vermeme hakkı da vardır. Ancak ilçeyi ben tanımıyorum, saymıyorum ya da yok sayıyorum gibi bir düşünce sakat bir düşüncedir. İlçe yönetimi, seçilmiş bir ilçe başkanı o ilçede Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nu ve Cumhuriyet Halk Partisi'ni temsil eder.  Hiç kimse Cumhuriyet Halk Partisi'nden büyük değildir. Sonuç olarak ilçeye de verse, İl'e de verse, Genel Merkeze de verse disiplin soruşturması da başlatıldıysa gerekli kurullar incelemelerini yaparlar" ifadelerini kullandı.

Öte yandan Yücel, TBMM’nin açılışında yapılan açıklamalara yönelik olarak, idam'ın çağdaş bir hukuk sisteminde yerinin olmayacağını belirterek, cezaların asıl amacının sanığın veya hükümlünün ıslah edilerek topluma kazandırılması gerektiğini söyledi.

İDAM CEZASININ SAVUNULACAK BİR TARAFI YOK
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışında Türkiye'nin gündemine yeniden getirilen idam tartışmaları ile ilgili konuşan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı İl Başkanı Deniz Yücel, idam konusunun savunulacak bir tarafının olmadığını söyledi. Yücel "2020 yılında Türkiye’de idam cezasının getirilmesi Türkiye’yi geriye götürür. Türkiye sonradan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ek protokolüne imza atmıştır ve dolayısıyla yasaların üzerinde Anayasa hükmü gibi Uluslararası Sözleşmeler gibi geçerliliği söz konusudur. 2020 yılında bunların yeniden gündeme gelmesi açıkçası kaygı vericidir. Ancak şöyle bir gerçek var; gerek insan hakları gerek özgürlükler, gerekse dış politika aklınıza ne gelirse gelsin mevcut iktidarın iç politikayı yönetmek, yönlendirmek ve yıllardır uyguladıkları kamplaşma ve kutuplaştırma siyasetine bir malzeme yapıyorlar. Bunun da temel amacı bu diye düşünüyorum. Yoksa cezaların temel amacı sanığın veya hükümlünün ıslah edilerek topluma geri kazandırılmasıdır. Elbette cezaların caydırıcı olma gibi bir özelliği de vardır. Ancak temel amaç mahkumun ıslah edilerek topluma geri kazandırılmasıdır. İdam cezasının ise geri dönüşü yoktur. Geçmişte bu konuda Türk hukuk tarihi ve siyaset tarihi kara sayfalarla doludur. Siyasi verilen idam kararları ile birlikte bu ülkede başbakanlar, gençler, devrimci gençler asılmıştır. Türkiye’nin bağımsızlığı için emperyalizm ile mücadele eden tam bağımsız Türkiye diyen gençler asılmıştır. Yıllar sonra bu hataların tamir edilmesi, telafi edilmesi de mümkün değildir ve mümkün olmamıştır. Toplumda çok derin tahribatlar ve büyük travmalar yaşatmıştır. Dolayısıyla çağdaş bir hukuk sisteminde, çağdaş bir demokrasi de idamın yeri olmaz.  İdam cezasının bence savunulacak bir tarafı yok. Siyaset müessesesinin yargıya, adalete müdahale ettiği bir başka Avrupa ülkesi de yoktur. Dolayısıyla idam cezasının geri gelmesi de çok tehlikeli bir durumdur, çağ dışıdır kabul edilmez, insan haklarına da aykırıdır" diye konuştu.