GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
10 Aralık 2023 Pazar 09:22

CHP’li Sertel iddialı konuştu: AK Parti kimi aday gösterirse göstersin, kazanamaz!

26 ve 27. Dönem CHP İzmir Milletvekili, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Atila Sertel, “AK Parti kimi koyarsa koysun, kazanamaz; çünkü İzmir’le uyum sorunu var. İzmir'e geçmişte gavur diyen, irfanı eksik diyen, sümüklü çocuğa benzeten AK Partililer İzmir'i kazanmak için her türlü varyasyonu yaparlar ancak İzmirliler ona oy vermez” dedi.

EGEDESONSÖZ – 26 ve 27. Dönem CHP İzmir Milletvekili, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Atila Sertel, SONSÖZ TV’de Gazeteci yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı, gündemi değerlendirdi.

KENDİMİ HAZIR HİSSEDİYORUM
Atila Sertel, iki dönem milletvekilliği yaptıktan sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına talip olmasının nedenlerini anlattı:

“1989 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde, Yüksel Çakmur’un belediye başkanlığı döneminde, Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı görevinde bulundum. O zaman 32 yaşındaydım. Belediyeciliğin toplumun sorunlarına çözüm üreten, talep eden değil talebi karşılayan makam olduğunu gördüm. Ben de gençlik yıllarından beri siyasetin içinde olan biri olarak hep belediye başkanlığına eğilimliydim. Belediye başkanlığını insanları ve kendi mutlu edebilecek makam olduğu için belediye başkanı olabilir miyim diye düşünmüştüm. Sonrasında yerel yönetimler dergisi çıkardım, 12 yıl boyunca. Belediyeciliğin her şeyini bilirim. Şimdi kendimi hazır hissediyorum. Siyasetin son dönemine doğru evine çekilen ve kendi rahatını düşünen, tatil yapan gezen tozan, parasını deniz kenarlarında yabancı ülkede harcayan biri olarak değil, halkına hizmet ederek yaşamak istediğim için bunu tercih ettim.”



ÜYELERİMİZ DE ÖNSEÇİM İSTİYOR

Hakim huzurunda önseçimin yapılmayacağını ancak partiden yapılan açıklamaya göre örgüt denetiminde önseçim olacağını belirten Sertel, bu yöntemle aday belirlemeye sıcak baktığını söyledi:

“Tabii ki ben önseçim olmasını ve üyelerin belediye başkanlarını belirlemesi gerektiğini, her vesile ile söylüyorum. Aday belirleme yöntemi açıklanmadan önce, ben aday adaylığını açıkladım ve hemen ardından en uçtaki ilçemiz Beydağ’a gittim. Sonrasında diğer ilçeleri gezdim. Gittiğim her yerde önseçime ve aday yoklamasının üyelerle yapılması yönünde görüşlerimi sundum. Gördüm ki örgütümüzde buna yönelik çok büyük ilgi var. Üyeler çok istiyor. Bu konuda sözcüleri olduğumu söylüyorlar ve teşekkür ediyorlar bana. Bizim torpil aramaya ihtiyacımız yok. Bir makam birinin kararı ile gelmek yerine üyenin, toplumun kararı ile gelmek çok daha güzeldir. Bir kişi çok güçlü olabilir ve sizi bir yere atayabilir. Ancak böyle bir belediye başkanı toplumu mal olamaz. Bizim asıl hedefimiz İzmir'de 120 bin üyenin tamamı sandığa gitsin, Büyükşehir'de 9 aday adayı var birini işaretlesin, hangisi çok oy alıyorsa onun için diğer adaylar birlikte çalışsın. Atamaların nedenini anlatamazlar insanlara.”



ANKETLER, GERÇEKLERİ GÖSTERMİYOR

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer için memnuniyet anketi yapılmasının düşünüldüğünü hatırlatan Sertel, “CHP'li genel merkezi, CHP forması giymiş ve sahada ter dökmüş bir insanın yani Tunç Soyer’in başarı yada başarısızlığını anketle ölçeceğiz diyemez, dememeli. Bunu ölçse bile kamuoyuna deklare etmesini doğru bulmuyorum. O hakkında anket yapılan insanın hizmeti, CHP'nin hizmeti demektir. Anketten başarısız olduğu çıkarsa, bir başkasını atarsanız,  olmaz. Siz kendi partilinizin başarısız olduğunu topluma lanse edemezsiniz. Yerine gelecek insanın başarılı olacağının güvencesi ne? Bizim bu yöntemlerden vazgeçmemiz lazım ve üyeye sormamız lazım. CHP üyesi çok önemli namuslu insanlardır. CHP'de bir değişim yaşanmıştır. Değişimi sağlayan anket firmaları değildir CHP örgütü ve üyeleridir. Genel Başkanı değiştiren üyelere güvenmeyeceğiz de anket firmalarına mı güveneceğiz? Bazı anket firmalarını tenzih ederek söylüyorum; eski Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı seçileceği yönünde 6-7 puan önde gösteren anket firmaları toplumu ne kadar yanılgıya düşürdüler? Bunu herkes gördü. Anket firmalarının bir çoğu için söylüyorum, parayı veren düdüğü çalıyor. Tunç Bey'e neden haksızlık yapılıyor? Kordon’da sel bastı oraya gidip anket yaparsanız orada başarılı çıkma ihtimali var mıdır? Beydağ'da yaparsanız da farklı bir sonuç çıkar. Bu yüzden üyeler belirlemeli. Temayül yoklamasının en doğru olduğunu düşünüyorum. Genel merkez önseçimde geç kalınacağını düşünüyor ancak bence geç de kalınmaz. 45 günlük süre yeterlidir. Genel Merkezin İzmir'deki temayül yoklamasının ne zaman yapılacağını açıklaması lazım” dedi.

ÖZGÜR ÖZEL, O SÖZÜNÜN ARKASINDA DURACAKTIR
Kurultay öncesinde kendisinin de Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklediği hatırlatılan Atila Sertel, “Bu durum, karşınıza engel olarak çıkar mı? Böyle bir ihtimal görüyor musunuz?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Özgür Özel, genel başkan seçildikten sonra, bana oy verenleri ödüllendirme, oy vermeyenleri cezalandırma gibi bir tavır içinde olmayacağım, açıklamasında bulundu. Bu sözünün arkasında duracağına yürekten inanıyorum. Ben Kemal Kılıçdaroğlu ile gurur duyuyorum. Kendisini çok sevip sayıyorum. Benim için hala çok önemli bir siyasetçi ve dürüstlüğün ve namusun temeli olarak görüyorum. Hiçbir şekilde ondan kopmam, ayrılmam söz konusu olmaz. 8 yıl ben milletvekilliği yaptım. Kemal Kılıçdaroğlu hayatta ve bir telefon kadar yakın. Arayıp sorsunlar. Atila Sertel'in en ufak bir talebi oldu mu diye sorsunlar. Özgür Özel, kardeşim gibi sevdiğim, eşimin cenazesine gelen, anma törenine katılan bir kardeşim. Özel'e de sorabilirler Sertel senden hiç talepte bulundu mu diye. Özgür Özel’e oy vermemiş olmam, neden bana handikap olsun? Özgür Özel, sandıkları koysun, bizim için yeterli. Kendisi söz verdi zaten, önseçim diye. Bu sözü ona yedirmeye çalışanlar olabilir. Ben Özel'in önseçimi reddedeceğini düşünüyorum. Ben Özel'e adım soyadım gibi güveniyorum. Siyasette zaten ödüllendirme ve cezalandırmayı kabul etmez Özel. Biz siyasette para değil insan biriktirdik. Zengin olmadık. Ancak öylesine insan zenginliği var ki bizde. İnsan, dost biriktirdik. Çeşme'de uzun yıllardır görmediğim bir arkadaşımızı gördük 'Aday ol, 5 aracı ben giydireceğim' diyor. Bunu dostluktan yapıyor. Beni insana değer veriyorum. Bazıları para biriktirmiş, serveti olmuş olabilir. Bazılarının serveti ile bazı kanallar belediye başkanı yapacak propagandayı da yapabilir. Bunların tek ilacı var. Özgür Özel eczacısıdır; çare ilaç, önseçimdir.”



POZİTİF BİRLEŞME, TABANDAKİ İTTİFAK, DAHA DEĞERLİDİR

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yaptığı işbirliği ziyaretinin ardından İYİ Parti’nin işbirliğine “ret” kararı vermesini değerlendiren Sertel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rahmetli annem her işte bir hayır vardır, derdi. CHP 100 yıllık parti. CHP kendi tabanı, insanı birlik ve beraberlik içinde olursa, adaylar toplum tarafından benimsenen adaylar olarak çıkarılırsa asıl pozitif birleşmenin, yani tabandaki ittifakın çok daha değerli olduğunu düşünüyorum. Hiçbir İYİ Parti üyesinin, kazanmayacak adaya gidip oy vermesi söz konusu olmaz. AKP kazanmasın noktasında bakarlar. Buna bakıp  da istifa eder İYİ Partililer var. Ben HEDEP'li arkadaşların kendi adaylarını çıkardıklarında kazanamayacakları noktada kazanacak insana yönleneceklerini düşünüyorum. Genel Merkezimizin gerekli teklifi iletti, bu reddedildi. Bunda da bir hayır var. Biz son seçime ittifak ile girdik. 6 parti sözde bize destek verdi 4 milletvekili verdik. Sonuç: CHP'nin oyu 2 puan düştü. Bu nasıl oldu? Her işte bir hayır var.”



AK PARTİ KİMİ ADAY GÖSTERİRSE GÖSTERSİN, KAZANAMAZ

Atila Sertel, CHP’nin İzmir’i kaybetme tehlikesi olmadığının altını çizerek şu açıklamalarda bulundu:

“Binali Yıldırım'ı getirip aday yaptılar, hüsrana uğradı AK Parti. Yıldırım Başbakan oldu, Mecliste konuşma yapıyordu. Ben de meclisin önünden seslendim 'ben size başbakan olmazsınız demedim İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olamazsınız dedim’ şeklinde… İzmir Büyükşehir Belediyesi, çok önemli bir kurum. İzmir, çok önemli karara imza atan bir kenttir. İzmirliler kolay teslim olan, nerede çıkarı varsa oraya koşanlar değildir. Namuslu insanlar. Su faturalarının yüzde 95'ini düzenli ödüyor İzmirliler. Bu ülkeye en büyük katkıyı İzmirliler koyuyor. AK Parti kimi koyarsa koysun, kazanamaz; çünkü İzmir’le uyum sorunu var. İzmir'e geçmişte gavur diyen, irfanı eksik diyen, sümüklü çocuğa benzeten AK Partililer İzmir'i kazanmak için her türlü varyasyonu yaparlar ancak İzmirliler ona oy vermez. Biz kendi içimizde bölünmez parçalanmazsak, ilçelerimizde ve büyükşehir’de kendi adaylarımız belirlerken İzmir'de yaşayan CHP'lilerin görüşlerine değer verip onlara seçtirirsek, bizi kimse yıkamaz. 30 ilçenin 30'unu da alırız, Büyükşehir'i de farkla alırız. Torpil ve adam kayırmacılık olursa… Seçimi yine kazanırız ama oyumuz düşer. İzmir'in hakkını yiyorlar. İzmir 10 veriyor, hükümet 1 vermiyor. Soyer metro yaparken 1 kuruş katkı vermedi hükümet. Elektrik fabrikasını ihaleye girip alıyor İzmir Büyükşehir, onu engelliyorlar. Onlar engelci. İzmir'i cezalandıranlarla İzmir hesaplaşır. Ben Hamza Dağ'a hep diyordum, Kemeraltı’nı gezelim diye. Gelebildi mi? Gelemedi. 7 bin 500 TL'ye muhtaç ettikleri emeklilerden, gençlerden, yurt dışına gönderdikleri doktorlardan mı medet umuyorlar?”