GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
15 Ağustos 2023 Salı 15:14

CHP’li Nalbantoğlu’ndan ‘değişim’ yorumu: ‘Sen kalk ben oturayım’ dersen ‘kalkmıyorum’ der!

CHP PM üyesi ve İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, parti içinde devam eden değişim tartışmaları ile ilgili olarak uyarılarda bulundu. Kılıçdaroğlu'nu savunan CHP'li Nalbantoğlu, "Sen konuyu ‘sen kalk, ben oturayım’a getiriyorsan, konuyu üyesi sayısı, yapının aktif hale getirilmesi, parti programının nasıl olması konusunda hiçbir tartışma yapmamışsan, tüm tartışmalar olurken kimin ne kadar sorumluluğu olduğunu tartışmamış ve buna rağmen ‘kalk, oturayım dersen’ o da ‘kalkmıyorum’ der” dedi.

EGEDESONSÖZ - CHP İzmir Milletvekili ve PM Üyesi Rıfat Nalbantoğlu, Sonsöz TV’de katıldığı programda Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. Programın gündeminde Mayıs seçimleri sonrası parti içinde süren değişim tartışmaları vardı.

DEĞİŞİMİN GÜNDEME GELMESİ DOĞAL
Nalbantoğlu seçim sonuçları ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede “Ben yaşadığımız seçim sürecinde sonra CHP’de kimi konuların tartışıldığı değişim ve dönüşümün gündeme geldiği konuları doğal olduğunu düşünüyorum. Ancak burada bütün meseleyi getirip bir genel başkan değişikliği üzerine kilitlemenin bu seviyede yanlış olduğunu düşünüyorum. Bu seçim sürecinde seçim sonucunun alınmasında CHP'lilerin tamamının kabahati vardır. Sonucun alınmadığı yerde eleştiriler doğaldır. Ancak sonucun alınmasında herkes kadar eşit sorumluluğu olan birisine tüm sorumluluğu yıkmak adaletli bir cevap değildir. Ben de sorumluyum sonuçlardan… Ben 2'nci bölgeden milletvekili adayıydım. 7 milletvekilimiz vardı, yine 7 var. Bunu 8 yapamadıysak benim de kişisel sorumluluğum var. Genel başkanımızı daha güçlü yapmak için en azından 8 yapmalıydık. Biz 8 yapamadıysak ‘ben sorumlu değilim, Kemal bey sorumlu’ demek doğru değil. Sorumluluğu 1 kişiye yıkmaya çalışmak en kolayı. Tabii ki genel başkan siyasi sonucun sorumlusudur. Ancak var olandan durumu yeni bir evreye taşımak için 'tek sorumlu budur gitsin' demek adil değildir. Sürecin tüm evreleri incelenir, tartışılır, konuşulur, herkes hemfikir olur ve ‘genel başkanı değişmeli’ denirse tabi o zaman değişmeli.  CHP olarak üye sayımızın 25-30 katı oy aldık. Bizim sorumluluğumuz tek başına CHP'lilere değil, bize gönül bağlamış bize umut bekleyen 25 milyon insana karşı sorumluyuz. Bu insanlara karşı olan sorumluluğumuzu yerine getirmek için ‘buldum sorumluyu gitsin’ denmez. Böyle bir dünya yok! Herkes öz eleştiriden bahsediyor ancak öz eleştiri yapan yok. Biz kaybettik diyor sadece. Bu özeleştiri değil sonucun ilandır. Hangi koşullarda kaybettik? Bunu açık yüreklilikle kamuoyunda paylaşırsak o zaman olur. Herkesin işgal ettikleri yere kadar sorumluluk oranı değişir. Ancak milletvekili adayı da bir CHP üyesinden daha fazla sorumludur” dedi.

‘SEN KALK BEN OTURAYIM’ İLE OLMAZ!
Değişimin tek başına genel başkanlık değişimi ile olmayacağını söyleyen CHP’li Nalbantoğlu, “Sen kalk, ben oturayım… Böyle bir dünya yok. CHP'nin gerçekten tek ihtiyacı olan bu mu? Sen konuyu ‘sen kalk, ben oturayım’a getiriyorsan, konuyu üyesi sayısı, yapının aktif hale getirilmesi, parti programının nasıl olması konusunda  hiçbir tartışma yapmamışsan, tüm tartışmalar olurken kimin ne kadar sorumluluğu olduğunu tartışmamış ve buna rağmen ‘kalk, oturayım dersen’ o da ‘kalkmıyorum’ der” diye konuştu.

ZOOM TOPLANTISI İÇİN TEKLİF GELSEYDİ KATILMAZDIM
Geçtiğimiz günlerde değişim ekibinin zoom toplantısının ifşa olması ile ilgili olarak değerlendirme yapan Nalbantoğlu, “Yapılan Zoom toplantısı benim işim değil. Hepsi benim iyi arkadaşlarım. Bana böyle bir toplantı talebiyle gelinseydi katılmazdım. Önce konuları tartışacağız, sonra toplanmamız gerekiyorsa daha yüksek sesle ve daha önde olarak biz o görüşün savunucusu oluruz. Zoom toplantısının ilk gündeme geldiğinde 'bunda ne var ki'nin açıklaması yapılırken, bir partili arkadaşımız 'ne var ki bunda 200'ncü toplantı' dedi. Her gün toplansan yine yetişmez. Demek ki seçimden önce başlamış. Benim aklımda hala bu sayı duruyor. Biz mali müşaviriz, mükellefin beyanı esastır” ifadelerini kullandı.

SÜREKLİ DURUM TESPİTİ YAPMASINLAR
Değişim ekibi ile ilgili değerlendirme yapan CHP’li Nalbantoğlu “En doğal hakları, diyebilirler. Tüm tartışmalar olurken, bizden, Sayın Soyer’in siyasi açıklaması dışında bir şey  çıktı mı? Eğer bir konuda manifesto açıklayacaklarsa önce manifestonun ne olduğunu bilecekler. Sürekli durum tespiti yapmayacaklar. İzmir'dekiler diğerlerinden daha az söz söyleyebileceğinden değil. Bu tip konular ince konulardır. Yutkunarak konuşmak lazım. Bütün konuşmamızın başladığı andan itibaren altını çizdiğimiz konu bu. Hiç yutkunmadan konuşma, ağzına ne gelirse söyleme nezaketsizliği bizde de olabilir. Herkes üstlendiği sorumluluk kadar hesap vermek zorundadır. Bunu umut verdiğimiz, bize umut başlamış 25 milyon kişiye bu umudu vermeliyiz. Bunun yolu şu gitsin, bu gelsin değil. Biz bu tür işleri yaparken 'yakışan olsun' diyoruz. Konuda istediğimiz görüşü beyan etme, istediğimiz ses tonuyla belirtme özgürlüğümüz her zaman yok. Böyle bir dünya yok. Siyasi partiler sınırları çok belli alanlardır. İstediğimiz gibi özgür değiliz. Her şeyi yaparken CHP'nin temel ihtiyaçları, gelenekleri ve  CHP'nin ihtiyaçları noktasında dikkatli davranmak ve bu işi beraber tartışmamız gereken üyelerimize karşı zarafeti kaybetmemeliyiz” açıklamasını yaptı.