GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
19 Haziran 2021 Cumartesi 10:46

CHP’li Kılıç'tan 'mapushane' raporu: Koronayla savaş cezaevlerinde çok daha zor!

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, pandemi döneminde cezaevlerinde yaşanan sıkıntılara dikkat çekti. Kılıç, tutuklu ve hükümlülerden sağlık haklarından yeterli düzeyde faydalanamadıklarını, test yaptıramadıklarını belirten birçok mektup geldiğini söyleyerek, “Ne suç işlemiş olursanız olun en önemli hak, yaşam hakkı. Devletin de görevi oradaki tutuklu ve hükümlülerin yaşam hakkını savunmak, devamında insanca yaşam koşullarına eriştirmek olmalı” dedi.

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili ve aynı zamanda partinin İnsan Hakları Komisyonu’nun alt dalı olan Cezaevi Komisyonu Üyesi olan Sevda Erdan Kılıç, koronavirüs pandemisi sürecinde tutuklu ve hükümlülerden birçok mektup aldıklarını söyledi. Kılıç, pandemi sürecinde doktor dahi bulamayan, temaslı olmasına rağmen test yapılmayan tutuklu ve hükümlüler olduğuna dair iddiaların olduğunu ve bu iddiaların hepsini tek tek incelediklerini, bunlara ilişkin birebir görüşmeler yaptıklarını belirtti.

Özellikle pandemi sürecinde cezaevlerinden gelen mektupların arttığını aktaran Kılıç, “Birçok mektup alıyoruz hükümlü ve tutuklulardan, ailelerinden de telefon alıyoruz. Bu son dönemde de daha çok koronaya ilişkindi şikayetler... ‘Aynı koğuşta korona olduğunu düşündüğümüz arkadaşlarımız var, ısrar ediyoruz ama test yapılmıyor’ diye çok mektup aldık. Bergama Cezaevi’nde 1-2 aydır doktor olmadığını ilişkin birkaç mektup aldık onu araştırıyoruz... Hem Cezaevi Tekifevleri Genel Müdürü ve müdür yardımcılarıyla görüşüyoruz hem de ailelerle görüşüyoruz. Çünkü dışarıda koronayla uğraşmak zor ama içerdeyseniz daha zor. Bir kere sosyal mesafeniz yok. İkincisi koronayı rahat atlatabilmemiz ya da olmamanız için bağışıklık sisteminizin iyi olması gerekiyor; bunun içinde yeterli beslenmeniz, havalandırmanızın iyi olması, iyi oksijen almanız,  güneş ışığından faydalanmanız gerekiyor. O yüzden korona tedbirleri cezaevlerinde çok daha zor. Onların olup olmadığına ilişkin de araştırmalar yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

DEVLETİN GÖREVİ YAŞAM HAKLARINI SAVUNMAK!
Komisyon olarak son ziyaretlerini Sincan’da yaptıklarını belirten Kılıç, “Sincan büyük bir kompleks, büyük bir üniversite bahçesi gibi; farklı farklı cezaevleri, koğuş tipleri var. Araştırmalarımızı yaptık; şimdi raporunu hazırlıyoruz. Bu cumartesiden itibaren Van’da olacağız, araştırmalarda bulunacağız… Bunun dışında Balıkesir’den, Şakran’dan birçok yerden mektuplar alıyoruz. Koronayla ilgili şikayetler tüm Türkiye’den geldi; Kırklareli’nden, Kırıkkale’den, Silivri’den… Araştırmalara devam edeceğiz çünkü; ne suç işlemiş olursanız olun en önemli hak, yaşam hakkı. Devletin de görevi oradaki tutuklu ve hükümlülerin yaşam hakkını savunmak, devamında insanca yaşam koşullarına eriştirmek olmalı” diye konuşarak “Eğer gündem değişmezse, önümüzdeki pazartesi günü Cezaevi İnsan Hakları Komisyonu İzmir’de bir ziyaret gerçekleştirecek. Büyük bir ihtimalle Şakran olur. O araştırmadan sonra da değerlendirme yaparız” dedi.

CEZAEVLERİNDE KEYFİLİK VAR!
Cezaevleri Komisyonu’nun yaptığı incelemelerinin hangi temellerde gerçekleştirdiklerini açıklayan Kılıç, koğuşlardan rastgele seçilen tutuklu ve hükümlüleri tek tek dinlediklerini söyleyerek, “Kaldıkları koğuşlara bakıyoruz. Tutuklu ve hükümlülere; ‘Nasıl bir beklentiniz var, neler yaşıyorsunuz burada, beslenmeniz uygun mu, talepleriniz karşılanıyor mu?’ diye sorular soruyoruz. Örneğin, kitap haklarıyla ilgili çok tartışma ve eleştiri var... Biraz keyfilik var cezaevlerinde. Mesela A cezaevinde haftada 5 kitap alabiliyorken, B cezaevinde 2 haftada 5 kitap alınabiliyor. Aslında cezaevi denince akla işkence, kötü muamele canlanıyor ama Meclis TV’yi izlemek istiyor hükümlü, açılmıyor; TRT2’yi izlemek istiyor, açılmıyor... Nasıl ki yaşam hakkı varsa; istediği televizyonu izleyebilme, sağlıklı beslenme, istediği kitabı okuyabilme hakkı var tutuklu ve hükümlülerin. Akla önce işkence geliyor tabi ki onu da ayrıca araştırıyoruz ama birçok haklarının yerine getirilip getirilmediğine ilişkin de sorular soruyoruz. ‘Sağlıktan faydalanabiliyor mu? Doktora istediği zaman gidebiliyor mu? Dişçi var mı, yoksa dışarıdaki dişçiye gidebiliyor mu?’ gibi birçok konuda... Bir de tabi çocuklar var cezaevlerinde; onlara ilişkin de araştırmalar yaparak, ne koşullarda yaşadıklarını gözlemliyoruz ve sonunda bir rapor çıkarıp İnsan Hakları Komisyonu’nunda görüşüyor, kamuoyunda paylaşıyoruz” diye konuştu.