Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir'de tartışmalara neden olan ve TÜPRAG tarafından işletilen altın madeninin Efemçukuru'nda içme suyunu kirlettiği iddia edilmiş ve firmanın 'kapasite artırımı' talebi sonrası ise çevreciler yargı yoluna başvurmuştu.
İZSU ve çevreciler kapasite artırımına karşı çıkarak talebe dava açarken, konuya Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Murat Bakan “İzmirlinin sağlıklı temiz su hakkı elinden alınamaz. Şirket, kentimizi terk edene kadar suyumuz ve toprağımız için başlattığımız mücadelemizi sürdüreceğiz. Su yaşamdır, yarındır, gelecektir. Sahip çıkacağız!” diyerek kapasite artırımına karşı çıkmıştı.
BAYRAKLI MECLİSİ'NDEKİ TARTIŞMANIN AYRINTILARI
BAYRAKLI MECLİS GÜNDEMİNDE 'BAĞIŞ' MADDESİ
Bayraklı Belediyesi'nin Temmuz ayı olağan Meclisinin ilk oturumunda “TÜPRAG Bağışı” konusu tartışmalar yeniden alevlendi. İlçe sınırları içerisinde Belediye ve/veya Belediye iştiraklerince açılması planlanan okul öncesi bakım ve eğitim merkezinin eğitim araçları ve mobilyalarının Tüprag Metal Madencilik Sanayi ve Tic. A.Ş İzmir Şubesi tarafından şartlı bağış olarak temin edilmesi için Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal'ın yetki istemesi Mecliste tartışmalara neden olmuştu.
Konuyla ilgili Mecliste söz alan Bayraklı Belediye Meclisi AK Parti'li Meclis Üyesi Özgür Hızal, CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan'ın Efemçukuru'nda altın üreten Tüprag'a yönelik eleştirilerini de hatırlatarak, "Daha düne kadar eleştirdiğiniz, AK Parti ve hükümete yönelik ağır suçlamalarda kullandığınız Tüprag'dan bağış almak istiyorsunuz. Tüprag üzerinden AK Parti ve hükümete yönelik algı oluşturmaya çalışırken, bu değişmenin sebebi nedir? Bu büyük bir çelişkidir" ifadelerini kullanmıştı.
AK Partili Hızal'ın eleştirileri sonrası ise Meclis oturumunda ismi geçirilen CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Murat Bakan'dan da yanıt gecikmedi. Eleştiriler hakkında Ege'de Sonsöz'e konuşan Bakan, doğaya karşı olan tutumlarının net olduğunu belirtti.
OLAY, TÜPRAG OLAYI DEĞİL!
Bakan, madencilik faaliyetlerinin tek bir firmaya indirgenmesine karşı çıkarak "Ben genel olarak madencilikle ilgili bir değerlendirme yaptım. Sadece Tüprag ile ilgili değil yani. Ben Cumhuriyet Halk Partisi Çevre Komisyonu Üyesiyim TBMM'de ve komisyonda sözcüydüm. Dolayısıyla madencilik faaliyetlerini Türkiye'de doğaya düşman bir faaliyet olarak görüyorum. Eğer kılı kırk yararak yapılmazsa. Yani doğa hassasiyeti olmadan yapılan madencilik faaliyetin ülke için zararlı görüyorum. Kaz Dağları ortada, Cerattepe ortada, Fatsa ortada… Dolayısıyla olay firma olayı değil. Efemçukuru dünyanın en güzel üzümlerinin yetiştiği yer, bu nedenle orada doğaya zarar verilmediğinden emin olmak istiyoruz. Bununla ilgili sorarız, soru önergesi de veririz. Yasama organının denetim görevi de var. Yani benim Milletvekili olarak denetim görevim de var. Geçen gün Tüprag'ın Genel Müdürü Mehmet Yılmaz iklim komisyonuna gelerek konuşma da yaptı. Orada açıklamalar yaptı altın madenciliği ile ilgili. Toplantıda altın madenciliği ile ilgili bizlerin hassasiyetlerine katıldıklarını belirttiler. Bunlar Meclis tutanaklarında vardır. Dolayısıyla bundan daha doğal bir şey olamaz. Tam olarak Bayraklı Belediye Meclisi'nde ne konuşuldu bilmiyorum ancak biz her zaman doğanın yanındayız. Madenciliğe de şu şekilde bakıyorum; Yerin üstü, yerin altından daha değerli. Dolayısıyla siz, doğayı korumada, orman alanlarda, sulak alanlarda, özel çevre koruma alanlarında, milli parklarda, tabiat parklarında yani olmaması gereken yerlerde bir takım izinler alınarak, ya da özel çevre koruma alanı ilan edilmesi gereken anacak ilan edilmemiş bölgelerde madencilik faaliyeti yapıp oradaki ekosistemi, oradaki canlıları, habitatı mahvederseniz biz onun karşısında oluruz. Yoksa buradaki olay Tüprag olayı değil. Bir firmaya indirgenecek bir olay değil" dedi.
HASSASİYETLİ HAREKET EDİLMESİ LAZIM
Bayraklı Belediyesi'ne yapılacak olan 'bağış' hakkında da konuşan Bakan, "Benim Bayraklı Belediyesi'ne yapılacak bağış konusunda da bir bilgim yok. Konuyla ilgili bir bilgimiz yok ancak, bu konularda bu tür firmalardan bağış alınırken hassasiyet ile hareket etmek lazım. Ben belediye başkanımızın bu hassasiyeti göstermiş olduğunu gösterdiğini düşünüyorum" diye konuştu.
DOĞAYI TAHRİP EDENİN KARŞISINDA OLURUZ
Kendisinin doğaya zarar verenlerle ilgili tutumunun net olduğunu belirten Bakan, "Benim doğa ile ilgili tutumum da bir değişiklik yok. Bu tutumu biz kaz dağlarında Amanos Madencilik yaptığı faaliyette de oraya giderek gösterdik. Bizim tutumumuz net! Bizim tutumumuz doğadan yanadır. Yani ister TÜPRAG olsun ister başka madencilik firması olsun, doğayı tahrip ederse biz onun karşısında oluruz" ifadelerini kullandı.