Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ- Bayındır Belediyesi’nin, mülkiyetinde olan ve Arıkbaşı Mahallesi’nde bulunan 80 dönümlük araziyi CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol’a ait şirkete 675 bin lira karşılığında satması partide krize neden oldu.
Satışa tepki gösteren İl Eğitim Sekreteri Yücel Özen görevinden istifa etti. Bayındır Belediye Başkanı Ufuk Sesli, “Satış yasaya uygundur” derken İzmir Milletvekili Atilla Sertel de sosyal medya hesabından, “CHP’den seçilmiş bir belediye başkanı Bayındır’da kamuya ait bir araziyi CHP’li bir vekilin şirketine satamaz. (nokta) yasal olsa da ayıptır' ifadelerini kullandı.
- CHP İZMİR'DE ARSA SATIŞI KRİZİ: ORTALIK TOZ DUMAN!
CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven ile Bayındır İlçe Başkanı Hüseyin Behzat Aydilek de konuyla ilgili açıklama yaptı.
İl Başkanı Güven, “Bana gelen net bir bilgi yok. Arkadaşları arayıp detaylı bilgi alacağım ve gereken açıklamayı yapacağım” derken İlçe Başkanı Aydilek satış kararına tepki gösteren isimler arasında yer aldı.
Aydilek, “Belediyeye sordum. Pazartesi cevap vereceklerini söylediler. Ayrıntıya ilişkin bilgi vermediler. Belediye bize bilgi vermiyorsa demek ki sıkıntılı bir durum var. Hukuken uygun olabilir ama siyaseten de ahlaken de uygun değil. Her köye gittiğimizde köy mallarını satmayacağız dedik. Çünkü bu köy mallarının edinilmesinde belediyenin alın teri yok. Köylünün yüz yıllardır emeğiyle oluşmuş mallar. Genel merkez de bu konuda hassas. Belediye satar yetkisi var ama uygun değil. İkincisi; milletvekilinin alması daha büyük ayıp... Satmak nasıl ayıpsa almak iki kez ayıp” diye konuştu.
YASAL BİR BAĞLANTIM YOK
Gelişmelerin ardından konuyla ilgili açıklama yapan milletvekili Erol, Gür-Ya şirketiyle yasal bir bağlantısı olmadığını ifade ederken, “Hukuken söz konusu şirket ile yasal bağlantım yok. Benim konuyla ilgili bilgim olduğu kadarıyla, şirketin yasal avukatı bugün İzmir milletvekilimiz olan Murat Bakan’dır” dedi. Bu açıklama sonrasında gözler CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan’a çevrildi.
ARSA SATIŞI YA DA ALIŞI BİZİM BİLGİMİZ DIŞINDADIR!
Vekil Bakan yaptığı açıklamada yaşanan süreci özetledi. Bakan, “Birçok şirketin olduğu gibi söz konusu şirketin de avukatlığını söz konusu belediye AKP’li belediyeyken alacaklarını tahsis temek üzere hukuk büromuz icra takibi yapmıştır. Devam eden davaların tamamı AKP döneminde kazanılmıştır. Daha sonra CHP’li belediye kazanınca şirket yetkilisinin talebi üzerine icra takibi durdurulmuştur. Söz konusu arsa satışı ya da alışı bizim bilgimiz dışındadır. Milletvekili olduğum 1 Kasım tarihi itibariyle avukatlığı bıraktım. Ancak hukuk büromuz ve avukat Boran Özal söz konusu şirketin işlerini takip etmektedir” dedi.
2 YILDIR BU İŞLERLE İLGİLENMİYORUM
“Arsanın nasıl, neye karşılık alındığı, bedeli ve diğer ayrıntılardan bilgim ve haberim yoktur” diyerek sözlerine devam eden Bakan, “Söz konusu arsa alındıktan sonra orada ormanın bir işgali olduğunu şirket yetkilisi arayarak bize bildirmiştir. Bununla ilgili avukat Boran Özal Orman Bakanlığı’na kamulaştırmasız el atma davası açmıştır. Daha sonra şirket yetkilisinin talebi üzerine davadan vazgeçildiğini sonradan öğrendim. Bu davalarla ilgili süreç de davaya bakan avukat tarafından yürütülmektedir. 2 yıldır ben bu işlerle ilgilenmiyorum. Arsa alımından da hiç haberim yok” açıklamasını yaptı.
BAYINDIR’LA İLGİLENDİĞİMİZ TEK MEVZU KÜTÜPHANE!
Bizim Bayındır Belediyesi’yle şu an ilgilendiğimiz tek mevzu belediyenin restore ettiği binayı kendi saha grubumuzla beraber kütüphane yapıyoruz. Tüm masrafları bizim grubumuz karşılıyor. Oraya Bayındırlı çocuklar için bir kütüphane yapıyoruz. Referandum sürecinde beraber çalıştığımız kadın arkadaşlarımızla bu çalışma içindeyiz. Bizim Bayındır’la ilgili tek temasımız bu. Başka konularla bir ilgimiz yok” ifadelerini kullandı.