GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
7 Kasım 2016 Pazartesi 12:31

CHP İl Başkanı Güven: O zirve İzmir’de yapıldı çünkü…

Güven, İzmir’deki Yerel Yönetimler Toplantısı için “Toplantının İzmir’de yapılmasının bir nedeni Büyükşehir Belediyesi’nin kendini anlatmasıydı. Bundan diğer belediyelerin de yararlanmasını sağlamaktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin referans olması isteniyordu” açıklamasını yaptı.

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı Yerel Yönetimler Toplantısı’nın ardından değerlendirmede bulundu.

Türkiye’deki CHP’li belediyelerin İzmir’de ağırlandığı zirve için açıklamalar yapan Başkan Güven, Parti Meclisi’nden çıkan 4 maddelik bildiriyi de yorumladı.

Güven, Cumhuriyet Gazetesi’ne yönelik operasyon sonrasında CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’ın insanları sokağa davet etmesi ve Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları ile milletvekillerinin tutuklanmasının ardından CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun, 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde vurguladığı direnme hakkını yinelemesi için de konuştu. 

İKTİDARA GELMENİN…
Güven İzmir’deki Yerel Yönetimler Toplantısı hakkında, “Çok verimli geçti. Anlamlı ve içeriği güzeldi. Belediye başkanları sorunlarını dile getirdi. Herkes katkı koydu. Bilim adamları sunumlarını yaptı. Genel Başkan da belediye başkanlarının sorumluluklarının arttığını söyledi. Halka daha çok sıcak davranılması, yakın durulması ve başarıların artması şeklinde ifade etti. Çünkü iktidara gelmenin en büyük referansların başında yerel yönetimlerin geldiğini aktardı” dedi.  

İZMİR’İN REFERANS OLMASI İSTENİYORDU
Toplantının İzmir’de yapılma amaçlarından bahseden Güven, “Türkiye’de yerel yönetimlerde en güçlü yer İzmir. Ülkenin 3’üncü büyük şehri İzmir CHP’de… Ayrıca ilçelerinin büyük çoğunluğu da CHP’de… İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kırsalda başarılı politikaları var. Bunların anlatılması isteniyor. Aziz Başkan’da iki kez söz aldı ve yapılanlarla yapılması gerekenleri anlattı. Zaten toplantının İzmir’de yapılmasının bir nedeni de Büyükşehir Belediyesi’nin kendini anlatmasıydı. Bundan diğer belediyelerin de yararlanması ve bazı projeleri onların da hayata geçirmesini sağlamaktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin referans olması isteniyordu” açıklamasını yaptı.

ELEŞTİRİ DEĞİL, BUNLAR YAŞANDI
İzmir programını yarıda keserek Ankara’ya dönen Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde toplanan PM’yi değerlendiren Güven, 4 maddelik bildirge için“ Söylenebilecek konuları en teorik, ideolojik ve demokrat bir partinin söylemesi gereken şekilde açıkça aktarmışlar.  Cumhuriyet Gazetesi’ne yönelik operasyon, parlamentodaki vekillerin tutuklanması, rejimin baskıları, FETÖ, PKK, IŞİD gibi terör örgütleriyle ilişkiler anlatılmış.  Bunlar hep yaşanmış şeyler. Laf olsun diye söylenmiş konular değil. O bir eleştiri değil. Tarihsel olarak bunlar yaşandı. CHP tutumunun açıkça iletilmesidir” diye konuştu. 

HDP SEÇMENİ TAHRİK EDİLİYOR
CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun İzmir programında iki yerde vurguladığı direnme hakkı ve CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’ın sokak çağrısı için de konuşan Güven, “ Bunu biz yapmıyoruz, kendileri yapıyor. Doğu ve Güneydoğu’da HDP yanlısı seçmeni tahrik ediyorlar. Bu insanları sokağa, çatışmaya sürüklüyorlar. Bunun bedeli ağır olur. Bizim barışa ihtiyacımız var. Hükümet ateşle oynuyor. Türkiye’deki siyaset demokratik zeminden daha farklı bir yere iktidar tarafından çekilmek isteniyor. Demokrasi dışı uygulamalar yapılıyor. Şartlar aşırı şekilde zorlanıyor. Bunlar doğru değil. İktidarın görevi demokrasiyi gerçekleştirmek ve hukuk devletinin kurallarını işletmektir. Ama bugünkü iktidar hukuku bir kenara bırakıyor. Tek adam rejimine yönelik baskı, korku ve tehditle siyasi iktidarını yürütmeye çalışıyor. Bunun karşılığında doğal olarak tepki oluşacaktır. Bu kamuoyu da tepkilerini sokakta, dışarda her alanda gösterecektir, göstermelidir de zaten. Bu iktidarın yaptığı bir şeydir. İnsanların demokrasi mücadelesini demokrasi platformundan başka alanlara taşıması için çanak tutuyor. Benim görüşüm; hükümetin daha akılcı, sağduyulu davranması lazım. Gerilimi düşürmesi lazım ama tam tersi tırmandırıyor. Bunun sonuçları Türkiye için hem ekonomik hem siyasal anlamda çok ağır olacaktır. Ekonomi dar boğaz ve krize giriyor. Dolar aldı başını gitti. İstikrarın sağlanması gerekiyor. Dış yatırımcı, sermaye nereden gelecek? Para dışarıda var. Yatırımcıların gelmesi için Türkiye’nin hukuk devleti olması lazım. Türkiye’de hukuksuzluk var” ifadelerini kullandı.