EGEDESONSÖZ – Cumhuriyet Halk Partisi Manisa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ferdi Zeyrek, SONSÖZ TV’de Gazeteci Yazar Muhittin Akbel’in programına konuk oldu. Şehit er Enis Budak’ın cenaze töreninde bir grup tarafından provoke edilen CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yaşadıklarını tüm ayrıntılarıyla anlatan Zeyrek, provokatörlerden ikisinin Manisa’da bir kamu kurumunda çalıştığını iddia etti.
CAMİDE PROVOKATÖRLERİN OLDUĞU DUYUMUNU EMNİYET MÜDÜRÜNE İLETTİM
Cenaze töreninin olduğu gün, şehidin ailesiyle tüm gün birlikte olduğunun altını çizen Ferdi Zeyrek, şehidin ailesinin CHP üyesi, şehit Enis Budak’ın da Genel Başkan Özgür Özel ile birlikte çekilmiş fotoğraf ve videolarının olduğunu hatırlattı. Zeyrek, şu bilgileri aktardı:
“Cenazeyi havaalanından aldıktan sonra, saat 14.30-15.00 gibi, cenazenin kaldırılacağı camiden bir duyum aldım. Burada provokatörlerin olduğu, provoke edecekleri yönünde… Ben de hemen İl Emniyet Müdürümüzü aradım. Emniyet Müdürümüz, hiçbir problem yok, biz gerekli önlemleri aldık, bir çekinceniz olmasın, dedi. Bu bilgiyi Genel başkanımla paylaştığımda, Sayın Özel, benim şehrimde bana böyle bir şeyi kimse yapmaz, sonuçta şehidimizin acısını paylaşıyorum; son ana kadar şehidimizin yanında olmak istiyorum, ifadelerini kullandı. Camiye girdiğimizde halkın bir tepkisi falan yoktu. Ancak halkın arasında, ikişerli, üçerli, beşerli gruplardan ıslıklamalar geldi. Onların ıslıkları yüzünden halk galeyana getirildi, olay provoke edildi. Şehit cenazesinin başındayken, yanımıza şehidimizin ailesi geldi. Acılı baba, kameralara konuşma yaptı, burası bir siyasi ortam değildir, bırakın acımızı yaşayalım, dedi.”
AİLE ACILARINI UNUTTU, ÖZGÜR BEY’İ TESELLİ ETMEYE ÇALIŞTI
Cenaze töreninin bitiminde de provokatörlerin işbaşında olduğuna vurgu yapan Ferdi Zeyrek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Daha sonra genel başkanımla cenazeden ayrılırken, provokatörlerin tahrikleriyle karşılaştık. Hepsi, polis kameralarındaki kayıtlardan izlendi, tespit edildi. Kimin, kimlerin yaptığını biliyoruz. İsimlerini açıklamak istemiyorum ama bir kısmının dışarıdan geldiğini ve iki provokatörün kamu kurumunda çalıştığını tespit ettim. Maalesef ki Manisa’da bir kamu kurumunda çalışıyorlar. Ayrıca başka bir partiden aday adaylığı bulunan bir kadının bu olaylara öncülük ettiğini tespit ettim. Caminin içine kadınların doldurulduğunu gördük. Cami bizim için kutsal bir yerdir; siyaset yapılacak yer değildir. Genel başkanım ayrılırken, şehit ailesine üzüntülerini dile getirdi. Acılı insanlar, acıları yaşamayı bir kenara bıraktılar, genel başkana yapılanları kınadılar, Özgür bey’i teselli etmeye çalıştılar. Genel başkanımız grup toplantısında, camide yaşadıklarını anlattı. Bu arada şu ayrıntıya da dikkat çekmek istiyorum. Çıkarken, genel başkanın, hatta korumaların ön tarafında kalmıştım. Oradan birisi bağırdı: Özgür Özel’in çok koruması var, Ferdi Zeyrek’e saldırın! Beni hedef gösterdi. Birini elimle biraz uzaklaştırmak istedim, bu sefer, şehit cenazesinde CHP’liler adam dövüyor, diye bağırarak algı yaratmaya kalkıştılar. Böyle bir organizasyon vardı. Çok çirkindi. Provoke edenlerin hiçbirinin Manisalı olduğuna inanmıyorum. Onların vicdanlarında şehit acısını yaşadıklarına inanmıyorum. Orada yapılan eylemin, aslında genel başkanımıza değil, ülkemize yapılmış bir saygısızlık olarak görüyorum.”
MANİSA KAMUOYU, ÖZGÜR ÖZEL’E SAHİP ÇIKILMAMASINDAN ÜZÜNTÜLÜDÜR
“Şehit cenazesinde yaşanan bu tatsız olayın seçime yansımasının nasıl olacağını öngörüyorsunuz?" sorusuna Zeyrek’ten şu yanıt geldi:
“Manisalılar, sağduyulu insanlardır. Bizim gördüklerimizi onlar da gördüler, biliyorlar. Olayın ayrıntılarını bilmeyenlerden telefonlar aldım. Olayın, size anlattığım gibi ilerlediğini anlattım. Ertesi gün kamuoyunda Manisa, Özgür Özel’e sahip çıkmadı; Özgür Özel, şehit cenazesinde ne yaptı ki, sonucu ortaya çıktı. Özel’e sahip çıkılmamış olmasından bir üzüntü söz konusu. Bir genel başkanın, memleketinde şehit acısını paylaşmak istemesinden daha doğal ne olabilir ki… Özetle, yaşanan bu olaydan siyasi prim elde etmeyi umanlar, amaçlarına ulaşamayacaklar. Bu tatsız olay, siyasi anlamda Cumhuriyet Halk Partisi’ne artı yazmaya başladı. Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı.”