GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
28 Mart 2024 Perşembe 15:23

CHP adayı Tugay'dan ilk talimat: Gördes yerine iki yeni baraj!

İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ni ziyaret eden ve kendisine yöneltilen su indirimi talebini değerlendiren Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, "İZSU benim talimatım ile bakanlığa yazıyı yazdı, Gördes Barajı su tutamıyor ama çevresinde 2 baraj var. Onlar ile ilgili yazıyı yazdık, oralardan getireceğimiz su ile maliyeti düşecek, şehrimizde bol su olacak ve musluklardan açtığımızda rahatça içebileceğimiz tadı güzel su olarak. Bu da benim vaadimdir" dedi.

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ -Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ni ziyaret etti. Oda üyelere projelerini açıklayan ve çalışma yöntemini anlatan Tugay, dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

ÜLKENİN BAŞIBOŞ OLMASINDAN ÇOK RAHATSIZIM
Kent ile ilgili sorunları bildiğini belirten Tugay, “İnşallah beraber gelecekte yapacağımız çalışmalar ile onurlu bir süreç olacak.Hepiniz bu şehrin yaşamlarınızı ve şehrin geleceği için önümüzdeki Pazar günü oy kullanacaksınız. 31 Mart seçimi sonrasında mazbatalarımızı almamızın ardından İzmir halkı kimi takdir ederse, yeni belediye başkanı yeni bir 5 yılı başlatacak ve İzmir'in sorunları ile ilgili çok değerli çalışmalar ortaya koyacak. Bunlardan bir kısmı önümüzde bulunan sorun olanları çözmeye yönelik olacak bir kısmı da İzmir’in geleceğine yönelik projeler olacak. Bizler  ilk 6 ayda yapacağımız işler ve sonrasında yapılacak çalışmaların planlanması ve orta uzun vadeli çalışmalar olarak planlamıştık. Şehrimizde en yoğun olarak insanlarımızın beklentisi şehrin genel temizliği olduğu, yollarının daha iyi daha kaliteli altyapıya sahip olması ile ilgili olduğu, zaman zaman yağış ve fırtınalar sonrası su baskınları ile ilgi olduğunu, trafik ve toplu taşıma ile ilgil olduğunu, koku sorunu ile ilgil olduğunu, şehrimizde ciddi deprem riskinden bahsedildiği için deprem ile ilgil riskli yapıların tespiti ve riskli alanlarda dönüşüme ihtiyaç olduğunu, plansız olan ya planlama sürecindeki mahallelerde eski düzensiz yapıların planlı semtlere çevrilmesi için bir kentsel dönüşüm çalışması olduğunu biliyorum. Bunun dışında kronikleşmiş sorunlar var. Bunlar Gaziemir’deki Çernobil alanı, Basmane Çukuru, Kültürpark, Hilton Oteli, belediye hizmet binası, Karşıyaka’daki Opera Binası ve bahsi geçen konuşulan ancak hayata geçmemiş olan 2’nci çevre yolunun gerçekleştirilmesi…  Başarılı çağdaş ne yaptığını bilen bir belediye başkanın yapması gereken şey önündeki süreçte hangi ay hangi yıl ne yapacağını bildiği bir planlamanın elinde olması. Belediye başkanının yapması gereken şey sadece günübirlik çözümler üretmek değil, şehrimizin en azından 2050 yılını hedefleyen çalışmalar yapmalıdır. Bunu yapmayı düşünmeyen sadece bugün göz boyamaya yöneliklere  imtina etmeyin. Popülizmle, yalan vaatlerle, gerçekleştirilmeyen hedeflerden kağıt üstünde kalan hedeflerden çok sıkıldık ve yorulduk. Ben belediye başkan adayıyım ancak 57 yaşında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım.Ben bu ülkenin bu kadar savruk olmasından, başıboş olmasına çok rahatsızım. Benim siyasetçi ve vatandaş tarafım bunları söylerken,belediye başkan adayı tarafım şunu diyor; 1 nisan itibari ile bu şehirde yeni bir sayfa açılıyor. O dönem İzmir için ne  zaman ne yapılacağını planlanmış olduğu dönem olmalı” dedi.

YENİLİKÇİ VE DEVRİMCİ BAKIŞ AÇISINI GETİRMEK ZORUNDAYIZ
Büyükşehir ve ilçe belediyelere yeni bir bakış açısı getireceklerini dile getiren Tugay, “Elimizde kamu kurumları var. Belediyeler de bunlardan bir tanesi. Bizde devlete ait kamu kurumlarını sıkıntısı halen üzerinden atamadıkları yavaşlık, bürokratik yavaş işleyiş sürecine kendilerini mahkum etmiş olmaları. Ben belediyemizi mümkün olan en hızlı çalışan kurumlar haline getirmeli, elindeki tüm kaynakları, kamusal yapı ve alan kaynağın, sahip olduğu ekonomik kaynakları ve çehre ait ne kadar kaynak varsa hepsini kapsayacak verimli aktif ve hızlı kullanma amacıyla yeniden yapılandırmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle yeni birimler kullanılacak, hizmet anlayışı belki de kökünden değişecek. Bu yenilikçi ve devrimci bakış açısını tüm kamu kurumlarına getirmek zorundayız. Aynı tesisi bir özel sektörden yöneticiye verseniz ne kadar farklı yönetilirdi diye düşünün ve öyle değerlendirin” ifadelerini kullandı.

BANA MÜSAADE EDERSENİZ…
Su fiyatlarından kendisinin de rahatsız olduğunu belirten Tugay, “Bu rahatsızlık bizde de var. Bizde memnun değiliz bu durumdan. Ancak araştırdığımızda şöyle bir gerçekle karşılaşıyoruz; İstanbul suyunun yüze 97 sini yerüstü kaynaklardan sağlıyor. Ankara yüzde 99'unu yer üstünden karşılıyor. İzmir yüzde 65'ini yeraltından, yüzde 35 ini yer üstüne alıyor. Suyu yer altından çıkarmak için harcanan enerji maliyetleri çok yüksek. Yeri gelmişken İzmir Türkiye'nin en pahalı suyunu kullanmıyor. Türkiye'nin en pahalı suyunu Manisa kullanıyor. Sonra başka iller geliyor ve İzmir daha altlarda yer alıyor.  Mutlaka mutlaka başlar başlamaz esnafımıza özel bir indirim başlatacağız. Yerine getireceğim sözleri  vermeye özen gösteren bir insanım. Bana müsaade ederseniz hem esnafımız hem vatandaşımız için 2 yıl içinde büyükşehirler arasında en düşük su parası ödeyen şehir haline getireceğim İzmir'i. İZSU benim talimatım ile bakanlığa yazıyı yazdı, Gördes Barajı su tutamıyor ama çevresinde 2 baraj var. Onlar ile ilgili yazıyı yazdık oralardan getireceğimiz su ile maliyeti düşecek, şehrimizde bol su olacak ve musluklardan açtığımızda rahatça içebileceğimiz tadı güzel su olarak. Bu da benim vaadimdir” diye konuştu.

KİMSEYİ EZDİRMEYECEĞİM BU ŞEHİRDE
Hükümete de hizmet üzerinden yüklenen Tugay, "Sadece belediye verirseniz hizmet ederiz anlayışını kınıyorum. Bizden vergi alırken eşitlikçisiniz, hizmet verirken ayrımcısınız. Bu olmaz yakışmaz. 2’nci çevre yolu için illa belediye başkanlığını mı almanız lazım? Bu göreviniz yapacaksınız. Bize neden bu kötülüğü yapıyorsunuz? Önemli turizm potansiyelimiz var diyoruz, bunları değerlendirmek varken, Urla'daki Karantina Adası'nı yapılaşmaya açtığımda niye herkesi rahatsız eden bir fikir ortaya atıyorsun. Orası gözümüz gibi korumamız gereken bir alan. Vatandaş kullansın ancak kullanacak diye orayı betona çevirmenizi istemiyoruz. Bunları söylüyorlar ama yapacaklarına da inanmıyorum. Bizden parayı alıp sağ solda çarçur etmekten başka bir şey yapmayacaklar. Ben bu şehre belediye başkanı olduğumda bu şehre kendi yuvam gibi, annem babam gibi sahip çıkacağım. Kimseyi ezdirmeyeceğim bu şehirde. Ben bu süreçte yanımda sizler gibi değerli kurumları görmek istiyorum" dedi.

BELEDİYENİN İŞLETMECİ OLMASI TARAFI DEĞİLİM
Belediye bünyesinde bulunan işletmelerin geçici olması gerektiğini vurgulayan Tugay, "Belediyenin işletmeci olması tarafı değilim. Belediyenin o işi yapacak en iyi kilere destek olarak o işi yapması düşüncesindeyim. Sosyal destek amaçlı bazı çalışmalarda İzmir Büyükşehir Belediyesi bazı roller üstlenebilir ancak  bunların kalıcı olmaması gerektiği düşüncesindeyim" ifadelerini kullandı.