Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan ile Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Başkan Vekili Engin Özkoç kente geldi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in ev sahipliği yaptığı, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in katıldığı toplantıda Karabağlar, Karaburun, Selçuk, Balçova, Güzelbahçe ve Ödemiş belediye başkanları dışındaki tüm CHP’li ilçe belediye başkanları yer aldı.
İstanbul’da Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edilen 31 Mart yerel seçiminin başkanlık yarışı için yürütülecek çalışma programının toplantıda gündeme geldiği aktarıldı. Zirve sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Özkoç, ayrıca İzmir Barosu tarafından sürdürülen demokrasi nöbetine katılacaklarını ve destek vereceklerini söyledi. İzmir toplantısının genel merkezin seçim kazanan başkanlar, için hazırlamış olduğu ‘tebrik ziyaretleri’ programı kapsamında rutin olduğunu aktaran Özkoç önemli ifadeler kullandı.
AMACIMIZ ORTAK BİR DİL OLUŞTURMAK
Özkoç, “Türkiye’de yerel seçimler olduktan sonra seçilen belediye başkanlarımızı genel merkez olarak ziyaret etme fırsatı yakalayamadık. Sebebi, İstanbul’da demokrasi, hukuk dışı bir şekilde seçilen başkanımızın hakkı gasp edildi. Orada yeniden büyük bir demokrasi mücadelesi başlatıyoruz. Burada da İzmir Barosu bir demokrasi nöbeti tutuyor. Hem amacımız onları ziyaret etmek hem de sayın başkanlarımızla bir arada olmaktı. Bu demokrasiye aykırı, YSK’dan çıkan gerekçesiz kararın ardından ortak bir dili nasıl oluşturalım? Birlikte bu konuyu Türkiye’ye nasıl anlatalım? Bunları konuştuk. Bu çok önemli. Köklü devletlerde alınan kararlar emsal teşkil ediyor. Bugüne kadar hiç emsali olmayan hukuk dışı bir karar alındı. Bekledik, ‘acaba gerekçesi ne olur?’ dedik. Gerekçeli kararın içinde herhangi bir gerekçe göremedik. Tamamen kendi sorumluluk alanlarında bizleri suçladılar ve bir seçimi iptal ettiler. Bunun bir daha emsal teşkil etmemesi gerekiyor. Bu konuda CHP’nin hem örgütleri hem seçilmiş belediye başkanları ortak bir dil oluşturuyor. Başkanlarımızla oturduk. Onları dinledik. İlk MYK’da söylenenleri üyelere ve genel başkanımıza ileteceğiz” dedi.
SEÇİLMİŞ BAŞBAKAN GÖREVDEN ALINIYORSA…
Özkoç ayrıca, “Seçilen başkanlar seçilmiştir. Seçildikten sonra o siyasi partinin değil, o kentin başkanlarıdır. Her kesimden olan vatandaşlarımızı hiç ayrım yapmadan kucaklayacaklar. Biz bunu böyle yapabilmek için parti olarak hazırız. Bu yoldaki demokrasi mücadelesini el birliğiyle yürüteceğiz. İstanbul sürecinde belediye başkanlarımız dahil olacak. Milletvekillerimiz orada görevliler. Oradaki örgütümüz zaten bu işin başında. İstanbul’daki mücadele bir yerel seçim mücadelesinin ötesinde bir demokrasi mücadelesine dönüştü. Görevden alınanların hangi siyasi partiden olduğu önemli değil. AK Parti’nin de seçimle gelen başkanı, Ankara’da, İstanbul’da olduğu gibi bir kişinin iki dudağıyla görevden alınıyorsa, seçilmiş bir başbakan görevden alınıyorsa, mazbatası verilmiş Ekrem İmamoğlu YSK’nın hukuksuz kararıyla görevden alınıyorsa, kaybettiğimiz bir siyasi partinin itibarı değil Türkiye’nin itibarı olur. Hepimizin ortak amacı güçlü, itibarlı bir Türkiye yaratmaktır. Üzerimize düşen devlet ciddiyeti sorumluluğumuzu yerine getirmek istiyoruz. Bunun için çaba sarf ediyoruz” açıklamasında bulundu.
BİRBİRİMİZE KAŞIMIZ KALKMAMIŞTIR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer ve Genel Başkan Yardımcısı Özkan’a, ‘aranızda sorun mu var?’ sorusu yöneltildi. Soyer, “Tarihte hiçbir zaman olmadı. Bizim hem bir dostluğumuz var hem de parti hiyerarşisi açısından bir bağlılığımız var. Asla böyle bir şey söz konusu değil. Hiçbir zaman olmadı. Birbirimize şu kaşın kalktığını görmedim” dedi. İddiaların yalan olup olmamasıyla ilgili konulan Özkan ise, “Yalan demek için böyle bir şey olması lazım. Hiçliği tarif etmek mümkün değil. Asla olmadı, olmayacak” ifadelerini kullandı.