Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ - 29 Mayıs Okulları Bornova Kampüsü Yöneticileri basın mensuplarıyla bir araya geldi. Yöneticiler okulun eğitim-öğretim faaliyetlerine dair bilgilendirmelerde bulundu.
EN KARLI YATIRIM ÇOCUKLARIMIZA YAPTIĞIMIZ YATIRIMDIR
29 Mayıs Okulları Genel Müdürü Bahri Kahya, okulun tarihsel yapısına değinerek çocuklara yapılan yatırımın değerinden bahsetti. Kahya, “Eğitim çok değerli bir şey. Bornova Kolejimiz 28 yıl hizmet vermiş. Buradan mezun olan binlerce öğrenci olmuş. Şimdi, öğretmen, devlet adamı, mühendis olmuştu. Mezun ettiğimiz öğrencilerimizin çocukları burada okuyor. Bornova başarı geleneğini devam edeceğiz. Sınavlarda Türkiye’de 96 tane öğrencinin tam yaptığı sınavlarda sanıyorum ki bizim okulumuzdan da 2 tane bulunuyor. LYS sınavından 500 tam puan alarak Türkiye birinci oldular. Eğitim konusunda iyi bir marka olduğumuzu düşünüyoruz. Ana okul ilkokul, lise, İstanbul’da üniversitemiz var. Bu eğitimi verirken, elbette çocuklarımız geleceğe hazırlanmak gibi bir görevimizi var.
Aslında çağın ihtiyaçlarına görev hazırlamaktır. Çocuklarımızı akademik olarak güçlendirmemiz gerekiyor. TUBİTAK’ın Türkiye Milli Takımı’nda bizim çocuklarımız oluyor ve olacak. Gelişmiş ülkelere yetişeceksek bunun için çok çabalamalıyız. Bir yatırımcı olarak söylüyorum, en karlı yatırım çocuklarımıza yaptığımız yatırımdır. Çocuklarımızın yabancı dil bilmesi gerekiyor. Bu çağda yabancı dil olmadan hayatı sürdürmek biraz zor. Çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizi öğretiyoruz. Yapılan bu çalışmalar bir süreç. Eğitim süreci anlık bir olay değil. 2020 Mart’tan sonra başlayan pandemi ile uzaktan eğitim oldu. Bakanımız ‘bu sene okul kapanmaz’ dedi bu zamana kadar geldik. Çocuklarımızın bir buçuk yıllık yaraları var. Bu anlamda da arkadaşlarımız planlarını yapıyorlar. Okul çalışanlarına da çok teşekkür ediyorum” dedi.
VAKIF TEMELLİYİZ, KAR AMACIMIZ YOK
Kahya, gelecek dönemde okulun fiyat politikasına değinerek, her ne kadar işletme de olsalar okul olduklarının bilince olduklarını söyledi. Kahya konuşmasına şöyle devam etti:
“Ülkede her şey zamlanmış ve enflasyon oranı tartışma konusu olmuş durumda. En düşük artış ayakkabı ve eğitimde imiş TÜİK sonuçlarına göre. Asgari ücretin artması gibi durumları düşününce hepsi birer maliyet. Biz vakıf temelliyiz, kar amacımız yok. Bu temelli olunca agresif bir tanıtım yoluna gitmiyoruz. İşletme de olsak eğitim kolunda yer alıyoruz, diğer ticari argümanların reflekslerini gösteremiyoruz. Velilerle umarım bir orta yolu bulacağız.
29 MAYIS VE 9 EYLÜL FELSEFESİ AYNIDIR
Okulun yapısıyla ilgili tartışmalar hakkında açıklamalarda bulunan Kahya, 29 Mayıs felsefesi ile 9 Eylül felsefesini barıştıramadıklarını ancak iki felsefenin de temelinde aynı olduğunu söylerek “Diyanet Teşkilatı tartışılıyor. Biz modern bir çerçeve çizmek istiyoruz. Çocuklarımıza belli kıvamda inanç değerlerini de vermek durumundayız. Hiçbir veli okulda karşılaşacağı uç düşünce ve fanatik algılar istemez okulda. Bu anlamda velilere geniş bir güven telkin etmiş oluyoruz. Biz eğitim hizmeti veriyoruz. Velilerimiz öğrencilerimizin için endişelenmeyeceği bir okuluz. Markamızı bu şekilde özetleyebiliriz. Logomuz Osmanlı Lalesi, kitap ve meşale içeriyor. Göze hoş geliyor bizim olduğu için mi bilmiyorum. Ülke olarak en büyük sıkıntımız; 29 Mayıs felsefesi ile 9 Eylül felsefesini barıştıramıyoruz. İkisi de aynı felsefedir. Ülkemizin ileride güçlü bir devlet olması için insanlarımız müşterek ortaklıklarını bulmak lazım. 29 Mayıs felsefesi ile 9 Eylül felsefesi aynıdır. Dönemsel renk farklılıkları vardır ama bu sadece tarihseldir” diye konuştu.
MARKAMIZI AYRICALIKLI YAPAN DİYANET VAKFI MİSYON VE VİZYONUMUZDUR
29 Mayıs Okulları Genel Müdür Yardımcısı Rıza Budak da, “Türkiye Diyanet iştiraki olarak İzmir’de büyüttüğümüz heyecanı Türkiye markası yapmak yolundayız. Anaokulundan üniversiteye kadar bir süre yaşayacağız. Özel okul deneyimi çok kıymetli değerlendirilmiş durumda. Seçkin, elit, başarılı, entelektüel bir ortam oluşturmuşuz. Milli ve manevi değerlerine bağlı bir kültür oluşturabilmişiz. Üst segmentte kalmak çok zor. Bornova Koleji’nin aktardıklarını bütün okullarımıza taşıyacağız. Akademik olarak başarılı olmak, öğrencilerin kişisel gelişimini sağlamak zorundayız. Bazı şeyleri zihnimizde standartlaştığı için saymıyoruz. Bizi ayrıcalıklı yapan Türkiye Diyanet Vakfı misyon ve vizyonunda oluşumuz. Veliler üniversite başarımızı soruyor. Bunu görebilmek 12 yıl sürüyor ama başarıyı buradan koyuyor. Biz bir marka inşa ediyoruz. Biz umarım İstanbul’da İzmir markası oluşturacağız. İsimlendirmenin inşası bu şekilde. Bizim insan gücümüz güçlü yanımız. Biz okul ve marka değil öğretmen ve yönetici üzerine inşa ediyoruz” diye konuştu.