Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke İl Binası’nda yapılan basın toplantısında ülke gündemini değerlendirdi.
Toplantıda Genel Başkan Yardımcısı Böke’ye İl Başkanı Alaattin Yüksel, İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Parti Meclisi Üyeleri, ilçe belediye başkanları, ilçe başkanları ve çok sayıda partili de eşlik etti.
Genel Başkan Yardımcısı Böke, 43 kişinin hayatını kaybettiği ve 297 vatandaşın yaralandığı Atatürk Havalimanı’nda yaşanan terör saldırısına ilişkin konuşurken iktidarı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı.
Böke, “Bayramlar bir araya gelip kucaklaştığımız, bunu mutluluğa dönüştürdüğü zamanlardır. Gönül isterdi ki hepimizin ailesiyle kucaklaştığı bir bayram olsun ama maalesef büyük acılarla giriyoruz. Türkiye’nin bu büyük acılara alıştırılmaya çalışıldığı bir dönemde giriyoruz. İstanbul’da büyük bir patlamayla 43 can kaybettik 297 vatandaşımız da yaralandı. Türkiye yıllardır bir terör belasıyla boğuşuyor. AKP’nin yanlış politikalarıyla başa bela ettiği kitlesel bir terörle karşı karşıya…” dedi.
HÜKÜMET KAFASINI KUMA GÖMÜYOR…
Türkiye’nin yıllardır terörle boğuştuğunu belirten Böke, sorumluluktan kaçtığını ima ettiği hükümeti kafasını kuma gömmekle eleştirdi.
Böke, “Artık görüyoruz ki yanlış politikalarla başka bir aşamada sistematik ve kitlesel bir terör var. Bu tehdit radikal ve aşırıcı bir terör tehdit. Bu tehdit cumhuriyet tarihinde ilk defa bütün şehirlerde kitlesel ölümlere yol açıyor. Böyle ciddi sorunla bir iktidara düşen bu sorunla yüzleşmektir. Bunu yapabilmek için de birlikte ortak akıl yürütme önerilerini kabul etmek, sorunun çözümü için elini taşın altına koymaktır. Oysa bu iktidar sorun yokmuş gibi kafasını kuma gömerek, yeni kayıpların olmasına imkan yaratıyor. Hükümetin bugün çıkıp yeni tehditle nasıl mücadele edeceğini bize açıklaması gerekir. Türkiye’nin başına bunu musallat ettiği gibi bu sorundan nasıl kurtaracağını da tarif etmesi gerekir. Bu sorunu başımıza musallat eden Erdoğan’dır, uygulanan dış politikası, ve onun üzerinde kurduğu Türkiye düzenidir. Tehdit oryaya koymuştur. Bize düşen bu tehdidin ortadan kaldırılmasını sağlamaktır. Tehdit çok açık, ne yapılması gerektiği de belli. Eksik olan şey, bu sorunu çözmek için gerekli olan siyasi irade eksikliğidir. En nihayetinde saray darbesiyle Başbakan’ı devirmiş Cumhurbaşkanı, seçilmemiş Başbakan ve yarın satılmayı bekleyen bir bakanlar kurulu var. Bu çerçevede bu sorunu çözmesini beklemek hiç gerçekçi değil” ifadelerini kullandı.
ÜLKENİN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAYACAK MISINIZ?
Başbakan Binali Yıldırım’a 11 soru sorduklarını belirten Böke, “Türkiye’nin güvenliğini sağlayacak mısınız? Bu sorumluluğu yerine getirecek misiniz? Getirmeyeceksiniz o koltukları boşaltın, Türkiye’nin güvenliğini sağlayacak insanlar bu işi yapmaya hazırlar “dedi ve şunları söyledi: Cumhurbaşkanı yeni geri vites arayışları içerisine girdi. Bunu İsrail ve Rusya ile düzenlenen ilişkilerde gözlemledik. Normalleşen bir dış politikayı yıllardır dile getiriyoruz. Türkiye’nin kendi çıkarları önde olan, ‘Yurtta sulh cihanda sulh’un ne kadar elzem olduğu aşikar. Dış politikanın normalleşmesine itirazımız yok. Ancak bu yapılarak sanki bütün sorumluları kendileri değil gibi geri vites yapanlar, o vitesi ellerinde kalmış görebilir. Türkiye Cumhuriyeti elinde geri vites kalmış bir araba muamelesi görmemelidir. Bundan sonra atılacak adımlarda bir yarın olduğu gözetilerek adımların atılması elzemdir. Şu anda yaşanan bu geri vites politikası çöken imparatorluk hareketinin sonucudur. Çuvalladırlar. Bunu Türkiye hep beraber ödüyor. Bu çark edişi Cumhurbaşkanının Mavi Marmara ile ilgili açıklamasında gördük. Mavi Marmara’yı İsrail’e göndermiş olan Erdoğan’ın kendisidir. İnsanların can kaybetmesinin sorumlusu Erdoğan’ın kendisidir. Bugün bu çark etmedeki açık mesajı şudur; Yarın hepinizi kendi çıkarlarım için terk edebilirim diyen bir cumhurbaşkanı var.
HÜKÜMET, ‘BU SALDIRI ARAŞTIRILMASIN’ DEDİ
Meclise terörle ilgili araştırma önergesi verdik ve AK Parti tarafından reddedildi. Bir bombayla 43 canımızı kaybettiğimizi bu terör araştırılmasın, bilinmesin yani buna çare üretilmesin dedi. Bugün de genel kurulda özel görüşme talebimiz oldu. Ancak yine AKP Türkiye sorunları konuşmaktan akçan yaklaşımını öne koydu. Bunu yaparken bunu korkuyla yaptığını diğer paketlerle de otaya koyuyor. Şua anda mecliste görüşülen yargı paketi korktuklarının dışa vurumu… Biz Yargıtay ve Danıştay yasasının geçmemesi için elimizden geleni yapacağız. Geçerse de Anayasa Mahkemesi’ne hemen götüreceğiz. Biz CHP olarak bu mücadeleyi vermeye devam edeceğiz.
ŞEHİT DEĞİL KURBAN…
CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel de şunları söyledi: Türkiye Atatürk Havalimanı’nda yine tarifsiz bir acıya gömüldü. Hepimiz o parçalanmış bedenler gibi hissettik. Hükümet her zaman olduğu gibi şehitlerimiz diyor ama bana göre bayram öncesinde AKP hükümetinin uyguladığı politikaların kurbanları bu canlarımız. Atatürk’ün ‘Yurtta barış dünyada barış’ felsefesiniz, ‘Savaş zorunluk olmadıkça bir cinayettir’ görüşünü bu hükümet tam tersine çevirmiştir. Yurtta savaş dünyada savaş politikasını uygulamaktadır. Barış istemek yasaktır. İnsanların ölme özgürlüğü var. Katiller yakalanmıyor, suçlanmıyor, ölenler ve yakınları suçlanıyor. Öyle bir süreç yaşıyoruz.