GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
24 Ekim 2016 Pazartesi 15:25

Bayraklı’da kriz büyüyor: Önce istifa sonra işten çıkarma!

Başkanı Karabağ’ın yönetim kurulu üyesi ve belediye meclisi CHP Grup Başkanvekili olan Tatlı’ya baskı yaptığı iddiaları sonrasında istifa yaşanan süreçte şimdi de İl Yönetim Kurulu Üyesi Serpil Yıldırım’ın kardeşi Serkan Yıldırım’ın belediyedeki görevine son verildi.

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ - Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın, CHP İzmir İl Yönetim Kurulu üyesi Hatice Tatlı üzerinde baskı kurduğu iddiasıyla istifanın yaşandığı süreçte yeni bir gelişme yaşandı.

Tatlı’nın geçtiğimiz ay İl Eğitim Sekreteri ve Bayraklı Belediyesi CHP Grup Başkanvekilliği görevlerinden Başkan Karabağ’ın etkisiyle ayrıldığının öne sürülmesinin ardından şimdi de İl Yönetim Kurulu üyesi Serpil Yıldırım’ın kardeşi Serkan Yıldırım’ın belediyedeki görevine son verildiği öğrenildi.

Başkan Karabağ’ın İl Kongresi sürecinde, başkan seçilen Alaattin Yüksel ve listesine muhalif bir tutum sergilemesi nedeniyle yönetimdeki isimler ile yakınlarına karşı bir politika uyguladığı ifade edildi.

Gelişmelerin ardından kardeşi işten çıkarılan CHP İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Serpil Yıldırım ve Eylül ayından iki görevinden de istifa eden Hatice Tatlı Egedesonsöz’e konuştu.

Yıldırım ve Tatlı Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın tavrının siyasi olduğunu belirtti.

CHP’DEN SEÇİLMİŞ BİR BAŞKANIN…
Yıldırım, “Beklediğim bir durumdu ama üzücü olan siyaset yapan bizlerin yakınlarını bizimle hesaplaşmak uğruna cezalandırılmasıdır. CHP’den seçilmiş bir belediye başkanının kendini partinin ve örgütün üstünde görmesi üzücü ve şaşırtıcı bir durum. Biz il yönetimine il delegelerimizin oyu ile seçildik hesap vermemiz gereken tek yer örgüttür. Yıllardır siyasetin içinde olan biriyim ve il delegesi olarak listesinde bulunduğum il başkan adayı Alaattin Yüksel'i destekledim. Sonrasında başkanımızın istifası ile Asuman Ali Güven başkanımızı oy birliği ile seçtik. Bu seçimden sonra il başkan yardımcımız Hatice Tatlı bir takım sorunlar yaşayarak CHP Grup Başkanlığı’ndan istifa etmişti. Tabi sıranın bana gelmesiyle kardeşim Serkan Yıldırım işten çıkarıldı. Gecesini gündüzüne katıp belediyede çalışan bir gençti… Bayraklı’da herkes bu duruma şahittir. Cumhuriyet Halk Partili bir belediye başkanına yakıştıramadım. İşten çıkartılmasını siyasi olarak değerlendiriyorum” diye konuştu.

BU EKİBİN DEVAMINI İSTEMİYORDU
Kendisine kongre sürecinde Başkan Karabağ’dan destek çağrısı geldiğini de sözlerine ekleyen Yıldırım, “Kardeşim orada çalışıyordu. Başkan bana ‘bize destek olsun’ diye haber gönderdi. Destek olacak bir durum yoktu. Zaten Alaattin Yüksel’in listesindeydim. Hiçbir şey söyledim. O dönem Bayraklı karşıydı. Başı da Hasan Karabağ çekiyordu. Alaattin Yüksel istifa edince biz de kendi içimizden Asuman Ali Güven’i seçince iyice sinirlendi. Hatice Hanım’ı odasına kapattı. Aracı vardı aldı. Şoförünü aldı. Hatice Hanım da görevlerinden istifa etti. Bunların hepsi onun sonucuydu. Genel merkezden bir atama bekliyordu. Bu ekibin devamını istemiyordu” dedi.

CEZALANDIRMAK İSTİYOR
Tatlı ise, “Asuman Bey’in seçimine hem Serpil hem ben olumlu oy kullandık diye cezalandırmak istiyor. Güven sorunu yaşadığım için istifa ettim. Serkan’la ilgili bir şey söylemem doğru olmaz ama bence de haksızlık. Kesinlikle Serpil’in tavrıyla ilgili... Genel merkez bir atama yapsın diye düşündü. Tüzüğün birinci maddesinde ‘yönetim kendi içinden seçer ya da genel merkez atama yapar’ diye geçer.  Biz tüzüğe uygun olarak seçtik. Birinci seçenek gerçekleşti. Hasan Başkan Alaattin Yüksel'i desteklemedi onun için de yok saydı... Bu süreci fırsat diye düşündü. Ama o da gerçekleşmedi” diye konuştu.

BELEDİYE BAŞKANLARI ‘BEN BELİRLERİM’ DİYOR
Tatlı son dönemde yerel yöneticilerin örgütün işine çok karıştığını ifade ederken, “Ne yazık ki son süreçte sadece Hasan Başkan için söylemiyorum Türkiye’de, AKP’de bile, bizim partide had safhada olmak üzere belediye başkanları il ve ilçe örgülerinin üstünde yönlendirici pozisyona geldiler. Oysa örgüt her şeyin üstünde… Belediye başkanlarının üstünde… Yerelde başkan tamam ama siyaseti örgüt yapacak. Ama bu öyle karmaşık bir hale geldi belediye başkanları il ve ilçe yöneticilerini ‘ben belirlerim’ noktasına geldi. Terse dönmüş bir durum var. 49 yıldır siyasetin içindeyim. CHP PM üyeliği, il başkanlığı yaptım hiç bu kadar yerel yöneticilerin örgütün işine karıştığını görmemiştim” ifadelerini kullandı.