GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
2 Ocak 2020 Perşembe 12:24

Batur’dan gökdelen üzerinden Zorlu’ya net mesaj: Bu kentin sahibi biziz!

Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Pasaport’ta yapılması planlanan gökdelen projesi için, “Biz yatırımcının önünü kesme noktasında değiliz. Yatırımcı kentin kurallarına uymak mecburiyetinde... ‘Ben burayı aldım, istediğim yaparım’ diye bir şey yok. ‘İster 2 kat ister 160 kat yaparız’ anlayışı olmaz. Kentin sahibi biziz. Halktan yetki alarak geldik bu makamlara” dedi.

EGEDESONSÖZ- Konak Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Abdül Batur, Sonsöz TV’de yayınlanan Günaydın Ege Programına konuk oldu ve Aslı Eren ile Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.

Belediye Başkanı Batur, son dönemde kentte tartışma konusu olan Pasaport bölgesine yapımı planlanan gökdelen projesiyle ilgili konuştu. İlk aşamada İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile fikir ayrılığı yaşayan fakat sonrasında projenin iptali için birlikte hareket edeceklerini açıklayan Başkan Batur konuya ilişkin detaylı bilgiler sundu.  

Belediyenin diğer hizmet ve çalışmaları için de açıklamalar yapan Batur ayrıca partisinin içinde bulunduğu olağan kurultay süreci üzerinden kısa ve net mesajlar verdi.

BU KENT YÜKSEK YAPI İÇİN BAYRAKLI BÖLGESİNİ 2004’TE UZLAŞIYLA SEÇTİ!
Batur, “2008 yılından beri devam eden bir süreç. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin aldığı 1/ 5000’lik plan kararları var. Odaların açtığı davaları görüyoruz. 2010 yılında 1/5000’lik planı mahkeme durdurmuş. 2012 yılında tadilat yapılmış, 2014’te yine durdurmuş.2014’te yine planlarda tadilat yapılmış, yine dava açılmış, süreç devam ediyor. Bilirkişi raporları odanın lehinde karar vermiş. Bize ulaşan bir şey yok. Yakın süre içinde mahkeme kararı bekliyoruz. Mahkeme devam ederken 2018 Aralık ayında Konak Belediyesi tarafından inşaat ruhsatı verilmiş. Bizim açıklamalarımız vardı. Eski konak olan, geçmişten bu yana tarihi misyonu olan, kentin en önemli yerlerinden olan bu alan içinde gökdelenle ilgili bir çekince ortaya koymuştum. Buralara yüksek yapı yapılmasın. Bu kent 2004’te odalar, yerel yönetimlerle bir araya geldi, görüşler alındı. Yüksek yapıların liman arkası ve Bayraklı bölgesinde olması noktasında uzlaşı sağlandı. Plan yapıldı. Bir uzlaşı neticesinde yapıldı. Bu kentte yaşayanlar, ‘yüksek yapı yapılacak alanlar burası’ dedi. Bu parsele baktığımızda çevresindeki binalardan da yüksek durumda… Kentin silüetini bozacak, yaralayacak durumda. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Konak Belediyesi olarak destek verdiğimiz amfi tiyatronun ortaya çıkarılması için çalışmalar var. Harika bir görüntü... Kente hareket getirecek bir çalışma. Bunu da öldürecek. ‘Kentin kalbine yüksek yapı yaptırmayacağız’ demiştik. Normlar belli. Silüeti bozmayacak şekilde yapılmasına karşı değiliz” dedi.

ŞİRKETİ UYARDIK, ‘DEVAM ETMEYİN’ DEDİK
Görevi aldıktan sonra projeyle karşılaştıklarını aktaran Batur, “Biz elimizde bulduk bunu. Ne Tunç Soyer’in ne Abdül Batur’un bir dahili yok. Hikaye 2008’den başlıyor. Biz bu konuda kararlıyız. Vatandaşa söz verdik. Biz şehrin böğrüne hançer saplanmış gibi bina yapılmasına karşıyız. ‘İçime sinmiyor’ demiştim. Mecliste ‘Düzeltilmesi noktasında hamle yapmama izin veriyor musunuz?’ diye sordum. Gurubumuzla konuştuk. Ondan sonra açıklama yaptım. Verdiğim demeç büyüdü. Kentli bize kente sahip çıkalım diye oy verdi. Yaptığımız çıkış çok olumlu tepki aldı. Doğru yolda olduğumuzu anladık. Hukuki sürecin başlayacağını ifade ettik. İkinci konuşmamı Büyükşehir meclisinde yaptım. Kararlılık konuşmasıydı. Bugün meclisimizde hamlemizi yapacağız. Dava süreci devam ediyor. Geçerli bir sebep var. Bu tür yapılar için estetik komisyonu var. Oradan da geçmesi lazım… Biz bu komisyonu 5’inci ayda kurduk. Daha önce neden kurulmadı? Bilmem! Böyle bir komisyon görüşü önceden yok. Sadece bu bina için yapmayacağız bu çalışmayı. Bundan sonra kent silüetiyle ilgili yapılacak ruhsat değerlendirmesi bu kuruldan onay alacak. Bugün meclise getirmemizin nedeni, meclisin bilgilendirilmesi, destek almamız ve ilgili kurullardan görüş alınmasıdır. Biz Konak Belediyesi olarak bunu yapacağız. Şirketi uyardık, ‘devam etmeyin’ dedik. Görüşmedik ama tebliğ ettik, onlar da devam etmiyor. Toplumun ve kurulların kabul edeceği bir yapılaşma olacak. Bundan sonra her türlü yapılaşmada bu onayı isteyeceğiz. Konak her köşesinden tarih fışkıran bir yer. Biz böyle bir çalışma yaparsak bu kenti öyle koruruz. ‘Kazanılmış hak’ denilen bir olay var. Saygı duyuyoruz ama yapılmayanları gündeme getireceğiz” açıklamasını yaptı.  

EN FAZLA 20-25 KAT OLMALI!
Batur süreci estetik ve ilgili kurumların görüşüne bırakacaklarını söylerken kat konusunda da, “En fazla 20-25 kat civarında olması lazım. Bizim Basmane çukuru diye bir olayımız daha var. Her seferinde inşaat alanı ve kat sayısının artmasından dolayı bu kadar uzadı. Bunu kentli kabul etmiyor. Her seferinde ısrar ısrar ısrar… İnsaf ya! Bu kente bu yapılaşma zarar. Biz İzmir’in silüetini koruyamayacaksak halk bize güven verdi, biz bunu korumak zorundayız. Yatırımcı yapsın. Gitsin Bayraklı’da, liman arkasında yapsın! Kritik bir plan bu. Ne görüş almışız ne başka bir şey!  Biz bu estetik kurulu toplarken Büyükşehir Belediyesi’nden de bir arkadaşımızı alacağız. Sistemi biz kuracağız, ilgili kurullardan görüş alcağız. 1 ayı bulur, karar vermiş olacağız” dedi.  

ZORLU’YA NET MESAJ: BU KENTİN SAHİBİ BİZİZ!
“Yatırımcının kente gelmesine bir şey demiyoruz, önünü açarız” diyerek sözlerini sürdüren Batur, Zorlu Holding’e net bir mesaj verdi. Batur, “Kentin imar planlarına, yönetmeliklerine uygun yatırımcı her şeyi yapabilir. İstanbul gibi mi yapalım İzmir’i? Keşke bunları yaptırmasaydık diyen bir anlayış gelişti. Tarihi yapılar kayboldu, silüet gitti. Keşke tıraşlasaydık diyor. Biz onu yapmayalım İzmir’de. Biz yatırımcının önünü kesme noktasında değiliz. Yatırımcı kentin kurallarına uymak mecburiyetinde... ‘Ben burayı aldım, istediğim yaparım’ diye bir şey yok. ‘İster 2 kat ister 160 kat yaparız’ anlayışı olmaz. Kentin sahibi biziz. Halktan yetki alarak geldik bu makamlara. Halk bize bu güveni kente sahip çıkmamız için verdi” açıklamasında bulundu.  

BİLDİĞİMİZ ZAMAN MÜCADELEMİZİ YAPIYORUZ
Batur, Narlıdere Belediye Başkanı sıfatıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi olarak geçmiş yıllarda proje için ‘kabul’ oyu vermesine açıklık getirdi. Konu üzerinden zaman zaman eleştirilen Batur, “Meclislerde komisyonlardan gelen 80-90 tane madde vardır. Her belediye başkanı kendi ilçesine bakar.  Maddelerin oy birliğiyle geçip geçmediğine bakılır. Geçen hafta hangi kararlar alındı, kimse bilmez. Sistem bu. 30 tane belediyenin iş yaptığı 160 gündem maddesi var. Bunları kontrol etmek o kadar kolay değil. Detayını bilmiyoruz. 2008’de el kaldırmışız, ondan sonra ben yokum! Bilinçli değil, gündem olarak görüyoruz. Kimin parselidir, bilgimiz yok. Bilgimiz olduğunda mücadelemizi yapıyoruz” dedi.

ŞUBAT AYI MECLİSİNE YETİŞİR
Gültepe planlarının onaylanması için konuşan Batur, “Biz kabul ettik, Ocak ayına yetişmez ama Şubat meclisine yetişir. Büyükşehirden geçtikten sonra askı süremiz var. Haziran ayına doğru sözleşmeler üzerinde çalışmaya başlayacağız. Kente, o bölgeye yakışan bir imar planı çalışması oldu. Özellikle sosyal donatılarıyla içinde yaşanılır bir bölge haline getirdik. 0.86 metrekare yeşil alan vardı biz yaklaşık 9 metrekareye çıkardık. Kişi başına… 9 kat arttırdık” ifadelerini kullandı.  

BİZ İZMİR’DE PLAN ESASLI, EMİN ADIMLARLA GİDİYORUZ, ARAMIZDAKİ FARK BU!
Kentsel dönüşüme dair konuşan Batur, çevre düzenlemesi için iktidar kanadından gelen eleştirilere cevap verdi. Batur, “Yeşildere ve Ege Mahallesi’yle ilgili kentsel dönüşüm çalışmalarını İzmir Büyükşehir Belediyesi yapıyor. Yeşildere ile ilgili yarışma projesi hazırlıyor. İhale süreci bitmek üzere... Güzel olacağına inanıyorum. Biz İzmir’de plan esaslı, vatandaş odaklı çalışmalar yapıyoruz. Biz emin adımlarla gidiyoruz. Aramızdaki fark bu olsa gerek” dedi.

KONAK İÇİN MÜJDELER, GELİŞMELER…
Batur ilçesi özelinde yaşanan önemli gelişmeleri kısa başlıklar halinde kamuoyuna sundu. Batur, “Akaryakıt istasyonunu belediye şirketi olarak biz işleteceğiz. Elimizdeki değerleri vermeyeceğiz. Belediye binası için de karşımızda cam binamız var. Onun yan tarafındaki binalarla birlikte kamulaştırma kapsamına alıyoruz. Hepsini bir yere topluyoruz.  Devlet Demiryolları Bölge Müdürlüğü’ne teşekkür ediyorum. Kemer’deki gar binasını bize verdiler. Geçtiğimiz hafta yaşandı gelişme. Aydın Erten rekreasyon alanımızla ilgili gelişme olumlu. Orman Bakanlığımızdan olumlu çıkmış. Bu hafta içinde ya da önümüzdeki hafta içinde tarafımıza tahsisi için yazı geliyor. Müjdesini verelim. Hassasiyetle takip ettiğimiz konuydu. Orman bakanımıza, valimize, ilgilenen arkadaşlarımıza, AK Parti grubundaki arkadaşlarımıza da teşekkür ediyoruz. Birebir ilgilendiler. Vatandaşın gelebileceği, belediyenin işleteceği bir çekim merkezi olacak. Bit pazarı için çalışıyoruz. Konak’ın en büyük problemi. Fevzi Paşa Bulvarı’nda akşam her yer doluyor. Bir mekan düzenlememiz lazım. Büyükşehir ile MTK tarafında böyle bir alanın düzenleneceği konusunda anlaştık. Bu bir de ihtiyaç haline gelmiş, o kadar meraklısı var ki! Vatandaştan geri kalmamamız lazım. Mekansal düzenlemeyi yapmamız gerekiyor. Alternatif bir yer gösteremezsen sokağa çıkıyor bu iş. Çalışma yürütülüyor. Fuar ile ilgili kararı Büyükşehir alıyor. Ona bizim eleştir getirmemiz mümkün değil. Vatandaş herhalde memnun” ifadelerini kullandı.

DUVARLARIN YIKILMASINI İSTEYEN BİRİYİM
Kültürpark’ın duvarları özelinde açıklama yapan Batur, “Fuardaki duvarların kaldırılmasını isteyen biriyim. İnsanlar özgürce girmeli ve çıkmalıdır. 10 tane güvelik elemanı koyar bu işi çözersiniz. Hyde Park, Central Park’ta duvar var mı? Yok! Lüksemburg Bahçeleri var Paris’te, duvar var mı? Yok. Bir noktadan girilmesi de disiplini sağlamıyor. Hollerin bir kısmının yıkılması doğru olacaktır. Artık bu hollerin yerine Gaziemir’de fuar alanımız var. Karar verici olan Büyükşehir Belediyesi’dir. Bazı işletmeleri de boşalttı. Butik müzeler olarak değerlendirilmesi noktasında çalışmalar yapıldığını duyuyorum. Bence doğru bir tercih! Kültürpark diyoruz, kültürün ön planda olması lazım. Yapılaşma hiç olmamalı” dedi.  

KONAK’TA ÇOK FAZLA HIRGÜR OLURDU AMA…
Partisindeki kongre sürecine değinen ve Konak İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu’nun ikinci dönemi için vize aldığı seçim hakkında konuşan Batur, “Konak kongresi tam bir demokrasi şöleni çerçevesinde geçti. Her iki adaya teşekkür ederim. Konak’ta çok fazla hırgür olurdu ama bu kez gayet güzel herkes birbirini dinledi. Eleştiriler yapıcı oldu. Konak kongresi tam bir uyum içinde geçti. Baştan söylemiştim, desteklediğimizi önceden söylüyoruz. Benim öyle bir yöntemim var. Çağrı başkan seçim döneminde birebir benimle çalıştı. Örgüt ve başkan yan yana gelince neler olduğunu gösterdik. Seçim sürecinden sonra da uyumlu bir ilişkiyi ön planda tuttuk. Konak ilçe örgütümüz gerçekten dinamik bir yapı. Çağrı başkan genç bir siyasetçi… Toplumla ilişkisi iyi... Çağrı başkanın yanında olacağım’ dedim. Onun yanında Ahmet Karadağ da aday oldu. Neticede Çağrı başkan yeniden, yenilenerek, yeni bir yönetimle göreve başladı” açıklamasını yaptı.

DENİZ YÜCEL’İN ADAYLIĞINDA SIKINTI OLMAZ
İl kongresine ayrı bir parantez açan ve mevcut Başkan Deniz Yücel’in olası adaylığını değerlendiren Batur, “İl başkanı Yücel’in adaylık sürecinde bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum. Genel merkez ilçe, il kongrelerini kafasından çıkarmış. İktidar olmaya odaklanmış bir düşünce var. Artık kim bakan olacak bunlarla uğraşmamız lazım. Parti içi mücadele bizim en büyük dinamiğimiz. CHP 96 yıldır ayaktaysa sebebi budur. O seçilecek, diğeri seçilemeyecek, seçilmeyen küsmeyecek, bundan sonraki süreç böyle işleyecek” ifadelerini kullandı.