GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
11 Haziran 2021 Cuma 10:30

Başkan Soyer geleceği hakkında konuştu: Ömür boyu siyaset yapmak istiyorum

Siyaset fikrinin 12-13 yaşlarından itibaren aklında olduğunu belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, " Ömür boyu siyaset yapmak istiyorum bu doğru, ama benim için siyaset hayatı dönüştürme sanatı. Siyaseti hangi koltukta yaptığınızın bir önemi yok. Kainata bakarsanız bir toz tanesi kadar değiliz, neyi ne yapacaksınız, ne kadar değiştireceksiniz ki? Bizi belki diğer canlılardan ayıran en önemli şey iz bırakma gayesi…" dedi.

EGEDESONSÖZ - 196Sekiz kanalında Armağan Çağlayan'ın sorularını yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, geleceğe yönelik açıklamalarda bulundu.

Siyaset hayatına devam edip etmeyeceği hakkında merak eden soruyu da yanıtlayan Başkan Soyer, farklı kademelerde de olsa ömür boyu siyaset yapmak istediğini belirtti.

Siyaset hayatında bulunmak istediğini belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "Ömür boyu siyaset yapmak istiyorum bu doğru, ama benim için siyaset hayatı dönüştürme sanatı. Siyaseti hangi koltukta yaptığınızın bir önemi yok. Kainata bakarsanız bir toz tanesi kadar değiliz, neyi ne yapacaksınız, ne kadar değiştireceksiniz ki? Bizi belki diğer canlılardan ayıran en önemli şey iz bırakma gayesi… Bende bu memlekette iyi hatırlanacak bir iz bırakabilmek  için, bu hayatı iyileştirebilecek bir şeyler yapabilirsem bundan büyük mutluluk duyarım" dedi.

SİYASETE 50 YAŞINDA BAŞLADIM
Siyasetten önce turizm işi ile uğraştığını belirten Başkan Soyer, "Siyasete atılmadan önce Turizm ile uğraştım İzmir'de. Otelimiz vardı Seferihisar'da. Orta okul yıllarında bu dünyayı değiştirmek mümkün, bu hayatı değiştirmek mümkün, ben siyaset yapmalıyım, bu üniversite yıllarında iyice pekişti. Sonunda İsviçre'ye Uluslar arası mastır yapamaya gitmiştim orada bir günlük tutuyordum. Orada son kararımı verdimi hatırlıyorum. Demiştim ki orada 'ben 40 yaşıma kadar ailemi geçindirecek bir iş yapacağım, ondan sonra para kazanma hikâyesini bir tarafa bir kenara bırakıp vakfedeceğim kendimi ve Türkiye ile ilgili söylemek istediklerim var onları söyleyeceğim'… Bu 10 yıl sapma ile gerçekleşti ve 50 yaşında gerçekleşti. Tatil köyünü 2 kardeş yapmıştık, işlettik, kiraya verdik ve sonunda elimizden çıkarttık. Çocuklarımız büyüdü üniversite mezunu oldular… Kısacası gençlik yıllarımdan beri hayalini kurduğum şeyi 50 yaşındayken başlattım" dedi.

BİR SÜRE SONRA VAZGEÇME NOKTASINA GELMİYORSUNUZ
Kendisine yöneltilen eleştirilerin başlarda çok kırıcı olduğunu ancak sonradan kırıcı gelmediğin belirten Soyer, "Başta ilk yumruklar çok yıkıcıydı ve üzücüydü. Aile olarak çok incindik, çok kırıldık çünkü sürekli bitmek bilmez bir saldırı var… Sonra sebeplerini anlamaya başladığınız zaman o saldırıların yıkıcılığı azalıyor. Çünkü Türkiye'deki o kutuplaşma siyasetinin, Türkiye'deki bu sığ ve paçadan çekiştirmeci siyasetin ürünü olduğunu görüyorsunuz. Anladığınız zaman daha az yaralıyor. O zaman bütün bu saldırılar nedeniyle vazgeçmek, pes etmek noktasına gelmiyorsunuz. Doğru bildiğinizi, inandığınızı yapmaya devam ediyorsunuz" diye konuştu.

SİYASET İLE ÖZEL HAYATIMIZ BİRBİRİNE KARIŞTI
Ev içinde herkesin kendisini siyaset yapması konusunda desteklediğinin altını çizen Soyer, "Ben evde çok şanlıyım. Herkes bu konuda çok ciddi şekilde destek oluyor bana. Bizim hayatımızın kendisi siyaset. Tamimiyle siyaseti özel hayatımızı siyaset ile siyaseti özel hayatımız ile karıştırmış durumdayız" ifadelerini kullandı.

DAHA FAZLA ZAMAN NASIL YARATABİLİRİM DİYE BAKIYORUM
Seferihisar Belediye Başkanlığı görevinden Büyükşehir'e aday gösterildiğinde korkup korkmadığının sorulması üzerine konuşan Soyer, "Hiç ürkmedim. İzmir'i aşkla seviyorum. Bir tutku ve bağlılık benimki... Kendimi İzmir'e benzetiyorum. Bu nedenle yapılabilecek çok şey olduğunu bilerek geldim bu noktaya. Beni heyecanlandıran çok plan var kafamda. Ürküntüden çok daha fazla zaman nasıl yaratabilirim de güzel bir şey yaratabilirim bu kent için diye çalışıyorum"

27 MART'TA AÇACAĞIZ
İzmir'de şehir tiyatrosunun kurulup kurulmayacağının sorulmasını  üzerine de açıklamalarda bulunan Soyer, "Şehir Tiyatrosunu kurduk. Genel Sanat Yönetmeni'ni Yücel Erten olarak görevlendirdi jürimiz tarafından. Şartnamesi ve diğer işleri bitti şu an, Dünya Tiyatrolar Günü olan 27 Mart tarihine de açacağız.

SİYASETİ DEĞİŞTİRMEYİ SANAT OLARAK GÖRÜYORUM
Hayalleri arasında siyasetçi olmanın da olduğunu belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "Siyasetçi olmaktı. Çünkü ben siyaseti hayatı değiştirme sanatı olarak görüyorum. Hayatı değiştirmek mümkün diye düşünüyorum. Çocukluğumdan beri böyle düşünüyorum. Bu yüzden hep siyaset yapmak vardı hayallerimde ancak yaş ilerledikçe gördüm ki siyasetin en güzeli yerelde yapılan, yerel yönetimde yapılan, hizmet üzerinden yapılan siyaset. Yerel yönetime aslında insanlığın geleceğinin de kentler dünyası olacağını düşünüyorum. Yerelde akıyor hayat. İnsanların yerelde üretilen hizmet ve siyaset ile ilgili beklentisi var. Bu yüzden aslında yerelde hizmet üretmenin hayatı ve dünyayı değişmek olduğunu düşünüyorum. " dedi.

12-13 YAŞINDAN İTİBAREN HAYATI SORGULAMYA BAŞLADIM
Siyasi bir aileden gelmediğinin altını çizen Soyer, "Siyasi aile denemez. Babam askeriye hakimiydi, annem o da hukukçuydu ancak daha çok yol su elektrik diye bir idaresi vardı bakanlığın orada personel müdürlüğüydü. Yani aslında siyaset ile çok ilgili bir hale değildik. Ancak ben yatılı okudum ve orta ikiden itibaren de siyasetin hep siyasetin göbeğinde hissettim kendimi. Hayatı sorgulamaya başladığım yıllar 12-13 yaş… O zamandan itibaren de hep hayatı değiştirmenin mümkün olduğunu gördüm. Dünyadaki adaletsizliklerden rahatsız olmaya başladım ve bunları değiştirebilmek için neler yapmam gerektiğine kafa yordum. O günden bu güne de hep böyle geçti hayatım" diye konuştu.

EN MUTLU 7 YILIMDI
Yatılı olarak okuduğu lise yıllarının en güzel yılları olduğunu belirten Soyer, "Bornova Anadolu Lisesi'nde 7 sene yatılı okudum. Benim hayatımın en güzel yılları yatılı okuduğum 7 yıldır. Hazırlıkta daha ilk gün gideceğimizde yataklar seriliyor aileler geliyor… Bir tek ben orada kendimi görmüştüm 'hadi gidin artık' diyen. Çok mutluydum o zaman, annemde bana demişti niye bu kadar mutlusun diye…" ifadelerini kullandı.