EGEDESONSÖZ- Koronavinüs salgını nedeniyle başlatılan mücadele sürerken 4 milyon nüfuslu İzmir’de de çalışmalar devam ediyor. Pandemi nedeniyle zor günler geçiren İzmirlilere destek olmak için “Biz Varız” kampanyası başlatan İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal projesi ise sürüyor.
Çalışmaları yakından takip eden ve Büyükşehir’in tüm imkanlarını seferber eden Belediye Başkanı Tunç Soyer vatandaşların büyük katkılar koyduğunu söyledi. Egedesonsöz’e yaptığı açıklamada kimseden para istemediklerini, hesap numarası açmadıklarını anlatan Soyer, “Biz sadece aracılık yapıyoruz. Kampanyanın İzmirliler adına sahibiyiz. Bu bir dayanışma hareketidir. Veren elin alan eli görmeyeceğini söyledik. İnanılmaz bir destek var. İnsanlar alışveriş yapıp bize getiriyorlar. Mesela bir kamyon sabun gönderen oldu. Bu süreçte hijyenin önemli olduğunu vurgulamak istemiş. Gıda paketleri bağışlayan, bin adet toplu alım yapıp kamyonla gönderen var. Duyarlı vatandaşlarımız çok. Bir kişi mesela çok sayıda top kek almış ve göndermiş. Belediye olarak kendimizi de geliştiriyoruz. Kriz belediyeciliği diye bir şeyi keşfetmiş olduk. Belediyede bununla ilgili yönerge yazdık. Bir genel sekreter yardımcımıza görevleri dışında ‘STK’lar ve kurumlarla temas kuracaksın’ dedik. Artık onun yeni bir görev tanımı daha oldu. Ben, belediye personelimizin de buna katılmasını istiyorum” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin personel ve lojistik altyapısıyla tüm hazırlıkları yaptığını anlatan Soyer, “Ben bütün belediyenin kaynaklarını buraya aktarmaya ve bu iş için kullanmaya hazırım. Bir canın bile daha fazla gitmesinden önemli hiçbir şey yok. İnsan yaşamı ve hayatı her şeyin üzerindedir. Köprüsü de batsın, yolu da asfaltı da… Ayrıca bu işin siyaseti yapılmaz. Biz her türlü seferberliğe hazırız. Önceki günkü belediye başkanları toplantısında arkadaşlarıma söyledim. İnsan hayatını merkez alacağız ve o mantıkla çalışmaları yapacağız” diye konuştu.
16 NİSAN-10 MAYIS KRİTİK EŞİK
Başkan Soyer, İzmir Valisi Erol Ayyıldız başkanlığında toplanan pandemi kurulunda masaya koyduğu, “sokağa çıkma yasağı uygulansın” teklifinin arka planını anlattı. Soyer, “ Vaka sayımız ve kayıplarımız artıyor. Önlemleri alıyoruz ama yeterli değil. Birçok yerde insanlarımız işleri, evlerine gidiyor. Evet bir zorunluluk ama süreci uzatmadan, kontrol etmenin, kesmenin salgının durdurmanın yolu sokağa çıkma yasağıdır. Biz bunu istediğimizi söyledik. Bana göre en önemli kritik aralık 16 Nisan ile 10 Mayıs tarihleri arasıdır. Bu tarih aralığında vakaların zirveye ulaşacağını düşünüyorum. Yayılımı durduramazsak işimiz daha da kötü olacak Biz, sokağa çıkma yasağı ilan edildiğinde tüm İzmir’e yetecek lojistik ağa sahibiz. Belediye 30 bin çalışanı ve İzmirliler ile bu süreci atlatabilir” dedi.
DAYANIŞMA İÇİN PARAYA İHTİYAÇ YOK
Türkiye’yi bu sürecin sonunda bir ekonomik kriz ve mali problemin beklediğini anlatan Başkan Soyer, bunun panzehrinin toplumun temel taşı olan dayanışma ruhu olduğunu söyledi. Soyer, “Bizim toplumumuzda dayanışma, imece, birliktelik gibi kavramlar var. İzmir’in ruhunda bu var. Bu soruna çözüm üretemezsek biz kavramını kaybederiz. Allah korusun dayanışma olmaz, bencillik hüküm sürerse daha sonrasında yağmalar, vandallıklar başlar. Aile içi dayanışmamızı genele yaymak zorundayız. Bu acılar unutulur, se gider kum kalır. Yani bize genetiğimizde olan, bu kadim toprakların mirası dayanışma ruhu kalır. İnsanlar süreç nedeniyle evlerine, kabuğuna çekildi. Sosyalleşme azalır, bireyselleşme artarsa bu kapanış tehlikeli olur. Kimse bu süreçte ‘benim kimseye ihtiyacım yok’ diyemez. Dayanışma için paraya, nakite ihtiyaç yok. Bizde bu ruh var” diye konuştu.
TERMAL KAMERA KONULACAK
Başkan Soyer belediye personelinin de salgından korunmak için hassasiyet gösterdiğini belirtirken hijyen kurallarına, çalışma koşullarına büyük önem verdiklerini söyledi. Soyer, “Ateş ölçerlerimiz sürekli kullanılıyor. Denetimlerimizi kurum olarak yapıyoruz. Şimdi termal kameralar gelecek. Alımlarını yapmaya başladık. Metroya, otobüs merkezlerine, kalabalık yerlere ve giriş çıkış olan yerlere yerleştireceğiz. Bu termal kameralar sıcaklıkları, vücut ısısını ölçecek” dedi.
O İSME TEPKİ: MECZUP!
Soyer son olarak İzmirliler için “gavur, dinsiz” ifadeleri kullanan ve sosyal medya paylaşımı tepkilere neden olan Zekiye Çomaklı’nın sözleri için ise, “Ona ‘meczup’ demekten başka bir şey aklıma gelmiyor. Ne yazık ki İzmir’e bu şekilde bakanlar her zaman oldu. Biz onlarla uğraşarak vakit kaybetmemeliyiz. Tabi ki çoğunluğu temsil etmiyorlar ama yaşadıkları, bulundukları da bir gerçek” dedi.
NEPTÜN HANIM ÇOK TİTİZ
Başkan Soyer, bu süreçte kendisinin de büyük titizlik gösterdiğini belirtirken belediye başkanı olarak aktif bir görev alanının bulunduğunu söyledi. Evinde önlemlerin eşi Neptün Soyer tarafından çok yüksek oranda alındığını belirten Soyer, “Eve gidince ayakkabılarımızdan giydiğimiz elbiseye kadar hepsini çıkartıyoruz. İnanılmaz bir denetim ve uygulama var. Evde Neptün hanım çok dikkat ediyor” diye konuştu.
Bu süreçte ev ortamında kaldığı zaman önemli bir değeri hatırladığını da anlatan Soyer, “Eve misafir geldiğinde hemen annem kolonya ikram ederdi. Ona kızardım. Şimdi anladım ki gerçekten gelenek ve göreneklerimizin bir özelliği varmış. Bunu düşününce kendimden utandım. Kültürümüzün bir parçasını şimdi daha iyi anlıyoruz” dedi.
Başkan Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yardım kampanyasına katılanlar ve destek verenleri yeni süreçte açıklayacaklarını da söylerken İzmir’de herkese günlük kamuoyu mesajı vereceğini söyledi. Kısa kısa durum raporunu kentliye ileteceğini söyleyen Soyer, “Devlet babadır. Biz ise anayız. Belediye bir ana şefkati ile yaklaşmak zorunda. Biz, diğer kurumlarımızla koordineli ama vatandaşına kucak açan bir mantıkla çalışmak zorundayız” ifadelerini kullandı.