EGEDESONSÖZ - İzmir'de 30 Ekim 2020 tarihinde gerçekleşen 6,9 büyüklüğündeki deprem sonrasında yaşanan felaketten en fazla etkilenen ilçe Bayraklı olmuştu. Yüzlerce binanı için ağır hasar kaydı oluştuğu doğal afette deprem sonrası da siyasi tartışmalar birbirini izlemişti.
AK Partili isimler hükümetin Bayraklı'da hayata geçirdiği proje alanlarını örnek göstererek Cumhuriyet Halk Partili Bayraklı Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yüklenirken, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal eleştiriler hakkında sessizliğini Sonsöz TV'de bozdu.
İNSANLARIN DERDİNE EL ATMAK LAZIM
Gerçekleşen deprem sonrası AK Parti ile Cumhuriyet Halk Partisi arasında başlayan 'ne yapıldı' tartışmaları ile ilgili şimdiye kadar siyasi konulara çekmemek için çok çabaladığını belirten Sandal şu ifadeleri kullandı:
"Deprem meselesinde özel bir hassasiyetimiz var siyasete malzeme edilmemesi için... Ancak arkadaşlar siyasete çekmeye çalışıyor. Van Belediyesi ne yaptı? Elazığ Belediyesi, Malatya Belediyesi ne yaptı? Ben İBB ve Bayraklı Belediyesi'nin yaptığını söylüyorum... Enkaz süreci dahil; çadırlara yurttaşlarımızın taşınması, ihtiyaçların çözülmesi, çok kısa süre içinde çadırlardan çıkartılarak geçici konutlara yerleştirilmesi kira bedelinin çözülmesi. Bunu kim yaptı? Büyükşehir öncülüğünde Bayraklı Belediyesi yaptı. Sırf kira yardımı 50 milyon TL'ydi. Daha önce birçok bölgede afetler yaşandı. Kimin yıkılan evi ile ilgili K sınırları ile ilgili bir çabası oldu ve meclislerden geçti? Altyapı çalışmalarını tamamına destek olundu, Bayraklı'da neden olmadı? Parklar yapılmadı deniliyor… Hafriyatların olduğu yerde nasıl yapacaksınız? Bunlar yapılacak, kalkacak ki oradaki çalışmalar olsun. Bölge şantiye havasında. Yaz olmadan Büyükşehir buradaki parkların hepsi eski görünümüne kavuşacak. Afetlerde belediye yurttaşın yanında olur. Ancak temel sorumluluk merkezi hükümetindir. Deprem vergisini Bayraklı Belediyesi mi? Büyükşehir Belediyesi mi topladı? Kaynak orada. Biz neden Bayraklı'yı afet bölgesi ilan etmedik? 117 canımız gitmiş, genç evlatlarımız gitmiş çocuklarımız gitmiş, 20 bin vatandaş sokakta ancak afet bölgesi değil. Hadi verin bunun cevabını. Karadeniz'de afet bölgesi ilan edilirken biz bundan onur ve gurur duyuyoruz. Çok iyi yaptılar orada. Peki Bayraklı'da sorun ne?
Bir diğer sorun de biz belediye olarak vatandaşa kredi verebilir miyiz? Hayır. Evin maliyeti 40 bin TL'den 600 bine çıkmışken 200 bin TL'lik krediyi neden vatandaşa dayatıyoruz? Toplumun diğer kesimlerine kredi kanallarını sonuna kadar açıyoruz da depremzede olunca mı sorun var? Neden sorunlar çözülmüyor? Ne bekleniyor? Yakında Büyükşehir bununla ilgili müjde verecek ve bir pilot uygulama yapılacak. Buradaki mesele şu, orada mağduriyeti had safhada olanlar var. Bitme noktasında tükenme noktasına olanlar var. Bu insanların derdine el atmak lazım. Belediye üstüne düşen sorumluluğu yapıyor bundan sonraki iş kamuya ait bir iş. Krediyi sen vereceksin, kredi faiz oranını sen belirleyeceksin."
ARTIK YETER!
Süreç içinde atılan bazı adımlara uyum bozulmasın diye seslerini çıkarmadıklarını vurgulayan Sandal, "Negatif işlere bile ses çıkarmadım uyum bozulmasın diye. Enkaz etrafında güvenlik önlemleri var. Tonlarca çöp oluşuyor güvenlik ekipleri nedeniyle çöp alınamıyor ve havuz medyası çıkıp reklam yapıyor. Biz zar zor iletişime geçerek o çöpleri almaya çalışıyoruz.İstanbul Büyükşehir Belediyesi çadır kuruyor tam da ihtiyaç duyulan alana ancak kaldırdık mevcut... Bu güne kadar ses çıkarmadık ancak artık yeter!" diye konuştu.
MAĞDURİYET VARSA BUNU BAZEN GÖRMEZSİN
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'nin Bayraklı ilçesinde verilen emsal artışı kararına dava açması hakkında da 'mağduriyet' çıkışında bulunan Sandal şunları söyledi:
"Bir işin için 'Sadece mevzuatsal ölçekte ele alınıp böyle karar verdik' denmesini doğru bulmuyorum. Bu adil değil. Biz arkadaşlara defalarca derdimizi anlattık. Bitmiş, tükenmiş, emekli yurttaş burada rant çalışması yok. Kamudan gerekli desteği alamıyor, kredi desteğini almıyor, yatırım ile ilgili faiz oranı ile ilgili desteği almıyor. Biz de alternatif üretiyoruz burada. Ancak burası mağdur bir bölge. Bir tarafta bir mağduriyet varsa bunu bazen görmezsin, işitmezsin."
50 YILLIK SÜREÇ OLDUĞU İÇİN İTİRAZLARINDA HAKLILAR
Geçtiğimiz haftalarda tamamlanan Adalet Mahallesi planları ile ilgili vatandaşların serzenişlerinin haklı olduğunu dile getiren Sandal, "Biz Adalet Mahallesi planlarını yeniledik. Islahtan gelen kesintiler var. Biz bunların hepsini tek elde toplandık. Bu, bütün binaların arsaların özetini çıkaracaksınız demek. Bu bölge 600 hektar yaklaşık. Alanın büyüklüğü nedeniyle teknik çalışmalar var. Bizim sürecimiz içerisinde çok uzun süreçler değil ancak vatandaş için 50 yıllık süreç bu sebeple de itirazlarında haklılar" dedi.
BU BİR REVİZYON PLANI
Yapılan sunum sonrası vatandaşların 'biz bir şey anlamadık' yönündeki yorumu hakkında da el kitapçıklarının hazırlandığını vurgulayan Sandal, "Bine yakın Manavkuyu ve Adalet Mahallesi'nde yaşayan vatandaşımızı çağırdık. Bunu yaparken toplumun farklı kesimlerinden yurttaşlarımız vardı. Revizyondaki ağırlıklı tanımlamalar planlama terimleri ile oldu. Biz bununla ilgili 20 soru yaptık. Kendim de okudum kendim de düzelttim. Arkadaşlarla da anlaşılır bir dille hazırladık. Bunun hazırlıkları bitiyor önümüzdeki hafta itibari ile el broşürü ile vatandaşımıza aktaracağız. Bu bir revizyon planı. Bu hemen eviniz yıkılacak değil. Bundan sonra uygulamalar olacak. Buna vatandaşın kendisi karar verecek. Vatandaş istemediği sürece hiçbir işlem olmayacak" ifadelerini kullandı.