GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
10 Temmuz 2017 Pazartesi 20:48

Başkan Kocaoğlu’ndan ‘İstanbul’ çıkışı: Kenti satma peşinde değiliz!

Kocaoğlu, “Biz İzmir'in kalkınmasını, yaşanacak bir kent olmasını, gecekondulardan kurtulmasını, istiyoruz. Kent rantı peşinde değiliz. Biz yaşanacak bir kent yaratmak istiyoruz. Dünyanın en güzel kenti İstanbul'un düştüğü duruma İzmir'i düşürmek istemiyoruz” dedi.

Mehmet İŞLER / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Temmuz ayı birinci meclis toplantısı Başkan Aziz Kocaoğlu idaresinde gerçekleşti. Meclis’in gündeminde ise deprem ve kentsel dönüşüm vardı. İzmir’in yaşanacak kent olması için çabaladıklarını söyleyen Kocaoğlu, ‘kent rantı peşinde değiliz’ dedi.

AK PARTİ’DEN ELEŞTİRİ
Toplantıda söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, ‘depreme dayanıksız’ raporu verilen İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Konak'taki hizmet binasında yapılan son çalışmaları eleştirdi ve herhangi bir gelişme kaydedilemediğini dile getirdi.

Doğan, "Harcanan bunca paraya karşılık bu bina depreme dayanıklı hale getirilebildi mi? Olası büyük bir depremde yaşanacak hasarın ve can ile mal kayıplarının sorumlusu kim olacaktır? Gelin bu binaya hep birlikte bir bakalım, ortaya çıkan manzara sıfıra sıfır, elde var sıfır... 11 yılda bu binayı yıksanız, yerine en az 4 kez yeniden belediye sarayı yapabilirdiniz. Daha kendi binasını bile onaramayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, Ballıkuyu, Ege Mahallesi, Bayraklı, Aktepe-Emrez, Örnekköy, Gültepe'de kentsel dönüşüm projelerini nasıl hayata geçirecek? Vatandaşlarımızın can ve mal güveliklerini sağlayabilecek misiniz? Bu projeleri de 11 yılda mı bitireceksiniz?" dedi.

KOCAOĞLU: SİZ KİMİN EVİNİ SORUYORSUNUZ?
AK Parti'den getirilen eleştirilere cevap veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise şunları söyledi: "Bu binanın güçlendirme çalışmaları başlamıştır. Safha safha devam edecektir. Kadifekale'deki kentsel dönüşümde sözleşmeye rağmen, koskoca Başbakanlık'a bağlı TOKİ döndü. Parayı verdik, konutları aldık. Ar bizim, namus bizim dedik. Kadifekale'de yaşayan insanlara mahcup olmadık. Protokoller arşivde duruyor. Ardından orada 100 dönüm ve 15 dönüm kamuya terk edilecek açık spor alanları planlandı. Sonra TOKİ bu iki arsayı sattı. 7-8 sene oldu. Bize gelip gittiler, buraya imar veremeyiz dedik. Şimdi buranın imar çalışması geldi. Bir kısmı yeşil alan, bir kısmı konut ve ticaret alanı. Arsa sahipleri TOKİ'den aldıkları arsayı İller Bankası'na satmışlar. İller Bankası da ortak olduğundan buraya kamu menfaati bulaşmış. Ondan dolayı da kamu yararı oluşmuş, imara açılmış. 

Siz kimin evini soruyorsunuz? Siz neyin hesabını soruyorsunuz? İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 100 dönüm tapulu arazisi... Nerede? Karayolları, çevre yolunun kenarında kamulaştırılan arazilerde AVM yapıyor. Mera diye tutturdular, ot bedelini biz verdik. Mahkeme kararıyla tapumuz alındı. Sonra bu mera arazisini iki defa iptal ettirdik yargıdan. Karayolları Bölge Müdürlüğü binasını ve lojmanlarını yapmak istiyormuş. Ağaçlıyol'daki bölge müdürlüğünü sattık ya... Bizim 100 dönüm arazimiz buharlaştı... Karayollarında bir imkan var. İhtiyaç dahilinde kent dışında çevre yollarında kamulaştırmayla dinlenme tesisi yapılabiliyor. Bu kanun maddesine dayanarak, Balçova'ya iki kilometre mesafeye şimdiki AVM yapıldı. Yazıktır bu kente... 

‘YAŞANACAK BİR KENT YARATMAK İSTİYORUZ’
İstanbul'un ne hale geldiğini giden görüyor. Biz İzmir'in kalkınmasını, yaşanacak bir kent olmasını, gecekondulardan kurtulmasını, istiyoruz. Kent rantı peşinde değiliz. Kamu arsasını satma peşinde değiliz. Kenti satma peşinde değiliz. Biz yaşanacak bir kent yaratmak istiyoruz. Dünyanın en güzel kenti İstanbul'un düştüğü duruma İzmir'i düşürmek istemiyoruz. Mücadelemiz budur. Bunun için çalışıp, üretiyoruz. Yazık bu memlekete... Bu memleket bunu hak etmiyor kardeşim..."