GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
9 Aralık 2020 Çarşamba 14:11

Başkan Batur ile A'dan Z'ye: Pandemi, kentsel dönüşüm, büyükşehir binası mesajları...

Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Gültepe Planları için Şehir Plancıları Odası’ndan gelen itirazları haklı bulmadığını belirterek, “Yol ve yeşil alana baktığımız zamanda kişi başına 0,86 metrekare düşüyordu. Şimdi bizim planımızda 13 metrekare düşüyor. Sosyal tesis alanı 45 hektardan 95 hektara çıktı. 7 metrelik yollar 12 metreye çıkarıldı. Ulaşım planı büyükşehir tarafından desteklendi. Nüfus artışı ve rezerv alan olmadan nasıl bir kentsel dönüşüm planı yapacaklar bana bir anlatsınlar. Ben de giderim çekinmem, uzlaşarak çözebilir” dedi.

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, SonSöz TV’ye konuk oldu. Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlayan Batur, Konak’ta yapılması planlanan kentsel dönüşüm çalışmaları için önemli açıklamalarda bulundu.

Gültepe’de bulunan 14 mahallenin planlarının deneyimli ekipler tarafından hazırlandığını ve tüm çalışmaların açık, net ve ulaşılabilir olduğunu ifade eden Batur, “Bu binalar yerinde dönüşecek, rezerv alanımız yok. Biz bu planı yapmak için yola çıkarken vatandaşa da sorduk. 3 bin itiraz var geldi ve 1574 kişi plan yapılmasın diyor sebebi de 4-5 katlı binası olması. Bilgilendirme konusunda itiraz oldu ama en iyi bilgilendirmeyi de yaptık, mahallerde askıya çıktık. Açık, şeffaf bir şekilde sitemize de koyduk. Benim yerim yeşil alanda, otoparkta diyenler oldu. Bunlar zaten en yakın imar adasına verilecek. Bunu yapmazsak bozulur zaten plan. Yol ve yeşil alana baktığımız zamanda kişi başına 0,86 metrekare düşüyordu. Şimdi bizim planımızda 13 metrekare düşüyor. Sosyal tesis alanı 45 hektardan 95 hektara çıktı. 7 metrelik yollar 12 metreye çıkarıldı. Ulaşım planı büyükşehir tarafından desteklendi.

“ŞEHİR PLANCILARININ GEREKÇELERİNİN ÇOĞUNUN DOĞRU OLMADIĞINI MAHKEMEDE KONUŞURUZ”
Süreci şeffaf ilerletmelerine rağmen Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi’nin planlara itiraz ettiğini söyleyen Başkan Batur, “Odalara brifing verdik. Şehir plancılarının bundan önceki yönetimine de anlattık. Gerekçelerin çoğunun doğru olmadığını mahkemede konuşuruz. Hem duruş hem felsefe olarak odalarımızın yanındayız. Ben mimarlar odası üyesiyim. İzmir’de odaların olması geçmişten bu yana ciddi çalışma yapması depremdeki yıkımların büyük olmasını önleyen en önemli etkendir. Beton laboratuvarı kuran ilk oda İzmir İnşaat Mühendisleri Odası’dır. Bugün fazla bir yıkım olmadıysa bunu odalar borçluyuz. Mahkeme gitmeleri gerekiyordu son gündü. Biz de medyadan, Egedesonsöz’den öğrendik. Kentsel dönüşümle ilgili kaybedecek bir dakikamız yok. Kentin içinde sağlam binaların yapılması konusunda radikal kararlar almamız lazım. Biz odalarımızla yeniden bir araya gelip anlatacağız. Nüfus artışı ve rezerv alan olmadan nasıl bir kentsel dönüşüm planı yapacaklar bana bir anlatsınlar. Ben de giderim çekinmem, uzlaşarak çözebilir. Aynı bakış açısından bakan bir anlayışa sahibiz. Genel başkanımızın da görüşü bu yönde. Hep birlikte yapacağız bu işi” dedi.

“KORDON İLE BEŞTEPE’NİN BİR FARKI YOK”
İzmir’in planlanmasıyla ilgili radikal kararlar alınması gerektiğini vurgulayan Batur, “99 yılından önce 75 yönetmeliğiyle yapılan binaların envanteri yapılmalı. 75 yönetmeliği daha çok hem beton teknolojisi malzemesi, teknolojinin ilerlemediği, nervürlü demirin daha kullanılmadığı, kolonlarda flat sisteminin kullanılmadığı ve mühendislik desteğinin daha az alındığı bir yönetmelik. Binaların yüzde 70’i bu yönetmelikle yapılmış. Bu binaların envanteri çıkarılmalı. Birinci Kordon ve Güzelyalı’nın Beştepe’deki binayla farkı yok. Bundan sonraki süreçte güvenli, depreme dayanıklı sağlam bina yapımını destekleyerek insanlarımızın can güvenliğini korumalıyız. Kentsel dönüşüme giren binalar müracaat ediyor. 3 ay içinde yıkım ruhsatı verebiliyoruz. Bir kere vatandaşın binası yıkıldığı anda yönetmelikten kaynaklı yüzde 40 kaybı oluyor ve aynısını yapma şansı yok bir kere bunu düzeltmemiz lazım. Yüzde 10-20 civarında yıkımdan dolayı kayıpları oluyor hak verilmesi lazım ben bunu destekliyorum. Bununla ilgili önerme verildi Büyükşehir’e. Bir kere eski yönetmelikte olan inşaat haklarının korunması gerekiyor. İlçe belediyesi karar alabilir ama asıl büyükşehirden geçmesi gerekiyor. Bunu teşvik etmemiz lazım, başka şansımız yok. 1 ay bitti deprem unutuldu. Onun için ciddi kararların verilmesi gerekiyor. Konak’ta 36 ağır hasarlı bina var, yüzde 90’ı Beştepe bölgesinde. Birinci önceliğimiz kentsel dönüşüm, değişim. İyi ki yola çıktık Gültepe’de” dedi.

“KAMULAŞTIRMA İÇİN BÜTÇEMİZ BELLİ”
Depremden sonra Konak Belediye binasının farklı noktalara geçici olarak taşındığını açıklayan Batur, hizmetlerin kesintisiz devam ettiğini ve bu konuda vatandaşın da bilgilendirildiğini ifade ederek, “Bu dönem de yeni binamız yapılacak. 20 bin metrekare kapalı bir alan lazım bize. Kamulaştırmaya 50 milyon civarında rakam gelirse girmeyiz. Bizim kamulaştırma bütçemiz belli, uzlaşıyla çözmeyi planlıyoruz. Alsancak’ta yaşayan vatandaşlarımız da biraz sabırlı olsunlar. Nerede, neyi, nasıl yapabiliriz diye çalışıyoruz. Eskiyen ve dönüşüme girme konusundaki binaların dönüşümü yapılması lazım. Yıkılacak binaları vatandaş biliyor.  Siyaset konusunu bir tarafa bırakıp birlikte karar vereceğiz; Tunç Başkan’ın da politikası bu. Eyleme geçirmemiz lazım. Depremi yaşadık, 30 Ekim 14. 57’yi hemen unutmayalım” diye konuştu.

AK Parti Konak İlçe Başkanı Sait Baştaş’ın “Konak’ta kentsel dönüşüm değil, imar planları yapılıyor” eleştirilerine yanıt veren Batur, şu sözleri söyledi:

“Görecek herkes, kentsel dönüşüm mü imar planı mı? Yapıldığında görecek herkes, Narlıdere’de de öyle yapmıştık. Kentsel dönüşüm için illa 6306 sayılı yasayla yapılacak diye bir şey yok. 6306 sayılı yasaya yokken yaptık biz Narlıdere’yi. Uzlaşıyla, Vatandaşla bir araya gelerek, belediye şirketinin sözleşmelerini yapmasını sağlayarak, vatandaşı müteahhitlere ve diğer konularda ezik bırakmayarak yaptık. Biz anlaşmayı yaptık, aynısını yapacağız. Biraz fazla merak ediliyor ama sözleşmelere başladığımızda nasıl bir çalışma yaptığımızı herkes görecek. Bir kere güvene dayalı ve yerinde dönüşüm olacak. Yani vatandaş        mahallesinde oturmaya devam edecek, bizim derdimiz o. Yoksa itiraz ediliyor şimdi de biz yerinde dönüşüm yapmasak çok rahat olurdu ama insanlar o mahallede yaşamayı istiyor. Sosyal demokrat bakış açısıyla da öyle görüyoruz, yerinde olacak. Sayın Başkan’ın desteklerine de teşekkür ediyoruz planlarda da bize destekleri oldu, özellikle vergi dairesinin takası konusunda da yardımları oluyor ama bu başkana da birifing vermiştik ve kentsel dönüşüm olarak anlatmıştık. Biz paylaşımlarımızı bütün siyasi gruplara şöyle anlatıyoruz. Gültepe planlarına öyle yaptık çünkü; çıktık bütün ilçedeki siyasi partilerin ilçe başkanlarını çağırdık, meclis üyelerini 2 defa çağırdık. Şimdi Beştepe’de de öyle yapacağız, hazır Beştepe’ler. Önce meclis üyelerine bilgi vereceğiz bununla ilgili çalışmalarımız da son noktada. Biten şeylerden bir iki örnek vereyim; sosyal alt yapı alanı yürürlükteki imar planında 136 bin150 metrekareymiş, öneri imar planda 349 bin 83 metrekareye çıkmış, üç katına. Eğitim tesisi 75 binmiş, 98 bine çıkmış. Sosyal kültürel alanlar 1843 metrekare şu andaki planda onu 18 bin 698’e çıkarmışız. Sağlık tesisi 3 bin 794 metrekareymiş 7 bin 64 metrekareye çıkarmışız. Sırf biz sosyal tesis derken sadece belediye ait sosyal tesis düşünmesin insanlar burada hastanesi, aile sağlık tesisi, okulu, ibadet yeri bunları da içine alan bir sosyal tesis. İbadet yeri 4 bin 996 metrekareymiş 9 bin metrekareye çıkarmışız. Park 38 bin 574 metrekareymiş, 125 bin 648’e çıkarmışız. Semt spor alanı, açık kapalı pazar sıfır şu anda, 27 bin 120 metrekareye çıkarmışız. Hiç meydan yokmuş, 8 bin 327 metrekare de meydan yapıyoruz. Her şeyi daha nefes alınabilecek şekilde planlıyoruz. Beştepe’de 50 bin kişi yaşıyor. Biz 70 bin kişiye çıkarıyoruz en fazla. Yüksek bloklar da yapmıyoruz. Görsellerini görün projelerin nefes kesici, insanca yaşanabilecek bir yer olacak.”

 “BÜYÜKŞEHİR BİNASI MİMARİ AÇIDAN BİR SEMBOL”
İzmir Valiliği’nden teknik bir ekibin gelerek yıkım gereken bölgelerle ilgili görüş almak istediklerini söyleyen Batur, büyükşehir binasının yıkımıyla ilgili de uzlaşı gerektiğini belirtti. Batur, “Valilik binası, Defterdarlık, Milli Eğitim binalarının bulunduğu bölgede yapılaşma konusunda fikrimizi sordular. Mevcut valilik binasını geçmeyecek şekilde aynı tarzda bina yapılması o alana uygun gelecektir. Alan olarak tesirli bir alan,  tekrar aynı yükseklikte bina yapılması mümkün değil. Konak’ta eskiye dönüş var. Yüksek bloklar hep tartışılır görüşülür konuşulur, şimdi İletişim Başkanlığı olarak kullanılan binanın kaldırılması bence güzellik katacak, destekliyorum. Büyükşehir belediye binası az ve orta hasarlı diye bir rapor var. Yıkalım yeniden yapalım diye de Tunç Başkan’ın önerisi var. Burada bir uzlaşı lazım… O bina güçlenerek ayakta kalacaksa kalmalı. Bence mimari açıdan bir sembol, meydana yeni hava katacak bir bina yapılmalı. Güçlendirilmesi gerçek anlamda sağlanacaksa yeni bina yapımı kadar bir fiyat çıkar orada. 10 katlı bir binanın daire başı 200 bin lira ya gelir. Miras, mimari, emek olarak bakılması lazım… Bir yarışma projesi bir kez daha değerlendirme yapılabilir diye düşünüyorum ben” dedi.

“KONAK’TA GÜNLÜK ORTALAMA 650 VAKA VAR”
Konak’ın gündüz nüfusunun en fazla yoğunlukta olduğu ilçe olduğunu belirterek koronavirüste günlük vaka sayılarının 650 civarına çıktığı zamanların olduğunu şu anda ise düşüşlerin görüldüğünü söyleyen Batur, “Konak bir merkez, en fazla insan sirkülasyonunun olduğu ilçelerden birisi ve gündüzleri nüfusu bir buçuk milyona kadar çıkıyor.  Kısıtlamaların etkisiyle son iki üç gündür 250’lere düştü. Bu ekonomik gidişatla tam kapanma olacağına inanmıyorum. Son genelgede bütün iş kollarının yine dışarıda çalışabileceği konusunda karar alındı. Şu anda ülkede 32 binlerde vaka sayısı. Halk sağlığı mı ekonomi mi onun kararını ülkeyi yönetenler verecekler. Ufacık bir kısıtlama bile etkisi olduğunu söylemek mümkün. İzmir büyük bir sıkıntı içerisinde… Hastaneler ve yoğun bakımlarda doluluk oranı yüzde 83’ lerde; ölüm sayısı artmaya başlıyor. Vatandaşlar kendi karantinalarını kendi yapacak. İşi olmayan çıkmayacak, işi olan mecburen çıkacak evine ekmek götürecek. Şehirlerarası ulaşım konusunda sağlık kurulu bugün yeniden toplanacak. Tek umut aşı ve aşının uygulamaya geçmesi. Vatandaşların mümkün olduğunca kendi karantinalarını alması gerekiyor. Ben tam kapanmayı destekliyorum. Minimum 14 gün kapanma vaka sayılarını düşüreceğini biliyoruz. Tabipler odasının baştan beri çağrısı 14 günlük kapanma ama maalesef uygulanmadı. Bir meteor düşmesi kaldı. Bu süreç İzmir’de zorlu geçiyor ama belediyeler sıkıntılı noktalarda ellerinden gelen katkıyı yapmaya çalışıyor. Konak Belediyesi’nde dünkü veriye göre 57 kişi pozitif, çok şükür hastanede değiller. İdari binalarımızda 5 gün geliyor 5 gün gelmiyor. Toplam 9 gün içinde hastalığı yakalayabiliyoruz. Hem belediye hizmetlerini yönetmeye çalışıyoruz hem de pandemiyle ilgili çalışmalarımızı yapıyoruz. Sosyal yardımlarımız devam ediyor. Cumartesi, Pazar günleri temizlik kampanyası yaptık. Birçok parkı mahalleyi bitirdik, asfalt döküm işi yapıyoruz.”

“LOKANTACILAR YÜZDE YÜZ HAKLI”
Pandemi sürecinde en fazla etkilenen kesimin esnaf olduğunu belirten Batur, Mart’a kadar kiralarını ve işgaliye bedellerini ötelediklerini söyledi. Valiliğin kararı doğrultusunda artık bit pazarının kurulmadığını ve yeni bir yer bulunması gerektiğine dikkat çeken Batur, seyyar satıcılarla ilgili de “Akşamları özellikle Fevzi Paşa Bulvarı’nda seyyar satıcı sıkıntısı yaşıyoruz. O bölgeyi pilot bölge ilan ettik zabıtalarımız çalışıyor. İnsanların geçim sıkıntısı var, herkes bir çare içinde. Lokantacı vergisini kirasını veriyor yüzde yüz haklı. Ben esnafın yanındayım. Ama devletin karşılıksız olarak yardımla ilgili bir çalışma yapması lazım” dedi.