GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
27 Mart 2017 Pazartesi 21:08

Balbay tiyatrolar gününü kutladı

CHP İzmir Milletvekili Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi Mustafa Ali Balbay, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Gününü kutladı.

Mustafa Balbay, insanlık tarihinin yaklaşık 2500 yıllık hikâye anlatıcısı olan tiyatronun, insanları bir arada tutmanın en içten, en yalın ve en evrensel aracı olduğunu söyledi.

Balbay tiyatro’nun her şeye karşın hayatta kalmaya çalıştığını belirterek, tüm baskı, sansür ve engellemelere rağmen, tiyatronun engellenemez bir güç olduğunu hatırlattı. Balbay ayrıca 3-5 Mart 2017’de gerçekleştirilen 3. Milli Kültür Şurası’nın sonuç raporunu değerlendirdi.

Balbay açıklamasında şunları söyledi: "Kültür ve sanat alanında AKP hükümetinin baskıcı, otoriter, sansürcü ideolojik müdahalelerine rağmen tiyatro direniyor. Devlet Tiyatroları'nı özelleştirmek sanatı nefes alamaz hale getirmektir. İktidarın yıllardır devlet eli ile tiyatro olmaz, özelleştireceğiz sözü ile özerk ve tüzel kişiliğe sahip yapılar olan ödenekli sanat kurumlarını, adeta halkın gözünde itibarsızlaştırılmaya çalıştırıyor. Sanat kurumlarına ait binalar ya satılıyor ya da tadilat yapılacak bahanesiyle boşaltılarak kendi kaderine terk ediliyor."

"15 Temmuz sonrası OHAL KHK’ları ile sanat kurumlarının tasfiye ediliyor. Sanat emekçilerinin yetiştiği konservatuarlar, tiyatro bölümlerinin geleceğini karartıyor. Tepki gösteren tüm sanatçıların düşman ilan ediliyor. İhraçlar, açığa almalar ve soruşturmalarla sanatın, sanatçının sesinin kısılmaya çalışılıyor. Adı TÜSAK olarak kısaltılan sanatın tüm dallarının desteklenmesi ve sanat kurumlarının yeniden yapılandırılması amacıyla hazırlanan kanun tasarısıyla  yapılmak istenen KHK ile gerçekleştiriliyor..

Balbay Kültür Bakanlığı’nın tiyatro oyunlarının milli değerler gözetilerek yerli ve milli olarak düzenlenmesi hedefi için de şöyle dedi: 

“Türk tiyatrosunun sorunu öyle sanıldığı gibi ulusal nitelikli, Türk insanını anlatan oyunların azlığı değildir, 150 yıllık tiyatro geçmişimizin olması da değildir; sorun, az sayıdaki yeteneklerin hiçbir şekilde desteklenmemesi ve daha da vahimi engellenmesi, küstürülmesi sorunudur. Hükümet oyunları yerli ve milli olarak ayıracağına sanatın evrenselliğini kabul edip dünya klasiklerini, tiyatro sanatındaki yenilikleri Türk tiyatrosuna katmak zorundadır.”