GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
13 Haziran 2023 Salı 16:23

Bakanlık imara açmıştı… O arazi kime ait?

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “mağduriyet” olduğu gerekçesiyle İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Narlıdere Belediyesi’nden bağımsız imara açtığı Narlıdere’deki 250 dönüm arazinin sahipleri ortaya çıktı. Bayburt Grup’a ait Agrobay Seracılık’ın sahipleri Şentürk ailesinin mülkiyetinde olan arazilerin planlarına son şekli verildi. Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, “Tüm planlama alanlarındaki çalışmalar belediyelerden bağımsız yapılamaz. Bu gelişmeleri gazetelerden okuduğumuz için üzgünüz” dedi.

EGEDESONSÖZ- Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın İzmir genelinde yürüttüğü planlama ve yeni alanları imara açma çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor.

Geçtiğimiz hafta, Çiğli-Balatçık’ta bulunan geniş bir araziyi konut imarına açan ve yaklaşık 1800 dairenin inşaatı için uygunluk veren bakanlık bu kez farklı bir yer için işlem yaptı. Malatya ve İzmir’de kuru meyve-sebze ihracatı sektöründe ticaret yapan iş insanları Recep Karagöz ve Arif Akbaş’a ait Çiğli’deki arazinin ardından bu kez Narlıdere’de Bayburt Gruba ait Agrobay Seracılık’ın sahipleri Şentürk ailesinin mülkiyetinde olan araziler imara açıldı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan 1/100 bin ölçekli çevre düzeni planında “konut genişleme alanı” olmasına rağmen İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından alt ölçekli planların yapılmamasını gerekçe gösteren mülkiyet sahipleri bakanlığa başvurarak imar talebinde bulundu. Tüm tapuların devrini yapan Şentürk ailesi İller Bankası’na yüzde 30 civarında bir pay vererek geriye kalan araziyi planlayarak imara açma yöntemini tercih etti. Bakanlık tarafından “rezerv alan” ilan edilerek planlanan yer daha önce Maliye tarafından satışa çıkartılmıştı.

BAKANLIK: MAĞDURİYET VARDI!
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı söz konusu plan değişikliğiyle ilgili, “Mevcut durumda; 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı'nda "Kentsel Yerleşik Alan" lekesi üzerinde bulunmasına rağmen bu plan kararının alt ölçekli planlara aktarılmamış olmasıyla başlayan süreç, plan sahasında yer alan mülkiyetler adına mağduriyet yaratmaktadır. Süregelen bu mağduriyetin giderilmesi ve özellikle 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen İzmir Depremi sonrasında bölgenin ihtiyaç duyduğu nitelikli ve dirençli konut stoğunun oluşturulmasına katkı sağlaması amacıyla 137 Ada 32, 34, 37 ve 1935 Parseller ile 156 Ada 1965, 1967, 1991 ve 1995 Parselin tamamını kapsayan alan; Bakanlık Makamı'nın 13.01.2023 tarih ve 5537348 sayılı olurları ile 6306 sayılı Kanun'un 2'nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca "Rezerv Yapı Alanı” olarak ilan edilmiştir” ifadelerini kullandı.

HAKLARINI KULLANAMADILAR!
Yine açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Gerek "Rezerv Yapı Alanı" ilan edilen alana, gerekse plansız durumda olan alana ilişkin mevcut durum incelendiğinde; mülkiyet sahiplerinin 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı'ndan gelen haklarını kullanamamalarından ve İzmir için ihtiyaç duyulan kentsel kullanımların bu alanlarda hayata geçirilememesinden doğan mağduriyetlerin giderilebilmesi adına 137 Ada 32, 34, 37, 1935 Parseller ile 156 Ada 1965, 1967, 1991, 1995 Parseller ve de 156 Ada 1962 Parselin tamamını kapsayan alanda bütüncül bir planlama çalışması yürütülmesi gerekliliği doğmuştur”

BAŞKAN ENGİN: “KEŞKE HABERİMİZ OLSAYDI!
Egedesonsöz’e açıklamalarda bulunan Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin ise alanın 4-5 yıl önce planlanan haliyle bakanlıktan geçtiğini söyledi. Engin, “İller Bankası’na pay verilerek ve arazilerin tamamı Maliye’ye devredilerek işlemlerin yapılması yöntemi tercih ediliyor. Bölge tamamen ‘rezerv alan’ ilan edilerek planlanıyor.  Zaten burası 100 binlik planlarda konut alanıydı. Uzun süredir alt ölçekli planlarının yapılması yönünde talepleri vardı. Ben de planlamanın olması gerektiğini Büyükşehir’e bildirmiştim. Kentin rezerv alanlara ihtiyacı var. Rezerv alan tabiri buranın dönüşümde kullanılabileceği için kullanılıyor.  Şehir ne yazık ki yıllardır artık sıkışmış durumda. Burada üst ölçekli planlara uygun bir çalışma yapılmıştır. Zaten mahkeme daha önce ‘burayı imara açamazsınız’ diye iptal etmedi. Sosyal donatı alanları ve kamusal kullanıma ayrılacak yerlerin azlığı-eksikliği nedeniyle planı iptal etti. Şunu da net söylemeliyim ki bu tür planlama kararları Ankara’dan belediyelere sorulmadan yapılmamalıdır. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyesinin görüşü alınmalıdır. Biz planlamaya ilişkin kararı gazetelerden gördüğümüz için üzüldüğümüzü ifade etmek isterim. Keşke haberimiz olsaydı” diye konuştu.

BAYBURT GRUP KİM?
Abdurrahman Şentürk’ün yönetim kurulu başkanlığını yaptığı Bayburt Grup’un yönetiminde Ali Şentürk, Ahmet Şentürk, Güngör Şentürk ve Alim Şentürk gibi isimler yer alıyor. İnşaat, enerji, hayvancılık ve tarım alanlarında yatırımları bulunan grubun İzmir’in Dikili İlçesi’nde jeotermal bölgesinde kurulu seracılık faaliyetleri sürüyor. Agrobay Seracılık adıyla kentte tanınan Bayburt Grup’un birçok alanda vergi rekortmenliği bulunuyor.