GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
20 Eylül 2017 Çarşamba 11:39

Bakan Özhaseki'den İzmir mesaisi: Ne mesajlar verdi?

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, kurultay ve açılış programları için İzmir'deydi. Bakan Özhaseki, kentsel dönüşüm, sosyal tesislerin satışı ile Irak ve Suriye'deki gelişmeler ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ‘kentsel dönüşüm’ çalıştayı ve bir dizi program için İzmir’e geldi. İlk olaral Kaya Termal Otel’de düzenlenen programa katılan Özhaseki, kentsel dönüşümün ülke için acil olduğunun altını çizdi.

Bakan Özhaseki, kamu kurumlarının ellerinde bulunan sosyal tesis adı altında şehir merkezleri ve sahil kenarlarındaki geniş arazili yerlerin satılarak kaynağın kentsel dönüşüme aktarılacağını belirtti. Özhaseki, “Bizim bakanlıklarımızın kamu kurumlarımızın deniz kenarlarında tesisleri var. Diyorlar ki ‘memur tatil yapsın’… Tamam yapsın da buralar zarar ediyor. Biz 20’nin üzerinde tesisi satışa çıkarttık. Diğer bakanlıklar da bunu yapacak. Ankara’nın merkezinde sosyal tesislerimiz var. Bu tesisler zarar ediyor. İçinde restoranı, oteli yılda 10 milyon kayıp var. Kurum içinde ‘efendim kırsaldan, çevre illerden gelen memurlarımız nerede kalacak’ diyorlar. İyi de bizim tesisler iki yıldızlı kardeşim. Gitsin dört yıldızlı tesisle anlaşalım orda kalsın. Parasını da biz verelim. Buralardan elde edilen tüm kaynaklar kentsel dönüşüm hesabına yatırılacak. Burada tüccarlar var. Hadi biriniz bir TL zarar eden yeri elinde tutsun bakalım. Tutmaz. Sosyal tesisleri satma kararı aldık, sürdüreceğiz” dedi.

SEKTÖRLER KAZANACAK
Bakan Özhaseki kentsel dönüşüm konusunda da açıklamalarda bulundu. İzmir’de dönüşüm çalışmalarının ilerlediğini belirten Özhaseki, “Karabağlar’da temel attık. Çalışmaları sürdürüyoruz. Belediye başkanları arkadaşlarımız hazırlık yaparsa biz de yardımcı oluruz. Biz bakanlık olarak çözüm ortaklığı sistemini hayata geçireceğiz. Biz 500 bin binayı yeniden yaptığımızda sektör de canlanacak. Bir evde kullanılan malzemeleri düşündüğünüzde istihdam artacak. Yine inşaat sektöründe çalışanlar var. Yerli ve milli sanayi gelişecek. Belediyelere sıfır faizli krediler vereceğiz” diye konuştu.

Şehirlerin geleceğinin o kentteki yerel yöneticilerin ufkuyla doğru orantılı olduğunu vurgulayan Özhaseki, akıllı, iyi niyetli, vizyonlu yöneticileri olan şehirlerin büyüyebileceğini, orada yaşayanların da keyif alacağını ifade etti.

Türkiye topraklarının yüzde 66'sının 1. ve 2. derece deprem bölgesi bulunduğunu, nüfusun yüzde 71'inin burada yaşadığını anlatan Özhaseki, "6 ve üzerinde son 100 yılda 56 deprem var. 83 bin civarında can kaybımız olmuş. Hocalarımızın söylediği büyüklüğü 7 üzerinde yarın sabah da deprem olabilir, 15 sene için de deprem olabilir. İstanbul'da böyle bir deprem olursa ne olur? En az 600 bin riskli binadan bahsediyor tüm raporlarda. İzmir ve diğer şehirlerimiz için de bir felaket var. Bunları bilip bunlara uygun hareket etmemiz lazım. Şom ağızlılık yaparak iki de bir deprem geliyor demek istemem ama bunun söylenmesi lazım, birinin buna dikkat çekmesi lazım." diye konuştu.

"DEPREME HAZIRLIKLI OLUNMALI"
Özhaseki, bir an önce depreme karşı hazırlıklı olunması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"5 yıl önce çıkan yasayla birtakım işler yapılmış. 5 yıl içinde 1 milyon 100 bin civarında bağımsız bölümü dönüştürecek iş başarmışız. Yeterli mi, değil. Mevzuattan, yanlış uygulamadan kaynaklı sorunlar var, bunların aşılması lazım. Mesela normalde 1 emsal ise 2 emsal yapılıyor, yarısı müteahhite yarısı vatandaşa. Sosyal donatı alanları, altyapı alanları düşünülmüyor. Bu büyükşehirlerde çekilebilir bir durum değil. Finans sorunu var ama onun da çözümleri var. Vatandaşların da ödemelerde bulunması lazım. Yeni bir hedef koyduk kendimize. 20 milyon yapı stoğumuz var, 1999 sonrası yapılan depreme daha dayanıklı öncesine göre. 5 milyon civarında sağlam yapı. 1999 öncesi 15 milyon. Türkiye'de yenilenmesi gereken bağımsız birim sayısı 7,5 milyon civarında. 15 senelik bir hedef koyduk, yılda 500 bin. Buna gücümüz, bilgimiz, teknik kapasitemiz yeterli. Bizim bir an önce seferberlikle bu işe başlayıp bu işi çözmemiz gerekiyor."

TOKİ'NİN ÇALIŞMALARI
TOKİ Başkanı Mehmet Ergün Turan da kurultayın İzmir'de yapılmasının önemine değinerek, hükümetin dev projeler başlatmasıyla yatırımcılar üzerinde İzmir'le ilgili büyük moral oluştuğunun, bir çok firmanın İzmir'de inşaat çalışmalarına başladığının altını çizdi.

İnşaat sektörünün yılın ilk yarısında yüzde 6,4 büyüdüğünü, inşaat harcamalarının 2017 yılın ilk yarısında 190 milyar TL olarak gerçekleştiğini, sektörde istihdam edilenlerin oranının toplam istihdam içindeki oranının yüzde 7,6 olduğunu, bu rakamın 2 milyon 200 bin kişiye tekabül ettiğini anlatan Turan, inşaat sektörünün güven endeksinin ağustosta yüzde 3,3 arttığını belirtti.

"BU YIL DA YENİ REKOR KIRILACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Turan, geçen yıl 1 milyon 341 bin konut satıldığını, bunun rekor niteliği taşıdığını söyleyerek, şunları kaydetti:

"Bu yıl da yeni bir rekor kırılacağını düşünüyorum. İlk 7 ayda 770 bin civarında konut satıldı. Geçen yıl aynı dönemde 712 bindi. Yapı kullanma ruhsatlarında da bu büyüme görülüyor. İnşaat malzemeleri ihracatı da gelişti. Sektörel anlamda yüzde 3,5'luk bir artış oldu. Yerli malzeme kullanımı arttı, sektördeki ithalat yüzde 18 azaldı bir önceki yıla göre."

TOKİ'nin şu anda 54 ilde 181 noktada kentsel dönüşüm faaliyeti yürüttüğünü aktaran Turan, "Kentsel dönüşüm faaliyetlerindeki yaklaşımımız gelir elde etmeye dayanmıyor." dedi.

Turan, İzmir'in iş yapmakta zorlandıkları bir şehir olduğunu ifade ederek, bu ve gelecek yılın yeni bir dönem olduğunu, çeşitli ilçelerde sosyal konut üretiminde yoğun miktarda konut üretimine başladıklarını söyledi.

İzmir Valisi Erol Ayyıldız ise İzmir'deki binaların yaş ortalamasının 26 olduğuna dikkati çekerek, verilerin yapı stokunun yarıya yakının iyi olmadığını gösterdiğini belirtti. 

AK PARTİ İL BAŞKANLIĞI'NA ZİYARET
Programın ardından AK Parti İzmir İl Başkanlığını ziyaret eden Özhaseki, AK Parti döneminde "şehirlerin elinin yüzünün açığa çıkmaya" başladığını, hizmet belediyeciliğini öne çıkardıklarını belirtti.

Türkiye'deki vesayetçi yapının kırılması noktasında en cesur adımı AK Parti'nin attığını dile getiren Özhaseki, "Son iki yılda geçirilen badireler Allah'tan ki eskiden olmamış, bizim dönemimize denk gelmiş." dedi. 

Haziran seçimleri öncesinde üst akılın HDP'lilere "seçime bağımsız olarak girmeyeceksiniz, sizi destekleyeceğiz barajı aşacaksınız, aşınca AK Parti tek başına iktidar olamayacak, koalisyon görüşmelerine mahkum kalacak, o sırada zaaf doğacak, siz çukurları eşin, şiddeti artırın, paçavraları bayrak diye çekin, öz yönetim ilan edin" dediğini ifade ederek, şöyle devam etti:

"Barzani şimdi ne yapmaya çalışıyor, devlet kurmaya çalışıyor. Bağımsız Kürt devleti mi olacak? Yapmasınlar, güldürmesinler bizi. Öyle bir şey yok. Kimin oyuncağı olacağı çok belli orada. Türkiye'de de ilk adımı atmaya çalıştılar. Bir gece yarısı iki polisimizi evinde şehit ettiler, aslan gibi bir binbaşıyı çocuklarıyla sokakta alışverişe giderken arkadan vurdular, şiddeti artırdılar. Televizyonları hatırlayın, siyasi temsilcileri saz çaldı, Cumhuriyet gazetesi PKK'lılarla röportaj yaptı, bunları çiçek çocuk gibi lanse etti. Bunlar çok çevreciymiş, otları kırmazlarmış. Aslan gibi, dağ gibi yavrularımızı kalleşçe vuruyorlar, çöpleri otları kırmazlar diye öyle şirin gösterdiler. O açtıkları çukurlara o katiller sürüsünü gömdük. Şehirleri, köyleri temizledik, dağları temizliyoruz. Bir daha ayağa kalkamayacaklar. Devleti bölünme tehlikesinden, Türkiye'yi parçalanma tehlikesinden kurtardık."

Özhaseki en ağır olanın FETÖ belası olduğunu kaydederek, "Hırsız içerideydi, kapı kilidi zor tutuyordu." dedi.

FETÖ konusunda AK Parti'nin ara ara suçlandığını ancak FETÖ'nün 40-50 yıldır Türkiye'de var olduğunu aktaran Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Herkes kandı, inandı. Rahmetli Özal bunların arkasına düşüp Türk cumhuriyetlerinde okullar açtırmadı mı? FETÖ denen bela rahmetli Ecevit'e cennet bahçesi vadetmedi mi? Bırakın böyle 'AK Partililer bunu yeşertti' dediklerine inanmayın. Bunlar en çok AK Partilileri, dindarları sevmedi. Niye, dindar insan Müslümanlığın ne olduğunu biliyor, özünün Kuran ve sünnet Müslümanlığı olduğunu biliyor. Bunların Müslümanlığı nedir, sapık FETÖ'nün güya rüyaları. Onlar da yalan. Gece gözünü yummuş, Peygamberimiz gelmiş, sümme haşa. Böyle bir sapık anlayışla insanları senelerce kandırdılar. Gerçek yüzlerini 15 Temmuz'da gördük. O gün bunların karşısında Allah'tan ki AK Parti ve Cumhurbaşkanımız vardı. Dimdik ayakta durduk. Başka iktidarlar bunun altında kalırdı, çökerlerdi."

İCAP EDERSE YİNE GİRERİZ
Terör örgütü DEAŞ'a da değinen Özhaseki, DEAŞ'ın İslami bir tarafı bulunmadığını, emperyal devletlerin uydurdukları bir örgüt olduğunu vurgulayarak, "Oraya koydular, onu bahane ederek herkes Suriye'de toplandı. Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya nasıl gelecekti buraya? Onlara karşı en etkili mücadeleyi biz yaptık. Oradaki oyunlarını bozduk, girdik oraya. Türk milletinin menfaati icap ederse yine gireriz." ifadesini kullandı.

Batılıların Türkiye'ye karşıtlığının ayyuka çıktığını, gizli gizli yaptıkları düşmanlıkları artık aleni yaptıklarını ifade eden Bakan Özhaseki, orada Türk bakanın konuşmasının yasak, FETÖ'cülere, PKK'lı katiller ordusuna ise her şeyin serbest olduğunu söyledi.

Özhaseki, Türkiye'de ajanlar tutuklandığında "bizim vatandaşımız nasıl tutuklanır, insan haklarına aykırı" dediklerini dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Siz katiller ordusunu ülkenizde besleyeceksiniz, 'Erdoğan'ı öldür' pankartıyla gezecekler, sesinizi çıkarmayacaksınız, Türkiye'de 250 kişinin katillerini kendi ülkenizde barındıracaksınız, vatandaşlık vereceksiniz, bu çok hoş, medeni tavır olacak ama gelip bizim ülkemizi karıştıran iki zibidi tutuklandığı zaman da bu insan haklarına aykırı olacak. Bu millet, bu hükümet sizden emir alacak millet, hükümet değil. Eski Türkiye bitti. Eğer azıcık sizde insanlık varsa Myanmar'daki mazlum insanlar için iki cümle edin, Suriye'de savaştan kaçıp açık denizde boğulan küçücük çocuklar için iki cümle laf söyleyin. Nerede insanlık sizde, ne insanlığından bahsediyorsunuz?"

AK Parti İl Başkanı Bülent Delican da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

İzmir'in çevre ve şehircilik konusunda dokunulması gereken, belediyenin çektirdiği sıkıntıların düzeltilmesi gereken bir il olduğunu kaydeden Delican, "Biz her şeyi biz yapalım demiyoruz, gelin birlikte yapalım diyoruz. İzmir'de sadece hükümeti şikayet ederek prim yapmaya çalışan bir belediye başkanı var." dedi.

KÜLTÜR MERKEZİNİ AÇTI
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özshaseki, İzmir'in Kemalpaşa İlçesi'nde yapımı tamamlanan Kültür, Sanat ve Spor Merkezi'nin açılışını yaptı. Merkez önündeki tören, Kuran-ı Kerim tilavetinin okunmasıyla başladı. Halk oyunları gösterisinden sonra kürsüye gelen Kemalpaşa Belediye Başkanı AK Partili Arif Uğurlu, "Bizim hizmet sözümüz vardı, bahanelere sığınmayıp hizmet ettik. Kültür merkezini yaptık, tamamladık. Tüm siyasi partilerden temsilcilerimiz var. İddialı söylüyorum. 30 Mart seçimlerinde onlarca miting yaptık. Vaatlerde bulunduk. Vaat edip de yerine getiremediğimiz hiçbir sözümüz kalmadı. Vaat etmeyip yaptıklarımız var" dedi.

DAĞ: TÜRKİYE'NİN YAŞANABİLİR ŞEHRİNİ İNŞA ETTİNİZ
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da, "Belediye başkanlarımız, kendi ilçelerinde Ak Partili belediyle başkanı olma cesaretini gösterdiler. Görev süreleri hep mücadeleyle geçti. Bundan sonra da geriye kalan 1.5 yıllık sürede üzerimize düşen ne varsa belediye başkanlarımız ve milletvekillerimiz ile şehirlerimize yapmaya devam edeceğiz. Türkiye'nin en yaşanabilir şehrini inşa ettiniz. Ak Partililer, İzmir'e hizmet eder. Yaşanabilir şehirler kurmak istiyoruz. İnsanlarımız daha rahat ortamda yaşamak istiyor. 7 ilçe belediyemizde bunu sağladık. Sağlamaya devam edeceğiz" diye konuştu.

İzmir Valisi Erol Ayyıldız'ın konuşmasından sonra ise Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, kürsüye çıktı. Özhaseki, "Hizmet ettiğiniz insanları seviyorsanız onlara aşkla bağlıysanız, işin altından kalkarsınız. İşin birinci adımı hizmet. Hizmet ettiğiniz insanları sevmektir. Hizmetin birinci adımı bu. Sonra iyi niyetle çalışmaktır. Mazeret üretmeden, mazeretlerin arkasına sığınmadık" şeklinde konuştu.

'KAZANDIKLARIMLA SUCUK DAĞITTIM'
Hakkındaki bazı suçlamalarla ilgili davaları da anlatan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Hakkımda yalan yanlış suçlamalarda bulundular. Sonuç ne oldu? Oy birliğiyle iki kere görüldüğü mahkemelerde reddedildi. Çünkü sahte belgelerdi, yalandı. Madem makul insanlarsınız özür dileyin, ben de hakkımı helal edeyim. Ama onlar ne yaptı? Televizyonlara çıkıp 'davaları kazandık' diyorlar. Ben bunlara açtığım davaların bazılarını kazandım. Aldığım paraları ne yaptım. Bu parayla sucuk alıp, vatandaşlara dağıttım. Arada 'siyasetçi hırsız olmamalı' diye açıklama yapıyorlar. Doğru söylüyorlar ama, yolsuzluklar hep sizin zamanınızda oldu" dedi.
Konuşmalardan sonra merkezin açılışı yapıldı. (AA, DHA, Haber Merkezi)