GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
19 Mart 2017 Pazar 14:29

Bakan Avcı’dan İzmir turu: 16 Nisan bir dönemeç olacak

Basmane'yi ziyaret eden, Agora'yı gezen ve Bornova'da vatandaşlara seslenen Bakan Avcı, "Bu manzaradan gerçekten büyük hüzün duydum. İşte bunun için hızlı karar veren etkili yönetim modeline ihtiyaç var. Yönetim felsefesi ve zihniyetini dönüştürecek bir dönemeç olacak 16 Nisan" dedi.

İZMİR – İzmir’in Basmane semtinde esnafı ziyaret eden Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, araştırmacı-yazar Orhan Beşikçi'den tarihi yapılar hakkında bilgi aldı.

Kentteki temasları sırasında gördüğü mescidin "İslami Eserler Müzesi" haline getirilmesi gerektiğini belirten Avcı, Altınpark Arkeolojik Kazı Alanı'nda bir süre önce durdurulan kazı çalışmalarına devam edilmesini istedi.



Esnafla fotoğraf çektiren ve sorunlarını dinleyen Avcı, Suriyelilerin bulunduğu kahvehanede "Ambar", "Hala" ve "Mahmut" isimli çocukları sevdi. Avcı, esnafın hazırladığı, üzerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı logosunun bulunduğu pastayı kesti.

Daha sonra Hatuniye Parkı'ndaki kahvaltı etkinliğine katılan Avcı, yaptığı konuşmada, Basmane'de yaptığı kısa turda gördüğü manzaranın üzüntü verici olduğunu söyledi.

Avcı, Basmane'de yaşayanların hazinenin içinde bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Kültür ve Turizm Bakanı olarak bu manzaradan gerçekten büyük hüzün duydum. Başta turizm sektörü olmak üzere ticaret sektörünün, iş adamları ve sivil toplum kuruluşlarının katkı vermesi halinde neler yapılabileceğini pek çok başka yerde görüyoruz. Burada da bu olmadığı takdirde neler olduğunu gördük. Yürek parçalayıcı bir manzara ile karşı karşıyayız. Türkiye'nin işte bunun için dinamik, hızlı karar veren etkili yönetim modeline ihtiyacı var. Tepeden tırnağa, en yukarıdan en aşağıya kadar yönetim felsefesi ve zihniyetini dönüştürecek bir dönemeç olacak 16 Nisan. Her alanda ihtiyaç var, işte burada da var."

Bölgenin toparlanması halinde sadece İzmir'in değil, Türk turizminin de en önemli cazibe merkezlerinden biri olacağına işaret eden Avcı, İzmirlilerin 2019'daki yerel seçimlerde neye, niçin oy vereceğini bildiklerini kaydetti.

Avcı, "Biz memnunuz, bu bölge çürümeye devam etsin.' deniyorsa o ayrı. İzmirli bunu demiyor tabii ki hizmet bekliyor. Konak'ın hakkının verilmesini istiyor. Bu bölge için ön hazırlıklarımız tamam. Siyasi iradeyle ve yerel yönetimle uyumlu bir çalışma ortamına geçtiğimizde ne kadar hızlandığını hep beraber göreceğiz." ifadelerini kullandı.

TURİZMDE TOPARLANMA
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, geçen yılın turizm açısından sıkıntılı geçtiğini ancak ciddi toparlanma emareleri olduğunu vurguladı.

"Özellikle Rusya pazarında ciddi toparlanma var." diyen Avcı, şunları kaydetti: "İzmir de gelişen turizmden payını alacak ama İzmir'in tüm güzelliklerini dünyaya tanıtacak çalışmaları yapmamız lazım. Buralar turist kaynıyor olmalıydı. Biz bizeyiz çok şükür ama bu sofralarda Avrupa'dan, Japonya'dan, Çin'den insanlar da olmalı. Arkeolojik eserlerle cumhuriyet eserleri yan yana, bugüne kadar ihmal etmişiz, kıymetini bilmemişiz. Önümüzdeki dönem toparlanma olacak. İzmir, hem kültür hem turizm başkenti olarak eski güzel günlerine kavuşacak."

Avcı, Türkiye'nin 17 Nisan sabahı daha güzel bir güne uyanacağını belirterek, anayasa değişikliğinin ev ev, kapı kapı dolaşılarak anlatılması gerektiğini sözlerine ekledi.



AGORA KAZI ALANINI GEZDİ 
Agora kazı alanını gezen ve yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi alan Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, şunları söyledi: "Burada sizlerin de gördüğü gibi İzmir tarihinin değişik katmanlarından örnekler var. Helenistik dönemden, Roma döneminden. Aynı zamanda solda gördüğünüz sarnıç Osmanlı dönemine ait bir yapı. Onun ilerisindeki kazı evi de aynı şekilde son dönem tarihi örneklerinden biri. Burada çok güzel bir kazı çalışması yürüyor. Bizim maalesef elimizdeki özellikle arkeolojik ve tarihi mirasın değerini çok iyi bildiğimiz ve çok iyi tanıttığımız söylenemez. Burada biraz önce benim gördüğüm duvar yazıları, bildiğim kadarıyla dünyada örneği pek az olan türden buluntular. Hem o dönemin gündelik hayatına hem de dini ve kültürel anlayışlarına ışık tutacak duvar yazılar, grafittiler var. Biz sadece o duvar yazılarıyla bile İzmir’e ayrı bir cazibe kazandırabiliriz. Üniversitemizin yaptığı kazılar da bunu gösteriyor. Şimdi yayınlara da başlandı. Newyork Üniversitesi ile birlikte hazırladıkları çalışma da bunun bütün dünyada tanınmasına yardımcı olacak. Biz de bakanlık olarak bu büyük birikimi dünyaya tanıtmak için ayrıca gündemimize alıyoruz^."

Bakan Avcı, turizm tanıtma stratejisinde son dönemde radikal bir değişiklik yaptıklarını belirterek, "Artık Türkiye’yi sadece bir deniz, kum, güneş ülkesi olarak değil; evet onlar da var ama onların yanı sıra burada da örneğini gördüğümüz gibi pek çok paha biçilmez tarihi miras alanlarımız var" dedi. Her türlü turizmde Türkiye’nin dünyaya sunabileceği çok değerli birikimi olduğunu kaydeden Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye baştan başa bir açık hava müzesi gibi. İzmir de bunun en önemli bileşenlerinden biri. Dolayısıyla burayı hem daha iyi korumalıyız. Artık buranın korumasını sadece kabristanda yatanlara emanet edemeyiz. Burası eğer ciddi manada korunabilmişse bugüne kadar, bilim adamlarımızın da bana verdiği bilgilerden anlıyorum ki burası kabristan olduğu için büyük ölçüde insanlar burayı pek hoyratça kullanamamışlar. Dolayısıyla bu eserler muhafaza edilebilmiş ama inşallah bundan sonra sadece devlet olarak değil millet, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimler olarak da bu eserlerimize hem sahip çıkmalıyız hem de daha fazla tanınması için birlikte gayret göstermeliyiz."

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İzmir Ticaret Odası'nın Kemeraltı'ndan başlayıp Agora, Kadifekale oradan da teleferikle Alsancak'a inme projesini değerlendiren Bakan Avcı, "Bu projelerin hepsini günü gelince birlikte oturup konuşur ve hayata geçiririz. Söz konusu turizm aksının oluşturulması için bizler Bakanlık olarak ne yapabiliriz, yerel yönetimler neler yapabilir bunun dışında sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, turizm örgütleri ne yapabilir bunlara bakacağız. Tüm bu kurum ve kuruluşları bir araya getirerek büyük bir sinerji içinde inşallah İzmir'i bu bakımdan da ayağa kaldıracak projeyi hayata geçireceğiz" dedi. 

DUVAR RESİMİ KENDİNE BENZETTİ
Kazı başkanı Prof. Dr. Akın Ersoy'dan bilgiler alan Bakan Nabi Avcı, gezisi sırasında Roma dönemine ait gladyatörlerin tasvir edildiği duvar resimlerini inceledi. Roma döneminde cepheden yüz tasvirinin ilk örneklerinden olan duvar resmini yorumlayan Avcı, resimlerde gözlüklü bir adamı kendisine benzetti, "Şöyle de yorumlanabilir; buraya 1700 yıl sonra bir bakan gelecek. İnsanlar görünce şaşırmasınlar diye buraya beni çizmişler. Biz eskiden birbirimizi böyle karikatürize ederdik. Onlara benziyor" diye espri yaptı. 

Bakan Avcı cep telefonunu çıkartarak, gözlük kullanan bir insana benzeyen resmin fotoğrafını çekti.

BORNOVA'DA KONUŞTU
Referandum çalışmasını Bornova'da sürdüren Bakan Nabi Avcı, Kayadibi Köyü'nde yörüklerle buluştu. Buradaki konuşmasında, hükümet sistemine geçişin ne anlama geldiğini anlatmaya geldiğini kaydeden Avcı, "Bunu bilmeyenlere, duymayanlara, bilmek istemeyenlere ve duymak istemeyenlere nasıl anlatmamız gerektiğini bir kez daha müzakere edelim diye toplandık. İnşallah 16 Nisan Türkiye'nin ayaklarındaki prangadan kurtulduğu ve daha büyük hamleler için güç topladığı bir tarih olacak" dedi. 



PATERSON KÖŞKÜ'NDE İNCELEME 
Bakan Avcı İzmir temasları sırasında Büyükşehir Belediyesi tarafından restorasyonuna devam edilen tarihi Paterson Köşkü'nde de incelemelerde bulundu. Avcı, yetkililerden bilgi alırken kendisine Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Sırrı Aydoğan da eşlik etti. 



TÜRKİYE SADECE DENİZ, KUM, GÜNEŞ DEĞİL
Avcı, İzmir'de düzenlenen Turizm Sektörü Temsilciler Buluşması'na katıldı. Dünya turizminin global terörizmin etkisinden en çok etkilenen sektörlerin başında geldiğini kaydeden Bakan Avcı, 2016 yılında Türkiye turizminin ciddi bir dar boğazdan geçtiğini ancak yapılan araştırmaların olumlu gelişmelere işaret ettiğin söyledi. Avcı, "Daha önce Türkiye'ye gelmiş ama 2016'da başka destinasyonları tercih etmiş olan turistler, önümüzdeki yıl tercihleri sorulduğunda 'tabii ki Türkiye' diyor. Türkiye'nin ne kadar avantajlı bir ülke olduğunu bizzat 2016'da yaşayarak görmüşler. İnşallah ülkemiz üzerindeki hasarı da onararak daha verimli yıllar yaşayacağız" dedi. 

2014'te 4.5 milyon Rus turist gelirken bu sayının 2015'te 3 milyon 600 bine, 2016'da ise 800 bine düştüğünü anlatan Avcı, bu düşüşün sektörü olumsuz etkilese de Erdoğan ve Putin'in siyasi iradeleri sonucu ilişkilerin toparlanma sürecine girdiğini söyledi.

"TÜRKİYE SADECE DENİZ, KUM, GÜNEŞ DEĞİL"
Türkiye'nin son yıllardaki turizm tanıtma stratejisinde radikal değişiklikler yapıldığını dile getiren Bakan Avcı, "Geçmişte o dönemin şartları nedeniyle daha çok deniz kum güneş ülkesi olarak tanıtılıyordu. Sadece bununla bile Türkiye dünyada 6'ncı büyük destinasyon haline gelmişti. Oysa Türkiye sadece deniz, kum ve güneşten ibaret değil. Türkiye aklınıza gelecek tüm turizm türlerinde başta olacak ülkelerden biri. Sağlık turizmi, termal turizm, kongre, eğitim, spor turizmi 2016 yılındaki darboğaz, Türkiye'nin sadece deniz, kum, güneş değil tüm yıla yayılacak turizm imkanlarına sahip olduğunu gösterdi" diye konuştu. (AA, DHA)