EGEDESONSÖZ- Menemen Belediye Başkanlığı görevini yürütürken düzenlenen operasyon sonrasında cezaevinde kalan ve sonra mahkeme tarafından tahliye edilen Serdar Aksoy İçişleri Bakanlığı’ndan göreve iade işlemi beklediğini söyledi. Tahliye sonrasında avukatı vasıtasıyla yaptığı başvuruya henüz bir yanıt gelmediğini anlatan Aksoy, olumsuz bir durum karşısında hukuka başvuracağını açıkladı.
Egedesonsöz’e konuşan Aksoy, “Benim görevden uzaklaştırılma sebebim tutuklanmamdı. İçişleri Bakanlığı mahkemenin tutukluluk kararı vermesinden sonra beni açığa aldı. Şimdi tutuklanma halim ortadan kalktığına ve dışarıda olduğuma göre hakkında dava olan sıradan bir insan gibiyim. Hukuken göreve iade edilmem için bir sorun yok. Makama geçmem için de bir problem bulunmuyor. Demokrasilerde sandık iradesi vardır. Ben Menemen halkının oylarıyla 31 Mart’ta belediye başkanı seçilmiş birisiyim. Halen daha belediye başkanıyım. Makama döneceğime de inanıyorum. Bu benim hakkımdır. Hakkımın verilmesini istiyorum” dedi.
“Dosyası olmayan belediye başkanı mı var?” diyen Aksoy, “Belediye başkanı olarak görev yapan birçok kişinin hakkında açılmış davalar, yargılama süreçleri var. Herkes görevine devam ediyor. Tutukluluk hali sona erdikten sonra İçişleri Bakanlığı’nın göreve iade ettiği geçmiş dönemlerde birçok belediye başkanı gördük. Yargılama süreci kendi halinde devam edebilir. Bunda zaten bir sorun yok. Eğer ‘onun dosyası var’ diye bakılır ve iade işlemim yapılmazsa burada bir kasıt var demektir. Her hakkında dava olan belediye başkanı görevden alınacaksa memlekette belediye başkanı kalmaz. İzmir’de başta Büyükşehir eski Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olmak üzere birçok isim yargılamalar devam ederken belediye başkanlığını sürdürmedi mi? Çeşme’de, Urla’da birçok yerde geçmiş dönemlerde belediye başkanları görevlerine iade edildiler” diye konuştu.
Aksoy ayrıca şunları söyledi:
“Ben seçilmiş belediye başkanıyım. Hakkım olanı istiyorum. Kimseden lütuf beklemiyorum. Hakkımı alacağıma da inanıyorum. Benimle ilgili ‘hakkında dosya var, yenileri gelecek’ diyenlere ben de ‘bu memlekette siparişle dosya mı hazırlanıyor’ diye sorarım. Tek istediğim şey halkın iradesinin tecellisidir. Menemen halkının oylarıyla göreve gelmiş bir kişiye hakkı verilmelidir.
Görevden alınmama neden olan dosyada bir suç unsuru bulunamadı. Eğer ben iddia edilenleri yapmış olsaydım zaten içeriden çıkamazdım. Söz konusu olayda en kritik konu olan imzanın bana ait olmadığı kriminal incelemede ortaya çıktı. Bu imzanın sahte olduğunu mahkeme de gördü. Ortada bir kamu zararı yok. Operasyon sürecinde çıkıp 70-80 milyon TL’den bahsedenler de gerçekleri gördü. Böyle bir rakam da miktar da hiç gündeme gelmedi. Hukukta masumiyet karinesi vardır. Kişi suçu ispat edilene kadar suçsuzdur. Ben bu süreçte birileri tarafından haksız bir şekilde linç edildim. Hiç hak etmediğim şekilde ailemle birlikte yıpratıldım.
Şu anda ailemle vakit geçiriyorum. Menemen’in sokaklarında belediye başkanı olarak, onların oylarını almış bir insan olarak dolaşıyorum. Siyasetime, işime devam ediyorum. Muhtarlarımızla, vatandaşlarla bir araya geliyorum. Belediye emekçileriyle buluşuyorum. Bunları yapmaya devam edeceğim…”