GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
22 Şubat 2024 Perşembe 15:44

Akşener’den İzmir’de CHP'li yerel yönetime salvo ve ‘arka sokaklar’ çıkışı: Hizmetsizlik nefrete dönüştü!

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İzmir’de partisi tarafından düzenlenen programda açıklamalarda bulundu. CHP’li yerel yönetimi hedef alan Akşener, “Maneviyat üzerinden oluşturulmuş kampanyalar ile kamplaştırılırsanız kazandık zannedersiniz ancak kazanmamış olursunuz. Arka sokaklara gidin. İzmirli olarak kabul edilen, kendini İzmirli olarak kabul eden insanlara karşı hizmetsizliğin nasıl nefret oluşturduğunu görürsünüz. Bu  da engellemek için Ümit'i seçmenizi istiyorum” dedi.

Oktay GÜÇTEKİN/EGEDESONSÖZ- İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İzmir’de partisi tarafından düzenlenen programda yer aldı.

Programda İYİ Parti’nin aday ve proje tanıtımları gerçekleştirildi. Programa İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti İzmir Milletvekili Hüsmen Kırkpınar, İYİ Parti İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan, İYİ Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale ile il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda partili katıldı.

- İYİ PARTİ’DEN İZMİR İÇİN DİKKAT ÇEKEN VAATLER

-İYİ PARTİ’DEN CHP’Lİ YEREL YÖNETİME ELEŞTİRİ: İZMİR, HİÇBİR PARTİNİN KALESİ DEĞİLDİR!

Programda ilçe belediye başkan adaylarının tanıtımı da gerçekleştirildi. 

Programda Genel Başkan Akşener açıklamalarda bulundu.

Akşener konuşmalarının satır başları şöyle:

“Ülkü Başkan'a bir kardeşimiz rahmetli Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünde çıkan gazeteyi getirmiş. Onu okuyunca neden İzmir'e bu kadar gıcık olunduğunu anladım. İyi ki varsın İzmir. Milletimizi iki kutup arasından kurtarmak için yola çıktım. Zaman zaman asabileşsem de milletim adına oy, destek ve teveccühünüzü istiyorum. Dolayısıyla hazmetmişimdir, yutmuşumdur bana karşı yapılanı. Ancak Atatürkümüze ve ailesine karşı söylenen hiçbir sözü yutamadım ben. Çünkü benim babamın arkadaşı Atatürk'ün arkadaşıydı. Atatürk'ümüzün onun annesinden, kız kardeşleri ile ilgili o kadar şeyler dinledim ve hatıralara şahit oldum ki, Zübeyde Annemizin hakkında bu dönemde konuşulan çirkinliklerin hiçbirini hazmedemedim. Zaman zaman ağzımı bozdum küfür ettim, şerefsiz dedim, o kişiler tarafından mahkemeye verildim. Ancak isterdim ki Türkiye'de yer yerinden oynasın. Ancak oynamadı. Bu yumruk arasındaki sistemden herkes memnun…

ATATÜRK’ÜN VARİSİ OLANLAR DEM’LENİYOR
İzmir Atatürk'ün, Zübeyde annenin şehridir. İşgale hayır diyen şehirdir.  Biz onları doğru anlatamadığımız için Atatürk'ün varisi olanlar ‘Dem’leniyor bugün. Atatürk'ün varis olanlar bu derece bazı konularda geniş düşünceli olamazlar. Bir tarafta bu var. Diğer tarafta da anasından başlayarak Atatürk'ün her bir haline iftira atanlar var. Bunu seyreden yöneticiler var. Ben seyredemem. Seyredemediğim için başıma her şey geldi. Gelmesine de razıyım.

Bugün İzmir'de bir karar vereceksiniz. 31 Mart’ta bir karar vereceksiniz. Bu karar 'İzmir benimdir kardeşim ceketimi aşsam kazanırım diyenlere hayır diyeceksiniz. Ya da Atatürk'ün bugünkü torunu sayabileceğimiz, onun uğruna adına ne gerekiyorsa yapacağına emin olduğunuz İYİ Parti İzmir Adayımız Ümit Özlale'ye evet diyeceksiniz.

Ne o taraf ne bu tarafla olmak mecburiyetinizi ortadan kaldıracaksınız. Bunu aynı zamanda Türkiye'de ortadan kaldıracaksınız. Türkiye'yi zora sokan anlayışı değiştireceksiniz.

BİRİNE GÖRE GAVUR İZMİR, BİRİNE GÖRE MECBUR İZMİR’SİN
İzmir hem ilk kurşunu atan hem ekonominin merkezi bir şehrimiz. İzmir'de iktisat kongresi yapmış Şimdi İzmirlilerin sadece bunun için bile bir emanete sahip çıkma mecburiyeti var. Bir başka konu o günden bugüne İzmirlilerin hiç siz Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen insanlara kötü davrandığını gördünüz mü? Göremezsiniz. İzmir Atatürk'ün şehri olduğu için ve Türkiye'nin her bir köşesinden gelen ve doğduğu değil doyduğu yerde İzmir'e katkı sunan herhangi bir şehrin orasında doğmuş kişiye yanlış davranış gördünüz mü? Göremezsiniz. Eğer İzmir'de o yıllarda ‘ne gerek var Yunan gelmiş  koca İngilizler, Fransızlar, onlar şunlar burada’ diyip onlarla el sıkışılsaydı ne olurdu? Atatürk’ümüz manda ve ya sığınmacılık sisteminin içinde olsa ne olurdu? O günün şartlarında mantıklı olan mandayı kabul etmekti. Ancak ne yaptı herkesin gözünde meçhule gitti. Samsun'a çıktı!  O meçhulden başarılı çıkacağına inanıyor. Neden? Size güvendi. Çok kolaydı el sıkışmak. İster ABD ister İngiltere ile el şıkış. Herkes onu diyordu. Ancak Atatürk reddetti ve milletine güvendi.  İYİ Parti'nin misyonu mandayı kabul etmemektir. İYİ Parti'nin misyonu sen aday çıkarırsan o kazanır cümlesine uymamaktır. İyi adaylar çıkar o kazansın, sen kazan ben kazanayım! Zaman zaman bana esnek ol diyorlar, ben eğilmem diyordum. O gün nasıl var olanı reddettiyse Atatürk’ümüz, güvendiyse milletine, o irfan feraset onunla beraber olmuşsa...Alt tarafı belediye bu. Alt tarafı bir seçim. Seni hiçbir zaman velinimet görmemiş, birine göre sen gavur İzmir'sin, diğerine göre sen mecbur İzmir’sin. Hadi oradan! Özlale seçildi. CHP'nin belediye başkan adayı ve bundan önce yöneten başkanları ile... Özlale kazandığında laik hassasiyetleri yüksek, Atatürk'ü seven, demokrasinin hukukun üstünlüğüne, adalet, liyakate inanan, İzmirlinin dediğinin dışında ne yapar ki? Ben kefilim kendisine. Buna karşılık ben mübadil bir ailenin kızıyım.”

ARKA SOKAKLARA GİDİN
Zorluğu da bilmelisiniz, zorluğu da bilen birisini seçmelisiniz. İzmir'in ‘Ümit'i var. Hiç kimseye hiçbir şeye mecbur değilsiniz. Siz patronsunuz. Her 5 yılda bir belediye seçimleri olur. Bu defa seçin Ümit'i beğenmezseniz yanlış yaparsa değiştirin. Maneviyat üzerinden oluşturulmuş kampanyalar ile kamplaştırılırsanız kazandık zannedersiniz ancak kazanmamış olursunuz. Arka sokaklara gidin. İzmirli olarak kabul edilen, kendini İzmirli olarak kabul eden insanlara karşı hizmetsizliğin nasıl nefret oluşturduğunu görürsünüz. Bu  da engellemek için Ümit'i seçmenizi istiyorum.