EGEDESONSÖZ- Gaziemir'de yer alan ve içerisindeki nükleer atık nedeniyle İzmir'in Çernobili olarak bilinen Kurşun Fabrikası sahasıyla ilgili açıklamalarda bulunan AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, Cumhuriyet Halk Partisi'ne sert sözlerle yüklendi.
Alanın kullanım ruhsatının CHP döneminde verildiğini, atıkların alanda depolanmasına göz yumulduğunu ve CHP'lilerin, firma yetkililerine hiçbir şey söyleyemediğine dikkat çeken Kaya, CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in alana ilişkin tutumlarının tutarsız olduğunu ifade etti.
SORUMLULUK ALMALARINI BEKLEDİM
Kaya, İzmir'deki diğer sorunlar gibi, bu sorunu da kendilerinin çözeceklerini, bunu yaparken de firma yetkililerine en ağır cezaların kesileceğine vurgu yaptığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"İşte hepinizin bildiği meşhur bir kurşun fabrikası hikayesi var... Adeta Gaziemirlinin, İzmirlinin; aklıyla, hafızasıyla alay eder gibi bir hikaye uyduruyorlar. Gittiler, oraya... Gaziemir Belediye Başkanı da önde başladı... 'Ben duracağım, burada eylem yapacağım', 'Yahu neyin eylemini yapıyorsun?', 'Burada; kurşun fabrikası var, nükleer atık var, bunlar buradan kaldırılsın...'. E bir dön bakalım geçmişe, nükleer atıklar nereden geldi? Kurşun fabrikasına kuruluş iznini kim verdi? Bakın bunlar 8,9,10 tane toplantıda icra ettiler. Hep onlardan şunu bekledim; gerçekleri vatandaşımıza anlatmalarını... Ve önce sorumluluğunu kendilerine almalarını... Demeleri lazım ki; 'Evet, 25 yıldır Büyükşehir Belediyesi olarak İzmir'i ve Gaziemir'i biz yönetiyoruz. Kusura bakmayın. 2007'de bu firmaya bu ruhsatı biz verdik. Bu firma buraya bu atıkları getirmesi noktasındaki izini, çalışma ruhsatını CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak biz verdik' ya da Gaziemir Belediye Başkanı çıksın desin ki; 'Yahu kusura bakmayın Gaziemirliler, benden önceki belediye başkanı arkadaşlar bunu takip etmemişler, bundan sonraki süreçte gördük ki maalesef bunun ruhsatını CHP'li Büyükşehir Belediyesi vermiş. Ve buradaki firma da buradaki atıkları getirmiş ve Gaziemir'i, tüm İzmir'i kirletmiş.' Çıktı mı böyle platformlara? Çıkmadı.
KİRLETEN FİRMA, KİRLETİLMESİNİ ENGELLEYENLERLE İŞBİRLİĞİ YAPMIŞ!
Bakın 8,9, 10'uncu duruşlarıydı... Ben takip ediyorum, biz konuştuk zaten ondan sonra durmamaya başladılar... Çünkü duracak yüzleri kalmadı hakikatlerle karşı karşıya kalınca. Gerçekleri biz yüzlerine vurduktan sonra hiçbiri bir daha oraya gidip, tekrar durup orada o duran adam dedikleri eylemleri gerçekleştiremedi. Çünkü nedir? Evet, ifade ettiğim gibi buranın ruhsatını CHP'li belediye vermiş. O eylemlere gidiyorsunuz... Çevre Mühendisleri Odası... Çevreci ya bunlar... Orayı kirleten firma var ya; 2007-2008 yıllarında gidiyor Çevre Mühendisleri Odasına sponsor oluyor. Yani kirleten firma, kirletilmesini engelleyenlerle birlikte bir işbirliği yapmış. Sponsor vermiş... Böyle bir şey olabilir mi ya, Gaziemir bunu mu hak ediyor? İzmir bunu mu hak ediyor? Tabi ki hayır. İBB Başkanı Tunç Soyer oraya gidiyor açıklama yapıyor... İfade ettiği şu; yetkilileri göreve çağrın... Ya sen necisin? Sivil toplum kuruluşu başkanı mısın? Sen İBB Başkanısın. Buranın ruhsatını da sen verdin. Sen de bir el at, çözecek bir şey koy... Yok. Biz bunu yapamayız... Daha sonra hayret verici bir açıklama oldu... CHP'nin durumunu çok güzel anlatan bir hadise; Bizim hakikati ortaya koyup, gerçekleri sizle paylaşmasından sonra CHP'li Milletvekili Murat Bakan çıktı... Dedi ki; Biz Türkiye'yi yönetmeye talip bir partiyiz, bakanlık bu işi bize bıraksın, burayı biz temizleyelim. Ardından Tunç Soyer açıklama yaptı; Ya bu iş bizi aşar, burayı temizlemek bizi aşar dedi. Evet ülkeyi yönetmek de onları aşacağı gibi, orayı temizlemek de onları aşar.
HER KİRLETTİKLERİ MESELE GİBİ TEMİZLEMEYİ DE AK PARTİ'DEN BEKLİYORLAR!
Geldiğimiz nokta itibariyle dedim ki; yahu bu firmaya bir laf edeyim... Bu firmaya, buranın sahiplerine bir laf edeyim... Çünkü bize diyorlar ki gitsin, burayı bakanlık kamulaştırsın. Kurşun fabrikasının o atık olan yerini gitsin, bunu bakanlık kamulaştırsın... Bu adamlar gelmiş, İzmirimizi kirletmişler. CHP'li belediyelerden aldıkları ruhsat var, bir de adamların üstüne biz para verdik... Bravo tebrik ederim, çok güzel kirlettiniz, biz de üstüne para verelim. Yahu böyle bir şey olabilir mi? Türkiye Cumhuriyeti devletinin bütçesinden böyle bir masraf, böyle bir gider yapılabilir mi? Ben ısrarla diyorum; CHP'li belediye başkanlarına, ilçe başkanlarına, il başkanına söylüyorum; Yahu şu firmaya bir laf edin! Sen İzmir'i kirletmişsin. Hala İzmir'de biliyorsunuz, bu firma faaliyetine devam ediyor. Başka başka dağlarda, çalışmalar yapıyor. Konuşamıyorlar, tek kelime edemiyorlar, tek söz söyleyemiyorlar. Çünkü Büyükşehir Belediye Başkanı burada gelip sözde eylem yapan Tunç Soyer'in yakınları konuşamıyorlar. Yani kirleten, kirletilmeye izin veren, hepsi beraber İzmir'i mahvetmişler. İzmir'i hep beraber kirletmişler. Her kirlettikleri mesele gibi temizlemeyi de AK Parti'den bekliyorlar. İzmir'deki A'dan Z'ye tüm sorunlarda işi batırıyorlar, sonra da AK Parti gelsin temizlesin, çözsün, gerekeni yapsın... Ben buradan ifade ediyorum, bu meseleyi de biz çözeceğiz. Herkesin yüreği ferah olsun. Ama o firmaya ödül gibi kamulaştırıp değil, üstüne para verip değil, Türkiye Cumhuriyeti devleti en büyük cezayı nasıl kestiyse daha önce, şimdi de aynı cezaları keserek, bu firmaya İzmir'i, Gaziemir'i kirletmesinin hesabını sorarız. Bundan herkes emin olsun."