EGEDESONSÖZ- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, Egedesonsöz’ün canlı yayınına katıldı ve Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. Koronavirüs salgınıyla mücadele üzerinden önemli açıklamalarda bulunan AK Partili Vekil Dağ, İzmir özelindeki durumu da yorumladı. Dağ ayrıca Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edilen infaz yasası için konuştu. Aynı zamanda hukukçu kimliğiyle düzenlemeye dair bilgiler de veren Dağ önemli noktaların altını çizdi.
Sonrasında, koronavirüs salgını yaşanılan dönemle ilgili gelen soruları cevaplandırmaya devam eden Dağ, Cumhuriyet Halk Partili (CHP) belediyelerin yardım ve dayanışma kampanyalarına değindi. İzmir özelinde flaş bir iddiayı dile getiren Dağ, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in önderliğinde kentte yürütülen kampanya kapsamında sadece CHP’ye üye olanların yaşadıkları evlere yardımlar yapıldığını ifade etti.
BAZEN ŞER GÖRÜNENDE HAYIR VARDIR
Salgın günlerinde evinde ailesiyle vakit geçirdiğini söyleyen Dağ, “Dünyanın gündemini bir anda değiştirdi. Biz de bu dönemi evde, aileyle vakit geçirerek geçiriyoruz. Bunun da bir avantajını yaşamaya çalışıyor. Şer görünen şeylerde bazen hayır vardır. Süreci anlık takip ediyoruz. Bakanlarla sürekli iletişim halindeyiz. Vatandaşlarımızdan gelen bilgi ve talepleri de ulaştırıyoruz” dedi.
BİZİM VE MHP’NİN MİLLETE VERDİĞİ SÖZLER VARDI!
İnfaz düzenlemesiyle 90 bin civarında mahkumun cezaevlerinden tahliye edilmesine ve CHP’den gelen tepkilere değinen Dağ, “Bizim ve MHP’nin uzun yıllardır millete vermiş olduğumuz sözler vardı. Bu sözlerin hayata geçirilmesiyle ilgili bir çalışma. CHP ve HDP mecliste büyük oranda birlikte hareket ettiler. İnfaz yasasıyla ilgili ayrı düşündüklerini her fırsatta dile getirdiler. Muhalefet yapma noktasında sadece muhalefette bir arada olma değil kanunun mantığında da bir arada olduklarını gördük” ifadelerini kullandı.
ÖZEL AF OLARAK DEĞERLENDİREREK İTİRAZ EDECEKLER, TAHMİN EDİYORUM HDP’NİN SAYISI YETMEDİĞİ İÇİN CHP YAPACAK!
CHP’nin konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağının hatırlatılması üzerine konuşan Dağ, “Onlar bir af yasası cihetiyle anayasa mahkemesine gitmeyi düşünüyorlar. Ceza infaz yasasının infazına dair, bir suç işlendiğinde süreçleri düzenleyen bir kanun, bunlar için bir düzenlemeydi. Bundan faydalananlar olacak. Süreç itibariyle, cezaevlerinin bulunmuş olduğu pozisyon, virüs, daha önceden verilen sözlerin yerine getirmesi açısından bir adım attık. CHP’nin kendi hakkıdır, Anayasa Mahkemesi’nin takdiridir. Özel af olarak değerlendirerek daha yüksek bir oyla mecliste kabul edilmesi gerektiğini savunacaklar. Öyle görünüyor. Anayasa mahkemesinin vereceği kararı göreceğiz. Biz hukukçular daha sıkı takip edeceğiz. Tahmin ediyorum HDP’nin sayı olarak yeterliliği olmadığı için CHP bunu Anayasa Mahkemesi’ne götürecektir” dedi.
BİZİM ASIL AMACIMIZ CEZAEVİNE GİRENLERİN ISLAH OLMASIDIR
Kadına şiddet, cinsel taciz, uyuşturucu satıcılığı gibi toplum vicdanında hassasiyetle karşılanan suçları işleyenlerin serbest bırakılması, gazetecilik mesleğini yapanlar ve siyasi düşüncelerinden dolayı hapiste tutulan insanlar olduğunun savunularak karara tepki gösterilmesiyle ilgili de konuşan Dağ, “Birbiri içinde katılmış sarmal sürekliliği gündeme getiriliyor. Ceza infaz yasasıyla ilgili düzenleme dışarıdaki insan için değil, cezaevindekiler için yapılan bir şey. Biz ifade ediyoruz; burada tacizcilerle alakalı bir düzenleme söz konusu değil. Böyle bir uygulama söz konusu değil. Cezaların çoğu düşük cezada bırakıldı. Birçoğu cezasını bir noktada çekmiş kişiler. Buradaki insanların çoğunun cezası kesinleşmiş. Cezaevinde duruyorlar. Bizim asıl amacımız cezaevine girenlerin ıslah olmasıdır. Çıktığında bu suçu bir daha işlemeyecek olmasıdır. Hiç ceza yememiş, 3 ay önce girmiş bunların tahliyesi söz konusu değil. Burada bu suçların bir madde ve maddeler devamında düzenlenmiş suçlar. Terör örgütü bağlamında ceza almış, hüküm giymiş kişiler. Mahkeme kararıyla ceza almış olanların kanuni karşılığı olması lazım. Ceza aldığında bunun gazetecisi ya da başka bir şeyi yok. Aynı maddeden ceza alıyor. Bir ayrım var demeniz mümkün değil. Kişiye özel, bir gruba özel bir kanun olamaz. Bu düzenlemeleri yaparken popülizmle bir şey söyleyerek değil yarınlara ışık tutacak kararlar oluyor. Hem bizim grubumuz hem de MHP grubu titiz ve ciddi çalışmayla süreci buraya getirdiler” dedi.
ŞEHİR HASTANELERİNE DEĞİNDİ: ‘CUMHURBAŞKANIMIZIN VİZYONU’ DEDİ!
Salgın süreciyle ilgili soruları cevaplandıran Dağ, şehir hastaneleri özelinde, “Şehir hastaneleri zaman zaman eleştirildi. Lokal hastaneler çok faydalı denildi. Bizi sevenler de eleştirdi. Şehir hastanelerinin boşu boşuna yapıldığı ve maliyetinin olduğu ve gereksiz olduğu söylendi ama bakın bir hadisede şehir hastaneleri dünyada bir farkındalık oluşturdu. Bu bir vizyon meselesidir. Bu da cumhurbaşkanımızın vizyonuydu. Çünkü o bu işin mimarıdır. Sağlık noktasında işleri iyi götürüyoruz. Daha da iyi olacaktır. Fiziksel mesafeyi korur, evde kalmayı biraz daha uzatırsak bu mevzuyu dünyada ilk bitiren ülkelerden olacağız. Sonrasında ekonomi geliyor. Bu noktada bize talep ve istekler geliyor. Toplumun beklentisini görebiliyoruz” açıklamasında bulundu.
ÇOK UZUN BİR SÜREÇ OLMAYACAK
‘Salgın ne zaman bitecek, normal hayata ne zaman döneceğiz?’ şeklinde gelen soruyu temkinli ve kısa olarak cevaplayan Dağ, “Bizim gibi sorumluluk sahibi insanların dikkatli konuşması gerekiyor. Şahsi fikrim; 1 aydır evde kalıyoruz. Böyle giderse çok da uzun bir süreç olmayacaktır. Düzenlemelerle bir rahatlama, yeniden canlanma sürecine gireceğiz. Önümüzdeki süreçte çok daha fazla düşüşe geçecektir. Normalleşme adına adımlar atacağız” dedi.
YARDIM YAPILACAKSA İLLA Kİ YAPILIR, REKLAMA GEREK YOK!
CHP’li belediyelerin kampanyalarının merkezi iktidar tarafından engellendiğinin kamuoyunda dillendiriliyor olmasına değinen Dağ, “Yeri geldiğinde Türkiye hukuk devleti, böyle idare edilmesi gerekiyor diyeceksiniz yeri geldiğinde kanunu kenara koyacaksınız ve uygulamayacaksınız! Hukuk böyle ama ben doğru bir iş yapıyorum, hukuku burada uygulamasam derseniz kargaşa çıkar. Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri hukuka tabi değiller mi? Bazı bakanlardan izin alınması gerektiğini CHP’li başkanlar kendi toplantısında konuşmuş. Biz burada hukuku uygulamayacaksak nerede uygulayacağız? Yardım kampanyası yapacaklarsa illa ki yaparlar. Reklam yapmaya gerek yok. Reklam yapmak gibi bir efor sarf etmeden yapabilirler. Ahirette zaten faydası olacak da bu dünyada da olacaksa Allah onun bereketini verir. Biz bu inançtayız. Yardımları yaparken reklam yapmanın faydası olmadığını düşünüyorum” diye konuştu.
SOYER İÇİN: ÇOK ÜMİTLENMİŞTİM, ŞAHSİ REKLAMI GÖRÜNCE SAMİMİYET OLMADIĞINI FARK ETTİK, SÜRECİ İSTİSMAR ETTİ!
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin süreçte izlediği yol haritasına ilişkin açıklama yapan Dağ, “İzmir’de ilk başta çok ümitlenmiştim. Birkaç televizyon programına telefonla katılma durumumuz oldu. Büyükşehir Belediye Başkanını hiç eleştirmedik. Herkesin elini taşına altına koyması ve kendi alanında bir şeylerin yapması lazım diye düşündük ama şahsi reklam işlerini görünce samimiyetin olmadığını gördük. Bu süreci istismar etti. Kriz belediyeciliği eyvallah! Yatırımların gecikmesi yaşayacağız sanırım, mazeret olarak bu süreç ortaya konulacak. Bunun reklam hakline gelmesi biz İzmirlileri rahatsız eder. Ayrıca CHP içinde siyaset yapan insanları da rencide eder. Bu doğru değil. Bunun yanlış olduğunu ifade ettik. Bize de adres ve telefonlar geliyor. Hepimiz üstümüze düşeni yapmalıyız. Süreç İzmir’de iyi gidiyordu, artık iyi gidiyor diyemem. Bizim belediye başkanlarımız da CHP’li belediyelerin yaptıklarını zaten yapıyorlar. Maske üretiyorlar, yardım yapıyorlar. Dezenfekte hepsi yapıyor” dedi.
FLAŞ İDDİA: SADECE CHP’YE ÜYE OLAN EVLERE BU YARDIMLAR YAPILDI!
Dağ, İzmir’de dayanışma kampanyası kapsamında evlere gönderilen erzak kolileri için flaş bir çıkışa imza attı. Teşkilatta Buca Yeşilbağlar Mahalle Başkanı olan kişiden gelen mesajdan bilgiler alan Dağ, “Sadece CHP’ye üye olan evlere bu yardımlar yapıldı. Bu hak, reva değil. Dün yine Buca’dan özel kalemi arayıp yardım istemişler, yardım yapılmadı, yan komşum CHP’li ona yapılıyor diye bilgi alıyoruz. Bunlar olmaması gereken şeyler. Bunları yadırgadığımızı ifade etmek istiyoruz” açıklamasında bulundu.
İZMİR’DE SÜREÇ İYİ GİDİYOR, PANİĞE GEREK YOK
Koronavirüsle mücadele sürdürülürken kentteki hastane yatak sayısı ve vaka artışı üzerinden bilgiler veren Dağ, “Türkiye’nin ortalaması üzerinde kesinlikle değiliz. Altında da değiliz. İzmir’de yaşamayan bir grup, siyasi ikballeri için hep bu kenti kullanma derdinde. İzmir üzerinden bir dizayn yapma uğraşları var. İzmir’e bir sıfat koymaya çalışıyorlar. Bu süreç başladığında da İzmir’de vaka çok, hayat kötüye gidiyor’ dediler. O zaman da veriler elimizdeydi ama süreç Sağlık Bakanı üzerinden gidiyor diye kamuoyuyla paylaşmadık. Panik yapılacak durumu o anda da görmedik. Yatak kapasitesiyle ilgili açıklamayı da yaptım. İzmir’de süreç iyi gidiyor, paniğe gerek yok. Biraz daha evde kalacağız. Her gün vakalar geldiğinde ben İzmir ile Türkiye’yi oranlıyorum. Allah’a şükür burada bir farklılık yok hatta bu oran düşüyor. Bu oran sürekli bir noktada duruyor” ifadelerini kullandı.