GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
13 Haziran 2022 Pazartesi 09:41

Uluslararası yerel medya İzmir'de buluşuyor… Soyer'den 'Basın Kanunu' çıkışı!

Uluslararası Yerel Medya Zirvesi kapsamında Avrupa Gazeteciler Federasyonu’nun Genel Kurulu İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde Tarihi Havagazı Fabrikası'nda başladı. Toplantıda açıklamalarda bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer medyanın önemine dikkat çekerken Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülecek olan basın yasasına da tepki gösterdi.

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde Tarihi Havagazı Fabrikası'nda düzenlenen Uluslararası Yerel Medya Zirvesi kapsamında Avrupa Gazeteciler Federasyonu’nun Genel Kurulu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in açılış konuşması ile start aldı.

Dünyanın birçok yerinden gazetecilerin katıldığı toplantıya ev sahibi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in yanı sıra, EFJ Başkanı Mogens Blicher Bjerregård, Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı ve Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, Torbalı Belediye Başkanı Mithat Tekin, Güzelbahçe Belediye Mustafa İnce katıldı.

SOYER: İKTİDAR BASIN VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ BASKI ALTINA ALMAYI HEDEFLİYOR
Düzenlenen etkinlikte konuşan Başkan Soyer, "Bu değerli buluşmamızda Türkiye'de gazeteciliğin durumu, yerel basın özgürlüğü konuşulacak... Türkiye demokrasiye sımsıkı bağlı insanların ülkesidir. Dogmamız gereği AB ile ortak bir ufka bakıyor ve demokrasiyi savunuyoruz. Bedenlerimiz için nefes almak neyse toplumlarımız için doğru haber almak aynı şeydir. Toplumumuzu hakikat ile buluşturma zorunluluğu basın mensuplarımızın zorunluluğudur. Türkiye gibi özgürlüklerin ağır saldırı altında olduğu, basın özgürlüğünün her gün darbe aldığı bir ülkede gerçeği yazmanın karşılığı ise ateşten gömlek giymektir. Ülkemiz yeniden özgürlüğüne kavuşacaksa bunu ateşten gömleği giyenlere borçlu olacağız. 2022 dünya basın özgürlüğüne sıralamasına göre ülkemiz 144'üncu sırada. TBMM'de görüşülmeye başlanacak yasa gösteriyor ki iktidar gazeteciler üzerinde kurduğu baskıyı yeterli bulmamış. Seçime giderken sosyal medya üzerinden basın ve ifade özgürlüğünü daha da baskı altına almayı hedefliyor. Bunu güçlü oldukları için değil, güçlerini kaybettiklerinin farkında oldukları için yapıyorlar. Diliyorum ki bu ülkedeki basın mensupları üzerinde baskı ve sansür çok yakında sona erecektir. İzmir'in 8 bin 500 yıllık kültürel zenginliği demokrasinin bu coğrafyada filizlenmesini sağlamış. İBB'nin yürüttüğü tüm çalışmalar tüm bunlardan besleniyor" dedi.

BJERREGÅRD: AVRUPA OLARAK SİZİN YANINIZDA OLDUĞUMUZU HİSSETMELİSİNİZ
EFJ Başkanı Mogens Blicher Bjerregård, "Bugün burada sizlerle bir arada olmak benim için büyük bir onur.  Tüm pandemi boyunca yaşadığımız sıkıntılardan sonra yüz yüze bir araya gelmek ve sizlerle bu toplantıyı düzenlemek büyük bir mutluluk. Böyle güzel bir kette bulunmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Hepimiz AB'nin farklı kentlerinden geldik ve büyük bir mutluluk yaşıyoruz. Türkiye'ye daha önce birkaç defa gelmiştim. TGS tarafından davet edilmiştim. Cumhuriyet davasını hatırlarsınız… O dava sürecinde yaşananlardan çok etkilenmiştim. Tabii ki yaşananlar ve meslektaşlarımızın yargılanması ve dava sürecinde bulunması bana çok şey gösterdi. Türkiye'de ne kadar güç bir süreçten geçtiğinizi gösterdi. Geçtiğimiz yıllarda gazeteciler olarak çok büyük güçlüklerden geçtiniz. Yargılandınız, soruşturmalara tabi tutuldunuz. Zamanınızı araştırmacı gazeteciliğe harcamak yerine mahkemelere çıkmak zorunda kaldınız. Biz gazetecilerin kendilerini yargılandığı davada yer almasını istemiyoruz çünkü basın özgürlüğüne aykırı olan bir durum. Bunu sizler çok iyi biliyorsunuz çünkü belki yüzlerce belki binlerceniz mahkemeye çağrılarak yargılandınız. Aynı zamanda çok başarılı işler de yaptınız. Hepimizi biliyoruz ki hala ilerlememiz gereken daha çok yol var. Bizler her zaman sizi desteklediğimizi, ifade özgürlüğünün vurgulandığını belirtmek için buradayız. Türkiye, Avrupa olarak sizlerin yanında olduğumuzu her zaman hissetmelidir" dedi.

DURMUŞ: GAZETECİLER KAYNAĞINI AÇIKLAMAK ZORUNDA BIRAKILIYOR
Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş, "Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gazetecilik büyük bir değişim içinde. Dijitalleşmenin bu denli hızlı olması evden çalışma kurallarını belli olmadığı bu süreçte bizim mesleğimizde daha fazla çalışmayı birlikte getirdi. Pandemi döneminde sendikamızdan psikolojik destek talebi yüzde 400'e ulaştı.  Nerede çalışırsak çalışalım daha iyi koşullar için sendikalaşmaktan başka çaremiz yok. Türkiye basın ve ifade özgürlüğünde geriye doğru gidiş yönündeki sürecini sürdürüyor. Yeni bir sansür yasası da geliyor. Kamu yasasına bağlı suçlar başlığı adı altında, ülke içinde korku yaratmak, gerçeğe aykırı bir bilgiyi yayan gazetecilere 3 yıla kadar hapis cezası gelecek. Bu yasa teklifi mecliste. Yani gazetecilere bu kanun ile kaynağınızı açıklamak zorundasınız diyor" diye konuştu.

LANDRUT: DOĞRU VE BAĞIMSIZ MEDYA, TÜM POLİTİK SÜREÇLER İÇİN ÖNEMLİDİR
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, "Bu genel kurulun İzmir'de yer alması büyük bir onurdur. Bu sayede ben de İzmir'e gelme fırsatı buldum. İzmir gazetecilere ve medyaya verilen desteğin de güzel bir örneğidir. Türkiye'de meslektaşlarımız ifade özgürlüğü açısında büyük sıkıntılar yaşamaktadır bu yüzden sizlerin burada olması çok önemlidir. Evrensel İnsan Hakları Beyannamesine göre herkesin kendi düşüncesini özgürce ifade etme hakkı vardır. Böylelikle herhangi bir yolla bilgiye erişim kısıtlanamaz. Aynı zamanda ifade özgürlüğü Avrupa'nın temel koşullarından biridir. İfade ve basın özgürlüğü ayrıca çoğulcu demokrasinin daha iyi işleyebilmesi için önemli bir rol üstlenmektedir. Vatandaşlar özgürce bilgiye ulaşamazsa doğru bilgiye ulaşamayacakları anlamına gelir. Doğru ve bağımsız medya tüm politik süreçler için önemlidir. Ukrayna'ya karşı yaşadığımız bu savaş aynı zamanda haberlere ve bilgiye ulaşımın ve bunun nasıl savaş aleti haline geldiğini göstermektedir. Rusya'da nasıl propaganda ve sansürün uygulandığını görmekteyiz. Türkiye AB'ye üye adayı olan bir ülke olarak yakından takip ettiğimiz bir ülkedir. Kriterlere baktığımızda medya, ifade özgürlüğü, demokrasi ve yargı sistemlerinin bağımsızlığı gibi temel maddeler vardır. Her yıl bunlarla ilgili detaylı rapor sunulmaktadır. Sonuncu yayımlanan raporda ise Türkiye'de yaşanan olumsuz bozulma görülmüştür. Türkiye'de genel seçimler doğrultusunda buna önem verilmeli. Özgür alanın aynı zamanda desteklenmesi ve aynı zamanda baskı altına alınmaması gerekir. Biz AB olarak yerel kuruluşlar ile yakın temas halindeyiz. Bu sayede yasal ve düzenleyici bir politika hazırlanmasına destek oluyoruz" dedi.