GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
22 Mayıs 2024 Çarşamba 08:56

‘Tarihi’ yangınların arka planı: Bina yakan ev sahipleri!

Son yıllarda İzmir’in en güvensiz yerleri arasında anılan ve tarihi içinde barındıran Basmane semtinin ünü düşüşe geçmeye devam ediyor. Zaman zaman uyuşturucu, fuhuş, tarihi binaların yok olmasıyla anılan Basmane için ise esnaf bölgenin anlatıldığı kadar güvensiz bir yer olmadığına dair dikkat çekti. Atatürk ve Latife Hanım’ın nikahını kıyan İzmir’in eski müftüsü Rahmetullah Efendi’nin yaşadığı tarihi ev, yanarak kül olması sonrası ve sık sık yangınların yaşanması ile ilgili olarak çarpıcı bir iddia var: Evleri arazisini otopark yapmak isteyen ev sahipleri yakıyor!

Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – Sokaklarında İzmir’in tarihine dair pek izler barındıran Basmane’de, geçtiğimiz günlerde Atatürk ve Latife Hanım’ın nikahlarını kıyan İzmir’in eski müftüsü Rahmetullah Efendi’nin tarihi evi yanarak kül oldu. Çevre esnafının iddiasına göre yangının çıkış sebebi ise bina içerisinde kullanılan uyuşturucu ve bu uyuşturucu ile çevreye yayılan ateş etkili oldu. Diğer bir iddia ise evsizlerin bina içerisinde ısınmak için yaktıkları ateşinden yayılmasından dolayı alevler binayı sardı ve küle çevirdi.

1980’li yıllara kadar İzmir’in kalburüstü semti olan Basmane bugünlerde ise daha çok güvensizlik üzerine gündeme geliyor. Bir dönem mültecilerle gündeme gelen semt daha sonra uyuşturucu, fuhuş ve tarihi binaların yanmasıyla haberlerde kendisine yer buluyor. Kimi iddialara göre ise Basmane'de MOBESE kameraları bile çalışmıyor.

Güvenlik konusunda olumsuz görüşlere sahip olan Basmane için ise orada bulunanlar ve esnaf ise bu düşünceye katılmadıklarını belirtiyor.

‘BASMANE’NİN ADI KÖTÜYE ÇIKMIŞ, BURASI CALİGULA VARİ BİR YER DEĞİL’
Basmane’de yüzyıllık bir aile geleneği ile yaşayan ve orada 42 yıllık eczane sahibi olan Reha Tuksavul, “Burası Caligula veya Teksas vari bir yer değil. Basmane’nin adı kötüye çıkmış genel olarak. Bence burası terkedilmiş bölge” ifadelerini kullandı.

‘BASMANE SAHİPSİZ BİR YER’
Son zamanlarda bakımsız kalan binaların yanmasıyla ilgili konuşan Tuksavul, “Basmane sahipsiz bir yer ya da binalar çok sahipli olduğundan dolayı bakımsız kalmış. Birçok binanın kapısı bacası çalınmış, mekansızların yuvası olmuş. Bunlardan bir tanesi de o yanan evdi. Koruma altında tutuluyordu ama son sahipleri tarafından bakımsız bırakıldı. Karanlıkta hacim arayanların bulunduğu bir noktaya dönmüştü. Uyuşturucu iddiaları var ama net bir şey söylemek zor. Karanlık ve kuytu olan her yer buna açık” dedi.

‘BAZEN BİNALARI SAHİPLERİ ‘HİÇBİR İŞE YARAMIYOR, YIKILSIN OTOPARK YAPARIZ’ DİYEREK YAKIYOR’
Yanan binaların bazılarının da bina sahiplerinin Koruma Kurulu engeline takıldığı için bilerek yaktığını iddia eden Tuksavul, “Buralarda tarihi olan yüzlerce yer yandı. Bazen ısınmak için ateş yakanlar oldu bazen de kötü niyetli kişiler yaktı. Bazen de sahipleri ‘hiçbir işe yaramıyor, yansın yıkılsın da otopark yaparız’ dediler. Buradaki SİT bölgesinin Koruma Kurulları tarafından sözüm ona ‘korunuyor’ olmasından dolayı korunmamaya sebep oluyor. Sahipleri yeterli masrafları yapamıyor, yıkılmaya mahkum kalıyor. Burada binaların yıkılması bir süreç” ifadelerini kullandı.

‘BÜYÜK EVLER YAŞLI İNSANLARIN BAKAMADIĞI HALLERE DÖNÜNCE TAŞINDILAR’
Basmane’nin yıllar önce kalburüstü bir semt olduğuna vurgu yapan Tuksavul, “Eski zamanlarda burası zengin bir semtti. Birçok İzmirliyim diyen aile Basmane’de yer yurt sahibi idi. O kişiler de buralardan ayrıldılar. Büyük evler yaşlı insanlar tarafından yaşanılamaz ve bakılamaz hale geldi. Onlar buradan gidince önce kiraya verildi buralar. Büyük hacimli olanların bir kısmı otel olarak işletildi. Her bir odası dörde bölünerek kullanıldı” dedi.

‘ALSANCAK DA BASMANE KADAR GÜVENİLMEZ BİR YER’
İzmir’in gözde semtlerinden Alsancak’ın da Basmane kadar ‘güvenilmez’ olduğuna vurgu yapan Tuksavul, “Güvenlik konusunda Alsancak da daha güvenli değil. Alsancak’ta da bugün tehlikeli olaylar yaşanabiliyor. Ben Alsancak’ta geç bir vakitte yemek yiyip Alsancak İstasyonu’na doğru yürüyüşe geçtim arka sokaklarda neredeyse tacize uğrayacaktım” dedi.

‘GECELERİ ISSIZLIK HALİ VE ÜRKÜTÜCÜ BİR DURUM SÖZ KONUSU OLMUYOR’
Eczanede zaman zaman gece nöbetlerine kaldığını belirten Tuksavul, “Akşam saatlerinde özellikle 19:00 gibi bazı dükkanlar kapanıyor. Gececi olan yerler açık kalıyor. Bazı manavlar, bazı kıraathaneler açık kalıyor. Yeme içme mekanları biraz daha geç vakte kadar kalıyor. Ben burada 40 senedir nöbet tutarım, eczane geceleri açık olur; ıssızlık hali ve ürkütücü bir durum pek söz konusu olmuyor. Bazen yattığımda kapıyı açık unutuyorum, müşteri dükkanın ortasına kadar gelip ‘kimse yok mu’ diye bağırıyor. Basmane biraz adı kötüye çıkmış durumda. İzmir’de her karanlık köşe şüpheli bir alan olabilir, bu her yerde olabilir” ifadelerini kullandı.

‘KULAĞIMIZA HİÇ ADLİ OLAYLAR GELMİYOR’
Bölgede adli olayların çokça yaşanmadığını ve duymadıklarını belirten Tuksavul, “Esnaf arasında çabuk bir iletişim ağı vardır dedikodu gibi ama burada neredeyse hiç kulağımıza gelmiyor adli olaylar. Uzun süreler nöbetler tutuyorum, hiç anormal bir şeyle karşılaşmadım. Hiç çevremizde gasp, yağmalama gibi olaylar duymadık. Burada hiç tecavüz gibi olaylar yok. ‘Ablalar’ çıkıp gece iş tutuyorlar veya fuhuş işi yapan trans bireyler var. Kuytularda bunları yapanları da duyuyoruz. Ortaya düşen kamera kayıtları da oldu bir dönem buna dair. Satın alınan bir telefonun çalıntı olması yüzünden hapse giren oldu” dedi.

‘BASMANE FİLM DEKORU GİBİ İÇİ BOŞ BİNALARDAN OLUŞSUN İSTEMİYORUZ’
Basmane’nin eski şaşalı günlerine geri dönmesini dilediklerini belirten Tuksavul, “Binaların ön cepheleri giydirilmiş dekorlar oluyor film çekimleri için. Basmane öyle olsun istemiyoruz. Binalar kurtulsun, ticaret ve yaşam gelişsin istiyoruz. Çok merkezi olan bir yer burası. Burası terk edilmiş bir yer. Buradan arabayla çıkması zordur. Her seferinde ceza yiyebileceğin bir atraksiyon yapman lazım arabayla çıkmak için. Diğer türlü oteller sokağına girmek gerekir, orada da karşına araba çıkarsa al başına belayı. Yollar çok dar, iki araba yan yana gidemiyor. İtfaiyenin büyük araçları bile giremiyor, küçük araçlar giriyor” ifadelerini kullandı.

SOSYAL MEDYADA ‘TEHLİKELİ’ ALGISI
Basmane üzerine uzun süredir yazılar yazan Araştırmacı Yazar Orhan Beşikçi ise sosyal medyada bölgenin tehlikeli olduğuna dair görüntüleri eleştirerek, “Basmane Alsancak’ın güvenlik sorunu arasında çok fazla bir fark yok. Sosyal medyada video çekiyorlar, oteller sokağına gidiyorlar. Gariban Afrikalılar orada oturmuş, bir odada 7-8 kişi kalıyorlar. Dışarıda hava almaya çıkmışlar. Onların görüntüsünü çekiyorlar, bakın ne kadar tehlikeli diyorlar. Öncelikli olarak çok ayıp bir şey. Tehlikeli olsa o çekim yapılabilir mi? Orada öyle çekim yapıyorlar sonra Basmane tehlikeli diyorlar” dedi.

‘VİDEO ÇEKİMLERİ BÖLGEYE ZARAR VERİYOR’
Beşikçi, kendilerinin Basmane’nin eski günlerine geri dönüşüne dair çaba verirken bu tip görüntülerin bölgeye zarar verdiğini belirterek şunları söyledi:

Basmane’nin itibarını, eski günlere dönüşünü arzulayan insanlar olarak uğraş verirken video çekimlerinden birkaç kuruş para kazanacağım diye Basmane’yi kötüleyip gidiyor. 50 yıldan beri buradayız başımıza hiç kötü bir şey gelmedi. Otokontrol de var burada. Eğer bir kadına sarkıntılık olursa korucular ortaya çıkar.