GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
İş Dünyası
6 Eylül 2023 Çarşamba 11:30

TÜRK-İŞ'ten İzmirli siyasilere sitem!

Basın mensupları ile bir araya gelen TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak kentte tartışmalara neden olan metro ve tramvay grevi ile ilgili "Metro grevlerinin ardından anlaşmada, birebir masada olan biriyim işçiye baskı yapıldı ancak bize asla kimse baskı yapamaz. Bunu bir tarafa not ettik. Greve biz değil onlar çıkarmış oldu. İzmir’de siyasi otoriteden destek görmedik. İzmir’de siyasi otoriterden destek bekliyoruz sanayi alanlarımız çok büyük. Tüm siyasi kadrolara örgütlenmeleri gerektiğini söylemeleri gerek" dedi. Çakmak, İzmirli siyasetçilerden destek görmediklerini de vurguladı.

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantıda Ege bölgesindeki çalışmalar hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

İzmir’de toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanmasının ardından greve giden metro ve tramvay çalışanları, iki günlük grevin ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi ile anlaşmıştı. Başkan Tunç Soyer'in sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamaya göre; en düşük maaş 22.105 TL olurken en yüksek maaş 25.009 TL olmuştu. 

Grev sürecinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile sendika karşılıklı açıklamalar yaparak karşı karşıya gelmişti. Başkan Soyer, metro ve tramvay çalışanlarına belediye şirketleri içerisindeki en iyi şartları sunduklarını, en yüksek giydirilmiş net ücrette yüzde 105 artışla 25 bin 009 lira teklif ettiklerini, sendikanın ise aynı ücrette 39 bin 685 lira talep ettiğini söylemişti. Sağ duyu çağrısında bulunan Soyer “İşçilerin taleplerini duyurabilecek yöntemler varken doğrudan greve çıkılması, üstelik de hafta başı başlatılması kentimiz ve hemşerilerimiz açısından ciddi mağduriyete neden olmuştur. Tüm bu koşullar içinde İzmirlilerin ve belediyemizin bu mağduriyetleri hak etmediği inancıyla sendika yetkililerini İzmir için sağduyuya davet ediyorum” demişti.

GREVDEKİ METRO İŞÇİSİNE BASKI İDDİASI
Çakmak grevin ardından yaşanan süreci aktararrak, "Bir grev ve iş bırakma eylemi yaşadık. Grevi raylı sistemlerde yaşadık. Bizim hiç tercih etmediğimiz bir noktadan çıktı. Biz grev sevdalısı değildik ancak işçilerimiz talepleri karşılanmadığı takdirde grev kaçınılmaz olur. Bizleri ötekileştirmeden bizlerle diyalog içerisinde olsalardı daha iyi olacaktı. Büyük bir baskı, yapıştırma yaptılar, kendilerine yaptılar. Kazanan işçimiz oldu. Metro grevinde masada bulunan şahıslardan biriyim. Bu süreçte işçiye baskı yapıldı ama bize baskı yapılamaz. Sonuç itibariyle işçinin isteği doğrultusunda kazanımlarla grevi bitirdik. Bunu bir tarafa not ettik. Hiç beklemediğimiz bir koşulda açıklamalarda bulundular. Sadece belediye kısmında değil siyaseten de açıklamalarda bulundular. Beklemediğimiz açıklamalardı. Biz destek beklerken köstek oldular. İstediğimiz talepleri biz greve çıkmadan verebilirlerdi, yani bizi onlar greve çıkardılar. Bizi suçlamasınlar” diye konuştu.

EGE GREVİ KAZANIMLA BİTTİ
Ege Üniversitesi’nde 8 gün süren grev kazanımlarla sonuçlanmıştı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Çakmak, “Ege Üniversitesi grevimizde bizi eleştirenler, ne yanımızda oldular ne yanımızda durdular. Sonra dürtmeyle bir şeyler yaptılar. Genel Başkanımızın çabasıyla Ege Üniversitesi’ndeki grevi kazanımlarla noktaladık. Biz emek neredeyse oradayız. Emekçiye nerede zulüm varsa biz oradayız. 8 gün direniş sürdürdük ve kazanımlarımızı aldık” dedi.

İZMİRLİ SİYASETÇİLERE ÇAĞRI
İzmirli siyasetçilere ve odalara seslenen Hayrettin Çakmak, “Ben 2 yıldır buradayım, İzmir siyasetinden destek görmedim. İzmir’de 13 sanayi sitesi var. Sanayi bölgelerinde vekillerle birlikte o alanlara gitmeliyiz. Oralarda merdiven altında göçmen işçiler çalışıyor. Bu göçmenler ülkemizi otobüs durağı olarak görüyorlar. Otobüs gelince gidecekler, biz beraber yaşayacağız. Vekillere sesleniyoruz; bizden uzak durmayın.  Biz siyasi otoriteden destek bekliyoruz. Örgütlenmesi gereken alanımız çok. Siyasi otoriterler neden örgütlenmediklerini bir sorsunlar. Bütün siyasilere sesleniyorum; herkesin tabanına örgütlenmeleri için çağrıda bulunması gerekir. Örgütlenmediğimiz zaman yok olacağız. Biz asgari ücretlere mahkum edildik. Asgari ücret hizmet iş kolunda olur. Sanayilerde işçilerimizi asgari ücrete çalışıyor. Siyasi otoritenin alt tabakaya sadece oy gözüyle baktığını görüyoruz. Bütün odaların, siyasi otoritenin desteğine ihtiyacımız var” ifadelerine yer verdi.

SGK’YA GÖÇMEN İŞÇİ RAPORU
İzmir’deki göçmen işçilerin varlığına da değinen Çakmak şunları söyledi:

Bizim fırsatçı işverenlerimiz göçmenlerin sırtından para kazanma hedefinde. Benim ülkemdeki gençler kalitesini arttırsa daha da ileri gidecek ama bunu hesaplayamıyor.  Fırsatçıların arayıp da bulamadığı bir şey. Sosyal Sigortalar’a görev düşüyor. Ben SGK İl Müdürüne rapor veriyorum. Merdiven altında çalıştırılarak para kazanıyorlar, bu paranın ülkeye faydası yok, zararı çok.

İZMİR’DE 100 BİN ÜYE 
Sendikal örgütlenmenin önemine değinen Çakmak, “Bir yıl içerisinde 52 iş yerinde örgütlendik. Folkart apartman görevlilerinde iş kolu oluşturduk, Türkiye’ye örnek olan bir örgütlenme modeli oldu.Teşkilata her gün üye yapmanın mutluluğunu yaşayan biriyim. İzmir’de 100 bin üyemiz var. Manisa Soma’yı çok önemsiyoruz. Soma bizim gözbebeğimiz. Yer altında çalışan madencilerimiz, her sorunda ilk koşan kişiler oluyor. Bunu yaşadığımız 6 Şubat depremlerinde gördük.” dedi. 

Çakmak konuşmalarının devamında şunları aktardı:

Denizli’de 45 gün süren Ağaç iş ile grev yaptık. Toleyiş Sendikası Çiğli Akvaryumda örgütlendi. Buca Mar ve Balçova Termal Otel örgütsüzdü. Toplam 600 kişiyi örgütledik. Üyelerimiz için sağlık kolunda protokol yaptık. TÜRK-İŞ bünyesinde yaptığımız çalışmalar sonucunda illere göre strateji belirledik. Artık işçilerin kapısına gitmek zorundayız. İşçileri kapımıza beklemek doğru değil.  Hedefimiz 2 milyon örgütlü. Türkiye’de marka değerleri yüksek olan firmalarda örgütlenmeler gerçekleştireceğiz.

UMUTSUZ DEĞİLİZ
Son olarak, TÜİK tarafından açıklanan enflasyonu değerlendiren Hayrettin Çakmak, “Ülkemizde enflasyon sonrası sıkıntılarımız devam ediyor ama umutsuz değiliz. Ülkemizin refaha kavuşacağına inanıyorum. Ekonomi yönetim gayet iyi gidiyor. Çalışmalar istediğimiz seviyede olmasa da iyi gidiyor. Son çeyrekten çok umutluyum. Ocak ayında refah seviyemizin arttığını göreceğiz” ifadelerine yer verdi.