EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Haber Türk’de yayımlanan ve Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtladı. 100 yıl sonra yeniden toplanacak olan İktisat Kongresi’ hakkında değerlendirmelerde bulunan Soyer, birbirinden çarpıcı açıklamalarda bulundu.
ONLAR ANIYOR
Hükümet tarafından yapılan İktisat Kongresi’nin hatırlatılması ver ‘alternatif kongre’ söylemlerinin sorulmasına yanıt veren Başkan Soyer, “İsim benzerliği diyebiliriz. Onlarınki anma. Onların 100'üncü yıl için anma diyebiliriz. Biz biraz daha kongrenin 100 yıl önceki ruhundan çıkarak geleceği inşa etmeye çalışıyoruz. Atatürk diyor ki açılış konuşmasında ‘milletimiz artık mazisinden değil istikbalinden sorumludur’ bizde bu günün koşullarında gençlerimize ve insanlarımıza iyi tasarlanmış bir gelecek bırakmak istiyoruz” dedi.
YARINI TARTIŞIN DİYORUZ
Katılımcılara bugünü konuşmayın dediklerini vurgulayan Soyer, “Biz gruplar sadece bugünün siyasal ikliminde geleceğin Türkiye'sini tartışın diyoruz. Bu günün sorunlarına çözüm bulmaya çalışmayın dedik. Geleceğini planlamaya çalışın Türkiye’nin dedik. Bugün vakıflar ve dernekler geleceğe vakit ayırmıyor, bugünün sorunlarına kafa yoruyorlar. Ancak 100 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk ve birliğindeki ekip yarınları planlamış” ifadelerini kullandı.
YÜZDE 91'İ OY BİRLİĞİ İLE GEÇTİ
Yoğun bir katılım ile programın gerçekleştirildiğini belirten Soyer, "180 kurumsal temsil biraraya geldi. Biz aynı masada DİSK Genel Başkanı ile TÜSİAD başkanını oturttuk. Artık birbirimizin paçasından çekiştirmekten vazgeçip el ele vermek zorundayız. Yoksa farklı bir gelecek inşa edemeyiz. Birilerinin omuzlarına bakarak çıkanlar sürdürülebilir bir gelecek inşa etmiyorlar. Sürdürülebilir gelecek inşa etmenin tek yolu birlikte inşa etmektir. Ben katılan STK’ların hangi siyasi partiyi desteklediklerini hiç umursamıyorum. Benim umursadığım gençlerin yüzde e86’sının geleceği ile ilgili bir fikri yok. Bizim kongremize katılan tüm paydaşlar, büyük bir özgüven ve umutla masaya oturdular. Çiftçilerde 50’nin üstünde STK, kooperatif ziraat odası temsilcileri var. İşçiler ile ilgili 40’on üzerinde SKT temsilcisi var. Sanayi ve tüccarlar en kalabalık gruptu. Ben toplantıların tamamına sonuna kadar katıldım. Tüm toplantılara katıldık ve bazen biz sözcük üzerine dakikalarca tartışılıyor. Her şeyi oylamaya sunuyoruz ve bugüne kadar yüzde 91’i oy birliği ile geçti" dedi.
KARARLARI DİĞER GRUPLARA GÖTÜRECEĞİZ
Kongrede nelerin olacağına da değinen Soyer, "15-21 şubat arasında revizyonlar iletilecek ve onlar yeniden alınan kararlar gözden geçirilecek, sonra da her grubun kararlarını diğerlerine götüreceğiz ve onlar da diğer grupların kararlarını oylayacaklar" diye konuştu.
HİÇBİR ENGELLE KARŞILAŞMADIK
Ortaya çıkan ortamın kendilerini umutlandırdığını belirten Soyer, “Biz herkese davet çıkardık. Kurumsal temsili sağlamak için hiç ayırt etmek için herkesi davet ettik. Hiç engelle karşılaşmadık, herkes katıldı. Hepsi en üst düzeyde katılım gösterdiler. Bu inanılmaz umut verici. Bu kadar kutuplaştırılmış iklimde birleşmenin mümkün olduğunu gösterdiler" ifadelerini kullandı.
ÇOK HEYECANLI 6 GÜN BEKLİYOR
Önemli isimlerin de davet edildiğini vurgulayan Soyer, "6 gün sürecek. Hem birbirlerinin kararlarını görüşecekler. Hem bunları oylayacağız hem de dünyanın her yerinden önemli konuşmacılar davet ettik. Onlar hem buna şahitlik yapacak hem de deneyimlerini paylaşacaklar. Çok lezzetli ve çok heyecanlı 6 gün bekliyor Türkiye’yi" diye konuştu
KENDİMİZE BİR ŞEY ATFETMEYE ÇALIŞMIYORUZ
Kongreye hükümet kanadının davet edilip edilmediği yönündeki soruya yanıt veren Soyer, "Ben sayın valimize arz etmiştim 1 yıl önce. Biz böyle bir yolculuğa çıkıyoruz, eğer hükümetimiz iktisat kongresi planlaması yapar ve bize görev düşerse üzerimize düşeni yapmaya hazırız demiştim. Onlar ayrı bir organizasyon olarak 17-18 şubatta iktisat kongresinin yapıldığı eski binayı yeniden inşa ediyorlar orda 2 günlük bir panel yapacaklar. Biz başka bir içerik yapıyoruz. Biz 100 yıl önce atalarımızın yaptığını tekrar etmeye çalışıyoruz. Biz kendimize bir şey atfetmeye çalışmıyoruz" dedi.
SONUNA KADAR SAVUNACAĞIZ
Sonuçları mevcutta olacak hükümete götürüp götürmeyecekleri sorusuna yanıt veren Soyer, "Hangi iktidar olursa olsun… Biz bu çıktıları Türkiye ile paylaşacağız. Bütün iktidarlara paylaşacağız. Bu çok anlamlı bir belge. Bu çok kıymetli bir ortak akıl. Bunun herkese ilham vermesini ve esinlenmesini isteyeceğiz. Hiçbiri tepeden aşağıya indirilmiş kurallar değil, aşağıdan tepeye gönderilen talepler. Biz bu kararların takipçisi olacağız. Ortak aılal inşa edilmiş dokümanı sonuna kadar savunacağız" ifadelerini kullandı.
KOKU SORUNU BİR DAHA YAŞANMASIN DİYE…
Gaziemir’de yapılması planlanan ancak başlanamayan kavşak düzenlemesi ile ilgili gelen soruya yanıtlar veren Soyer, “Elbette işi. Bizim bu tür taleplerden yana sıkıntımız yok. Onlara da yetişmeye çalışıyoruz. Deprem, pandemi, ekonomik krize rağmen İzmir'in en büyük yatırımını başlattık. Narlıdere Metrosu, Çiğli Tramvayı bu sene içinde açılacak. 200 kilometre yağmur suyu ayrıştırma kanalı yaptık bunların maliyeti 7 milyar TL. Bu toprağın altına gömdüğümüz 7 milyar TL. Bu sene sadece 1 milyar TL çiğli arıtma tesisine harcayacağız. Koku sorununu kökten çözeceğiz böylece. Bu hikaye gözükmüyor. Tüm yolları kazıyoruz. Tüm yolları bitmiş 200 kilometre yolu kazdık. Bu geleceği kurtarmak için. Bu koku sorunu bir daha yaşanmasın diye. O kavşaklarda bunun bir parçası. Tabii ki yapacağız. Bunlardan bir mazeret üretmeye çalışmıyorum, kafaya taktığımız için diyorum” diye konuştu.
İZMİR’DE 1 TANE ‘U’ YOK
İzmir’de raylı ulaşıma hükümet tarafından ayrılan paya tepki gösteren Soyer, “Havaalanından buraya gelirken baktım metrolarda U yazıyor neden? Ulaştırma bakanlığının yaptığı çalışmasıymış. İzmir’de 1 tane U yok! 1 metre metro hatları yok. 3 bin TL ayırmışlar bu sene… Çok şükür. Oyuncak tren alacağız onla. İZBAN TCDD ile İzBB’nin yüzde 50 ortak yapısı. İzBB köprülere geçitlere 550 milyar dolar harcadı. Yatırımın yüzde 70’ini karşıladı. TCDD rayları verdi sadece. İzmir’de merkezi hükümetin 1 metre metro tüneli yoktur. Tamamını İzBB kendi öz kaynaklarından yapmıştır, yapmaya devam ediyor. Keşke İzmir’de 1 metre metro hattı olsa. Halkapınar Otogar metro hattı 4,5 kilometre… Bu sene ayrılan 3 bin TL. Bunu İzmir’e reva göremezsiniz. Biz Kemalpaşa Metro hattının planı yaptık ancak oradan başlayacak. Yani bu bitsin ki işlevli olsun. 4,5 kilometreyi 14 senedir yapmamak şaka mı…” dedi.
YENİDEN TEŞEKKÜR EDİYORUM
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ile ilgili de konuşan Soyer “Birçok bölgede var Balçova arsa mağdurlarına söylemiş olayım. Çok az kaldı. Burada sadece şikayet etmek istemem. Hükümetin birçok dairesiyle uyumlu çalışan dairelerimiz var. Biz hükümetle her konuda kavga ediyoruz diye bir şey yok. Uyumlu çalışan bürokratlarımız ve yol açan siyasilerimiz var Buradan Hamza Bey’e yeniden teşekkür etmek istiyorum” ifadelerini kullandı.
İZMİR ANADOLUNUN LOMOKATİFİ OLMUŞ BİR ŞEHİR
Yurt dışına çıkışı ile ilgili AK Parti'nin gerçekleştirdiği eleştirilere tepki gösteren Soyer, “Yurt dışına çıkmak ile ilgili Seferihisar belediye başkanıyken de söylenirdi. İzmir 1890 – 1920 şehirleri arasında 11 dilde onlarca gazete çıkıyor, balo salonları, kafeteryaları uluslararası yerlerle karşılaştırılıyor, dünyanın her yerine buharlı gemi seferleri var… İzmir Akdeniz'in en önemli liman kentlerinden biri olmuş. Sonra giderek içine kapanmış. Ancak o bereketli topraklar, o iklim, o olağanüstü kültürel yapı orada duruyor. İzmir tarih boyunca hep Anadolu'nun lokomotifi olmuş. Tüm bunlar kendi kendine olmuyor gidip ziyaret etmeniz, kapı çalmanız lazım. Biz gidip 2 günlük zamanları çok zor buluyoruz. 1 gün kalıp dönüyoruz zaten” diye konuştu.
Dil eleştirilerine de yanıt veren Soyer, “Bizim dille ilgili başka bir çalışmamız var. Akdeniz dilleri merkezi açtık. Burada konuşulan tüm dillerin ücretsiz kursunu veriyoruz. Bunu neden yapıyoruz? Bu kentin arka sokaklarında oturan ve sadece Kürtçe bilen vatandaşlar var Başka bir dil bilmiyor” ifadelerini kullandı.
CUMHURBAŞKANLIĞI İÇİN DİKKAT ÇEKEN YANIT
Altaylı’nın ‘3 büyük kent arasında bir tek sizin isminiz geçmiyor herhalde, başım kel mi deseniz olmaz her halde’ sorusuna gülerek yanıt veren Soyer ‘Ben bundan mutluyum’ dedi.
İRADEMİZ SÜRDÜRMEKTEN YANA
Opera Binası ile ilgili tartışmalar hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunan Soyer, “İddiası da çok büyük başlamış, balkanların en büyük opera binası olma iddiası ile çıkmış sonra müteahhit ile mimar arasındaki uzlaşmazlık çıktığı bilgini aldık. Akustik ile ilgili bir sorun. Binasının kabası dediğiniz kısım müteahhitlik bölümü. İŞ diğer bölüme geldiğinde rakamlar inanılmaz yükseldi ve müteahhidin işi yavaşlatmaya başlattığını gördük. Sonrasında hukuki boyutlara geçti konu. Biz devam et diyoruz hukuki olarak o da işi yavaşlatmaya çalışıyor. Maliyet yükseldiği için belediye imkanları bunu karşılamakta zorlanıyor. Bir yandan sponsor bulmaya çalışıyoruz. Özetle bizim irademiz bu hikayeyi sürdürmekten yana. Mümkün olduğu kadar zorlayacağız. Hızlı gitmese de yavaş gitse de buna razıyız. Vazgeçmemek için sonuna kadar razıyız” ifadelerini kullandı.
BAKANLIĞA DEVREDİLEBİLİR AMA…
Kültür Bakanı'nın ‘biz yaparız aslında’ dediğini belirten Altaylı'ya yanıt veren Soyer, ‘4 ay sonra. Keşke şimdi yapsalar’ dedi. Bakanlığın devir gibi ihtimalin olup olmadığına da konuşan Soyer, “Devir ihtimali düşünülebilir ancak biz önce kendi imkanlarımız ile çıktığımız yolu bitirmek istiyoruz. Hukuki sorunları da aşacağız” dedi.