GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
22 Mart 2016 Salı 12:32

STK’lardan Dünya Su Günü’nde Efemçukuru çağrısı

İzmirli STK’lar Dünya Su Günü nedeniyle açıklama yaptı. TMMOB’tan gelen açıklamada İzmir’in su kaynaklarının tehlikede olduğu uyarısı gelirken, İzmir Kent Konseyi önderliğinde toplanan STK’lar Efemçukuru Madeni’nin kapatılmasını istedi.

EGEDESONSÖZ - Dünya Su Günü etkinlikleri kapsamında İzmirli STK’lar farkındalık yaratmak için bir araya geldi. İzmir çevresindeki maden ocakları nedeniyle su kaynaklarındaki çevre sorunlarına dikkat çekmek isteyen vatandaşlar Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde toplandı.

Konak Kent Konseyi tarafından düzenlenen basın açıklamasına Konak Çevre Çalışma Grubu gönüllüleri, Buca Kent Konseyi, EGEÇEP ve İZÇEP’ten ve pek çok demokratik kitle örgütü temsilcileri katıldı.

BİR BİR YOK EDİLİYOR
Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Cezmi Tomrukçu, Konak Çevre Çalışma Grubu tarafından hazırlanan açıklamada, “Bugün 22 Mart Dünya Su Günü. Bugün temiz ve sağlıklı suya erişim için temel insani hak taleplerimizi dile getirdiğimiz bir gün olarak çevre mücadelesinin merkezinde yer alan bir gün. Derelerimiz, denizlerimiz, yer altı sularımız, kıyılarımız, ormanlarımız, biyolojik çeşitliliğimiz yasal düzenlemelerle gözden çıkarılıyor, doğal ve kültürel varlıklarımız, yaşam alanlarımız bir bir yok ediliyor. Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı, Su Kanunu ve Mera Kanununda Değişiklik gibi yasal düzenlemelerle pek çok milli park ve 1.derece sit alanında şirketlerin faaliyetleri kolaylaştırılıyor ve koruma alanlarında her türlü enerji santrali inşaatı, maden arama ve işletme tesisinin önü açılıyor. Nükleer, termik, HES’ler, altın, gümüş, nikel, maden ocakları ve işletmeleri, çimento fabrikaları, yasalar, yönetmelikler ve daha pek çok araç ile yaşam alanlarımız yok ediliyor” ifadeleri yer aldı.

İzmir için büyük öneme sahip Efemçukuru’nun yargı süreci hakkında bilgi verilen toplantıda Efemçukuru’nun önemine dikkat çekildi.

Açıklama şöyle devam etti: “Yanı başımızdaki Efemçukuru, İzmir kentinin içme suyunun yaklaşık % 40’ını karşılayan Tahtalı Barajı koruma alanı sınırında, yaklaşık 200 bin kişinin içme suyunu karşılamak için planlanan Çamlı Barajı’na su sağlayacak derelerin mutlak koruma alanı içinde yer alıyor. Bu bölge İzmir’in arseniksiz tek su havzası. Aynı zamanda orman alanları ve eşsiz üzümleriyle, İzmir’in gözbebeği… İzmir için yaşamsal öneme sahip bu bölgede 4 yılı aşkın süredir altın madeni işletiliyor.”

YAŞAM ALANIMIZA SAHİP ÇIKACAĞIZ
“Efemçukuru konusu Büyükşehir Belediye Başkanımız Aziz Kocaoğlu'nun deyimiyle, yaşamsal bir konudur. Kendisinin yıllar önce Efemçukuru'nda söylediği ‘Bu altın madeni işletilirse İzmir'i başka yere taşımak zorunda kalacağız’ sözleri her şeyin özetidir. Milyonlarca İzmirliyi doğrudan ilgilendiren bu yaşamsal konu hakkında başta milletvekilleri, yerel yöneticiler, kentteki tüm demokratik kitle örgütleri olmak üzere hepimize geleceğimizi kurtarmak adına büyük görev düşüyor. Suyumuzu korumak, geleceğimizi kurtarmak sorumluluğu hepimizin omuzlarındadır. Kısacası Efemçukuru'ndan çıkarılan altın İzmir'in, geleceğini yok edecek. Efemçukuru konusundaki tercih; ya İzmir’in suyunun korunmasından yana, ya da Altıncı Şirketin çıkarlarından yana olacaktır. İzmir’in üstü ‘altın’ dan daha değerlidir. Havamızı, toprağımızı, suyumuzu, kültürümüzü korumak için mücadele etmeye devam edeceğiz. Suyumuzu kirlettirmeyeceğiz, sattırmayacağız, yaşam alanlarımıza sahip çıkacağız.”

Dünya Su Günü kapsamında bir açıklama da TMMOB’tan geldi. Dünyadaki su kaynaklarının yavaş yavaş yok olduğuna dikkat çeken TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu,  yaptığı açıklamada İzmir için uyardı.

TMMOB’TAN UYARI
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ülkemizin her bölgesinde yanlış yönetilen süreçler doğrultusunda su kaynaklarımız vahşice kirletilmekte, yok edilmektedir. Kentimizde de sınırlı olan su kaynakları bu hoyrat anlayıştan nasibini almaktadır. İzmir’in içme suyu kaynaklarının yetersiz olması nedeni ile bir taraftan Gördes Barajı’ndan su getirilmekte; diğer taraftan kentin gelecekteki su ihtiyacını karşılaması planlanan Çamlı Barajı altın madenciliğine feda edilmektedir. Kentimizin su ihtiyacını karşılayan yüzeysel ve yer altı suyu kaynakları kirlenme riski ile karşı karşıyadır.”

TİCARİ BİR MALA DÖNÜŞTÜRÜLEMEZ
”İzmir‘in su açısından zengin bir bölgede olmadığı gerçeği unutulmadan, su tüketimi açısından su kaynaklarını farklı kullanımlar (tarım, sanayi, kentsel) arasındaki paylaşımında bölge ve kent planlamasının aynı zamanda bir su kullanım kararı olduğu gerçeği dikkate alınarak; ihtiyaç ve talepler doğrultusunda su yönetim politikalarının sağlayacağı su tasarrufu da göz önüne alınmalıdır. Su, bir yaşam hakkıdır. Ücretini ödeyemeyenlerin elinden alınabilecek ticari bir mala dönüştürülemez. Çokuluslu şirketlerin eline bırakılamaz. Kamusal bir değer olması gereken su, ne yazık ki özelleştirme kıskacı altındadır. Çağdaş bir su yönetiminin yalnızca modern teknolojiyi kullanarak değil karar alma süreçlerinde ve yönetimde katılımcılığı arttırarak, sosyal politikalarla bütünleştiren bir anlayışı egemen kılmakla sağlanabileceği unutulmamalıdır.”