Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - İzmir'de fırınlar, unlu mamuller ve pastacılar arasındaki "Ekmek kavgası" büyüyor. 1999 depreminden sonra elde edilen veriler çerçevesinde 2007 yılındaki yönetmeliğin ardından ortaya çıkan fırınlar gibi "Unlu mamüller" de pastacılar da ekmek üretebilmek için yasal düzenleme talebinde bulundu. İzmir Şekerciler ve Pastacılar Odası Başkanı İhsan Esen, "Ortada haksız rekabet var. Ekmek üretim ruhsatıyla Fırınlar hem ekmek üretiyor, hem pasta yapıyor, hem de masa sandalye koyup müşteri ağırlıyor. Oysa aynı işi yapmamıza rağmen bizim ekmek üretmemize izin verilmiyor. Bu haksız rekabete son verecek yasal düzenlemelerin yapılması için girişimleri başlattık" açıklamasında bulundu.
400 DERECEDE ÇALIŞAN, DIŞARIYA ISI VERMEYEN TEKNOLOJİK FIRINLAR VAR
1999 depreminde yıkılan pek çok binanın altında, 'kara fırın' olarak tabir edilen fırınların olduğunun tespit edilmesinden sonra, 2007 yılında çıkarılan Ekmek Ruhsat Yönetmeliği'nin artık yenilenmesi gerektiğine vurgu yapan Oda Başkanı İhsan Esen, "O dönemde fırınların sıcaklığının, yapıyı zayıflattığı öngörülmüş. Bugünkü teknolojide böyle bir sorun yok" dedi. Başkan Esen, şu değerlendirmelerde bulundu:
"2007'deki o yönetmelikten sonra, binaların altında faaliyet gösterecek fırınlara ruhsat verilmedi. 250 metrekare alan ve ayrık nizam şartları getirildi bu şartlarda şehirlerde hiçbir şekilde ekmek üretim ruhsatı alınamadı. Ve bu açığı kapatma adına Unlu mamuller adı altında ekmek üreten işletmelerimiz doğdu.Unlu Mamuller şu anda ruhsatsız ekmek üretiyor. Biz yasal üretim yapmak istiyoruz. Büyük firmalar, küçük esnafla haksız rekabet ederek onları eziyor. Odamıza bağlı 1350 işlerimizden 700'ü, unlu mamüller olarak faaliyetini sürdürüyor. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir zorlama yok. Gevrek, boyoz, 240-250 derecede pişiyor. Ekmek de öyle. Bugün 400 derecede çalışan elektrikli fırının dışına dokunun, eliniz yanmaz. Üst kata sıcaklık vermemesi için yalıtım yapılıyor. Dükkanlarımız da küçük değil. Bu şartlarda Unlu mamullerin, de ekmek üretmesinde hiçbir sakınca görmüyoruz. Bu hakkı elde etmek istiyoruz."
FEDERASYON NEZDİNDE ÖZEL KOMİTE OLUŞTURULDU
AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli'ye taleplerini ilettiklerini, ayrıca İçişleri Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı'na başvuruda bulunduklarını, resmi yazıları yazdıklarını anlatan Başkan İhsan Esen, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu Başkanı Aykut Yenice'nin önderliğinde CHP'nin ekonomi kurmaylarından oluşan heyete de bilgi verdiklerini bildirdi. Ticaret Bakanlığı'ndan, yönetmelikte düzenlemeye gidilmesini talep ettiklerini belirten Başkan Esen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Federasyon Başkanımız Aykut Yenice öncülüğünde, bu sorunun çözümü konusunda çalışacak bir komite oluşturduk. Komitenin amacı, pastane ve unlu mamüllerin sorunlarını çözmek. 8 Haziran'da Ankara'da toplanacağız. Yönetmeliğin değişeceğinden umutluyuz. Çünkü ortada kanunsuzluk var, haksızlık söz konusu. Haksız rekabet var. Ekmek fırınları, aldıkları ruhsatlarla ancak ekmek ve pide yapabilirler. Fakat görüyoruz ki pasta da yapıyorlar, sütlü tatlı üretiyorlar, masa koyup müşteri ağırlıyorlar. Ama biz ekmek yapalım dediğimizde, ekmek üretmeye başladığımızda, bizi şikayet ediyorlar, maddi ve manevi zarara uğratıyorlar. Ticaret Bakanlığı'ndan, ayrık nizam şartının kaldırılmasını istedik. 250 metrekare zorunluluğunun, 150 metrekareye düşürülmesini talep ettik. Ekmek Ruhsat Yönetmeliği'nin değişime ihtiyacı var. Bu yönetmelik, insanların satın alma özgürlüğünü de kısıtlıyor. İnsanlar, marketlere, bakkallara, AVM'lere mahkum ediliyor. Oradaki ekmeğin hangi şartlarda geldiğini, kimlerin ellediğini bilmeden tüketiyoruz. İnsanlar, mahallesindeki güvendiği, tanıdığı yerden alsın ekmeğini. Biz, sadece kendi tezgahımızda satacağımız ekmeği yapmak istiyoruz, çok şey istemiyoruz."
YÖNETMELİĞİN DEĞİŞMESİ, İSTİHDAMI DA ARTIRACAKTIR
Yönetmeliğin değişmesi, pastacıların da ekmek üretimine geçmesi durumunda önemli sayıda istihdam sağlanacağına vurgu yapan İzmir Şekerciler ve Pastacılar Odası Başkanı İhsan Esen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yönetmelik değişirse, ekstra istihdam olacak. 100 bin işyeri olduğunu varsayalım. Yönetmelik değiştiğinde her pastacı, en az bir ekmekçi, bir de yardımcı alacak. İş akışı artacağı için bir de tezgahtar istihdam edecek. Sadece üç kişiye iş verildiğini varsayarsak, 300 bin kişi eder. Sanayiciler, yine ekmeklerini yapsın, buna itirazımız yok. Biz kesinlikle dışarıya ekmek vermeyeceğiz."